وَشَرَوْهُ بِثَمَنٍ بَخْسٍ دَرَاهِمَ مَعْدُودَةٍ وَكَانُوا فِيهِ مِنَ الزَّاهِدِينَ

Ve şeravhü bi semenim bahsin derahime ma’dudeh ve kanu fıhi minez zahidın

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Ve onu değersiz bir kâr, sayılı birkaç kuruş karşılığında satmışlardı ve onu satarlarken paraya pek o kadar rağbetleri de yoktu.

Abdullah Parlıyan

Ve sonunda Mısır’a varınca, Yûsuf’u değersiz bir fiyatla, birkaç dirhem gümüşe sattılar. O’nu ellerinde tutmak için isteksiz davrandılar. Yani buluntu olduğu için, ona fazla değer vermeyip hemen ellerinden çıkardılar.

Adem Uğur

(Kafile Mısır’a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

Ahmed Hulusi

(Sonra Mısır’da) Onu yanlarında tutmak istemedikleri için az bir pahaya, birkaç dirheme sattılar.

Ahmet Varol

Onu ucuz bir fiyata birkaç dirheme sattılar. Onlar onu pek önemsemiyorlardı.

Ali Bulaç

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Ali Fikri Yavuz

(Yûsuf’u takip eden kardeşleri işin farkına varınca, "bu bizim kaçak kölemizdir" diye) onu değersiz bir fiat ile, birkaç dirheme (kafileye) sattılar. (onu uzaklaştırmak için) hakkında rağbetsiz bulunuyorlardı. (Yûsuf’a kıymet biçmiyorlardı.)

Bayraktar Bayraklı

Nihayet onu düşük bir fiyata sattılar. Onlar ona karşı isteksiz idiler.

Bekir Sadak

Onu yanlarinda alikoymak istemedikleri icin ucuz bir fiyata, birkac dirheme sattilar.

Celal Yıldırım

Onlar (böylece) Yûsuf’u pek az bir fiatla, birkaç dirheme sattılar; onun hakkında isteksizlerden idiler.

Cemal Külünkoğlu

(Kafile Mısır`a varınca) Onu yanlarında alıkoymak istemedikleri için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.

Diyanet İşleri

Onu ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zaten ona değer vermiyorlardı.

Diyanet Vakfı

(Kafile Mısır’a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

Edip Yüksel

Ona ihtiyaçları olmadığı için ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Ve onu düşük bir değerle birkaç dirheme sattılar. Ona fazla önem vermemişlerdi.

Fizil-al il Kuran

Yusuf’u ucuz bir fiyatla, birkaç paraya sattılar. Çünkü onu bir an önce ellerinden çıkarmak istiyorlardı.

Gültekin Onan

Onu ucuz bir fiyata sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Harun Yıldırım

Onu düşük bir fiyata, sayısı belli dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Hasan Basri Çantay

Onu değersiz bir bahâye, bir kaç dirheme satdılar. Onlar bunun hakkında rağbetsizdiler.

Hayrat Neşriyat

Onu az bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Zâten (onlar), onun hakkında rağbetsiz(ona değer vermeyen) kimselerden idiler.

İbn-i Kesir

Onu, ucuz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onu yanlarında alıkoymak istemediler.

İlyas Yorulmaz

Kervancılar Yusuf dan kazanacakları parayı önemsemeyerek, birkaç dinar karşılığında onu sattılar.

İskender Ali Mihr

Ve onu (Yusuf’u), az bir fiyatla, birkaç dirheme sattılar. Çünkü; ona karşı zahidlerden idiler.

Kadri Çelik

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (bir kaç) dirheme sattılar. onlar O’nun hakkında isteksizlerden olmuşlardı.

Muhammed Esed

Ve sonunda önemsiz bir paha -sadece birkaç gümüş dirhem- karşılığında o’nu sattılar; o kadar az değer biçmişlerdi o’na.

Mustafa İslamoğlu

Sonunda onu düşük bir değere -sadece bir kaç gümüş paraya- sattılar; zaten onlar ondan kurtulmak istiyorlardı.

Ömer Nasuhi Bilmen

Ve O’nu biraz bedel ile sayılmış birkaç dirhem ile satıverdiler ve onlar O’nun hakkında rağbetsizlerden olmuşlardı.

Ömer Öngüt

Onu değersiz bir fiyat ile bir kaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona karşı rağbetsiz idiler.

Sadık Türkmen

Onu değersiz bir fiyata, birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona karşı isteksiz idiler.

Seyyid Kutub

Yusuf’u ucuz bir fiyatla, birkaç paraya sattılar. Çünkü onu bir an önce ellerinden çıkarmak istiyorlardı.

Suat Yıldırım

Nihayet Mısır’a varınca, onu düşük bir fiyata, birkaç paraya sattılar. Zaten ona pek kıymet biçmiyorlardı.

Süleyman Ateş

Nihâyet (Mısır’a varınca) onu düşük bir pahaya, birkaç paraya sattılar. Onlar, ona (Yûsuf’a) karşı isteksiz idiler. (Buluntu olduğu için ona değer vermediler, hemen onu ellerinden çıkarmak istediler.)

Şaban Piriş

Onu düşük bir fiyatla bir kaç dirheme sattılar. Onu pek önemsemediler.

Tefhim-ul Kur'an

Onu ucuz bir fiyata, sayısı belli (birkaç) dirheme sattılar. Onlar onu pek önemsemediler.

Yaşar Nuri Öztürk

Onu basit bir karşılıkla, birkaç paraya sattılar. Ona fazla rağbet gösterenler değillerdi.

Yusuf Ali (İngilizce)

The (Brethren) sold him for a miserable price, for a few dirhams counted out in such low estimation did they hold him!

KELİME KÖKLERİ
وَشَرَوْهُ
ve şeravhu
ve onu sattılar ش ر ي
بِثَمَنٍ
biṧemenin
bir pahaya ث م ن
بَخْسٍ
beḣsin
düşük ب خ س
دَرَاهِمَ
derāhime
paraya د ر ه م
مَعْدُودَةٍ
meǎ’dūdetin
birkaç ع د د
وَكَانُوا
ve kānū
ve idiler ك و ن
فِيهِ
fīhi
ona karşı
مِنَ
mine
الزَّاهِدِينَ
z-zāhidīne
isteksiz ز ه د