Derler ki Gerçekten de daha önce ehlimizin içinde, ilimizde, yurdumuzda, korku içindeydik biz.

"Bakın, dünyada iken çoluk çocuğumuzun arasında yaşarken, günaha düşmekten ve sonumuzdan korku içindeydik.

Derler ki "Daha önce biz, aile çevremiz içinde bile (ilâhî azaptan) korkardık."

Dediler ki "Doğrusu biz daha önce ehlimiz içinde (korkudan) titreyenler idik."

’Biz daha önce ailemiz içindeyken endişeliydik.

Dediler ki "Biz doğrusu daha önce, ailemiz (yakın akrabalarımız) içinde endişe edip-korkardık."

Şöyle derler "- Biz, bundan önce ailemizle birlikte (dünyada iken azabdan ve Allah’a isyan etmekten) korkuyorduk.

“Şüphesiz biz bundan önce ailemizin içerisinde korkardık.”

(26-28) «Dogrusu bundan once ailemizin yaninda bile korku icindeydik; Allah lutfedip bizi kavurucu azabdan korudu; dogrusu bundan once de O’na yalvariyorduk; suphesiz O, iyilik yapandir, aciyandir» derler.

Derler ki Hakikat biz bundan önce (Dünya’da) ailemiz içinde korkup endişe duyardık ?

(26-27) Şöyle derler “Biz, bundan önce (dünyada) ailemizle birlikte (azaptan ve Allah`a karşı gelmekten) sakınırdık. Allah da bize lütfetti ve bizi iliklere işleyen cehennem azabından korudu.”

Derler ki "Şüphesiz daha önce biz, ailemiz içinde yaşarken (Allah’a isyandan) korkardık."

Derler ki «Daha önce biz, aile çevremiz içinde bile (ilâhî azaptan) korkardık.»

"Daha önce halkımızın arasında çekinirdik" derler,

Ve diyorlar ki «Gerçekte biz daha önce (dünya hayatında) âilemiz içinde (âkibetimizden) korkardık».

Derler ki «Daha önce biz, ailemiz içinde korkardık.»

Dediler ki "Biz doğrusu daha önce ehlimiz (yakın akrabalarımız) içinde (iken) endişe edip korkardık."

Dediler ki "Gerçekten biz, daha önce ailelerimiz arasında korku içinde idik."

(Şöyle) diyerek «Biz hakıykat bundan evvel (dünyâda) ailelerimiz içinde (aakıbetimizden) korkanlardık».

Derler ki `Daha önce gerçekten biz, (dünyada) âilemizin yanında iken (Allah`dan)korkan kimselerdik!`

Derler ki Gerçekten biz, bundan önce ailelerimiz arasında korku içindeydik.

"Biz dünyada, ailemiz içinde iken korku içinde idik. "

"Gerçekten biz daha önce ailemizle beraberken korkuyorduk." dediler.

Derler ki "Biz doğrusu daha önce, ailemiz içinde (ilahi azaptan) endişe edip korkanlardık."

Onlar, "Bakın" diyecekler, "eskiden, çoluk çocuğumuz arasında yaşadığımız sıralarda, (Allah’ın bizden razı olmadığını düşünerek) korku içindeydik;

Diyecekler ki "Vaktiyle bizler, ailemiz hakkında endişeye kapılıp tir tir titrerdik;

(25-26) Bazıları bazısı üzerine yönelip sual ediverirler. Derler ki «Biz muhakkak ki, evvelce ailelerimiz arasında korkar kimseler idik.»

Derler ki "Biz daha önce dünyada iken âilelerimizin yanında korkular içinde idik. "

Derler ki "Doğrusu biz bundan önce, yakın çevremiz içinde, korkup ürperenlerdik.

«Daha önce biz, ailemiz içinde korkardık.»

(26-27) "Biz dünyada, ailemiz içinde iken sonumuzdan endişe ederdik. Ama şükürler olsun ki Allah bize lütfetti ve bizi, o kavuran ateşten korudu.

"Daha önce biz âilemiz içinde (iken sonumuzdan) korkardık." dediler.

-Biz, ailemizin yanında, daha önce korku içindeydik, derler.

Dediler ki «Biz doğrusu daha önce, ailemiz (yakın akrabalarımız) içinde endişe edip korkanlardık.»

"Daha önce biz, ailemiz içinde endişe ile ürperiyorduk."

They will say "Aforetime, we were not without fear for the sake of our people.