Ali Bulaç | |
---|---|
1. Arkadan çekiştirip duran, kaş göz hareketleriyle alay eden her kişinin vay haline; |
وَيْلٌ لِكُلِّ هُمَزَةٍ لُمَزَةٍ Veylül li külli hümezetil lümezeh. |
الَّذِي جَمَعَ مَالًا وَعَدَّدَهُ Ellezıcemea malev ve addedeh |
|
يَحْسَبُ أَنَّ مَالَهُ أَخْلَدَهُ Yahsebü enne malehu ahledeh |
|
كَلَّا ۖ لَيُنْبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِ Kella le yümbezenne fil hutameh |
|
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْحُطَمَةُ Ve ma edrake mel hutameh |
|
نَارُ اللَّهِ الْمُوقَدَةُ Narullahil mukadeh |
|
الَّتِي تَطَّلِعُ عَلَى الْأَفْئِدَةِ Elleti tettaliu alel ef’ideh |
|
إِنَّهَا عَلَيْهِمْ مُؤْصَدَةٌ İnneha aleyhim mü’sadeh |
|
9. (Kendileri de) Dikilip-yükseltilmiş sütunlarda (bağlanacaklardır). |
فِي عَمَدٍ مُمَدَّدَةٍ Fi amedim mümeddedeh |