Yeryüzü şiddetli bir sarsıntıyla sarsılınca.

Yeryüzü şiddetli bir sarsıntı ile sarsıldığında

Yer şiddetle sarsıldığı,

Arz (beden) şiddetli bir sarsılışla sarsıldığında,

Yer şiddetli bir sarsılışla sarsıldığı,

Yer, şiddetli bir sarsıntıyla sarsıldığı,

Yer, dehşetli bir sarsılışla sarsılınca;

(4-7) Yer şiddetle sarsıldığında, dağlar paramparça olup, etrafa saçılan toz haline geldiğinde ve sizler de üç sınıfa ayrıldığınızda.

(4-7) Ey insanlar! Yer sarsildikca sarsildigi, daglar ufalandikca ufalanip da toz duman haline geldigi zaman, siz de uc sinif olursunuz.

Yer sarsıldıkça sarsıldığı,

(4-7) Yeryüzü şiddetli bir sarsıntıyla sarsıldığı ve dağlar paramparça olup, toz toprak haline geldiği zaman, sizler üç sınıfa ayrılırsınız.

(3-7) Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır.

Yer şiddetle sarsıldığı,

Yerin sallanıp sarsılacağı,

Yer şiddetle sarsıldığı

Yeryüzü şiddetle sarsıldığı zaman.

Yer, şiddetli bir sarsıntıyla sarsıldığı,

Yeryüzü, şiddetli bir şekilde sarsıldığı zaman;

O zaman yer bir sarsıntı ile sarsılmışdır,

(4-6) (Ey insanlar!) Yer (şiddetli) bir sarsılışla sarsıldığı, dağlar ufalandıkça ufalanıp yayılmış toz toprak hâline geldiği zaman!

Yer; sarsıldıkça sarsıldığı;

Yeryüzü sarsıldıkça sarsıldığı zaman,

O zaman arz (yeryüzü) şiddetli bir sarsıntıyla sarsılmıştır.

Yer, şiddetli bir sarsıntıyla sarsıldığı.

Yer (şiddetli) bir sarsıntı ile sarsıldığında,

Yer dehşetli bir sarsılışla sarsıldığında,

(4-6) O zaman yer, şiddetli bir sarsıntı ile sarsılmıştır. Ve dağlar parçalanmakla parçalanmıştır. Artık (dağlar) dağılmış, toz haline gelmiştir.

Yer şiddetle sarsıldığı zaman!

Yeryüzü sarsıldıkça sarsıldığı;

Yeryüzü şiddetle sarsıldığı zaman.

Yer şiddetle sarsıldığı,

Yer şiddetlice sarsıldığı,

Yer şiddetle sarsıldığı,

Yer, şiddetli bir sarsıntıyla sarsıldığı,

Yerküre bir sarsılışla sarsıldığında,

When the earth shall be shaken to its depths,