وَمَا أَنْزَلْنَا عَلَيْكَ الْكِتَابَ إِلَّا لِتُبَيِّنَ لَهُمُ الَّذِي اخْتَلَفُوا فِيهِ ۙ وَهُدًى وَرَحْمَةً لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ
Ve ma enzelna aleykel kitabe illa li tübeyyine lehümüllezıhtelefu fıhi ve hüdev ve rahmetel li kavmiy yü’mininun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Biz sana kitabı, ancak hakkında ayrılığa düştükleri nesneleri onlara apaçık bildirmen için indirdik ve inanan topluluğa da hidâyettir ve rahmettir. |
Abdullah Parlıyan |
Biz sana bu Kur’ân’ı ancak, hakkında ayrılığa düştükleri şeyleri, onlara apaçık bildirmen için indirdik. Bu kitap, iman edenler için hidayet ve rahmettir. |
Adem Uğur |
Biz bu Kitab’ı sana sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklayasın ve iman eden bir topluma da hidayet ve rahmet olsun diye indirdik. |
Ahmed Hulusi |
Biz sana bu BİLGİyi (Kitabı) karşı çıktıkları şeyi (hakikati) kendilerine açıklayasın diye ve iman eden bir topluma da hidâyet (hakikat bilgisi) ve rahmet olarak inzâl ettik. |
Ahmet Varol |
Sana Kitab’ı ancak, ayrılığa düştükleri şeyleri onlara açıklaman için ve iman eden bir topluluğa bir hidayet ve rahmet olsun diye indirdik. |
Ali Bulaç |
Biz kitabı ancak, hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaman ve inanan bir kavme rahmet ve hidayet olması dışında (başka bir amaçla) indirmedik. |
Ali Fikri Yavuz |
Ey Rasûlüm, bu Kur’an’ı sana ancak insanların ayrılığa düştükleri din işlerini beyan etmek için ve iman edecek kimselere bir hidayet, bir rahmet olsun diye indirdik. |
Bayraktar Bayraklı |
Biz bu kitâbı sana sadece, hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklayasın ve iman eden bir topluma da rehber ve rahmet olsun diye indirdik. |
Bekir Sadak |
Sana kitap’i, ayriliga duskukleri seyleri onlara aciklaman icin, inanan kimselere de dogru yol rehberi ve rahmet olarak indirdik. |
Celal Yıldırım |
Biz kitabı (Kur’ân’ı) sana ancak, onlara, hakkında ayrılığa düştükleri hususu açıklayasın ve onu imân eden bir millete doğru yolu gösterici, rahmet sunucu olsun diye indirdik. |
Cemal Külünkoğlu |
Biz sana bu kitabı, insanlara anlaşmazlığa düştükleri meseleleri açıklayasın, inananlara ise yol gösterici ve rahmet kaynağı olsun diye indirdik. |
Diyanet İşleri |
Sana kitabı, ancak ayrılığa düştükleri şeyleri onlara açıklaman için ve iman eden bir topluma doğru yolu gösterici ve rahmet olarak indirdik. |
Diyanet Vakfı |
Biz bu Kitab’ı sana sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklayasın ve iman eden bir topluma da hidayet ve rahmet olsun diye indirdik. |
Edip Yüksel |
Sana bu kitabı indirdik ki, anlaşmazlığa düştükleri konuları kendilerine bildiresin. Bu kitap, gerçeği onaylayan bir topluluk için bir yol göstericidir, bir rahmettir. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
(Ey Resulüm!) Biz, sana bu kitabı (Kur’ânı) sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklaman için ve iman edecek topluma bir hidayet, bir rahmet olsun diye indirdik. |
Fizil-al il Kuran |
Biz sana bu kitabı, insanlara anlaşmazlığa düştükleri meseleleri açıklayasın, mü’minlere ise yol gösterici ve rahmet kaynağı olsun diye indirdik. |
Gültekin Onan |
Biz Kitabı ancak hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaman ve inanan bir kavme rahmet ve hidayet olması dışında (başka bir amaçla) indirmedik. |
Harun Yıldırım |
Biz bu Kitab’ı sana sırf hakkında ihtilafa düştükleri şeyi insanlara açıklayasın ve iman eden bir topluma da hidayet ve rahmet olsun diye indirdik. |
Hasan Basri Çantay |
(Bu) kitabı sana (başka bir hikmetle değil) ancak hakkında ihtilâf etdikleri şeydir açıkça anlatman için ve îman edecek her hangi bir kavme bir hidâyet ve rahmet olarak gönderdik. |
Hayrat Neşriyat |
Hâlbuki (biz) sana bu Kitâb`ı ancak (insanların), hakkında ihtilâfa düştükleri şeyleri kendilerine açıklayasın ve îmân edecek bir topluluğa bir hidâyet ve bir rahmet olsun diye indirdik. |
İbn-i Kesir |
Sana kitabı; sırf ihtilafa düştükleri şeyleri onlara açıklaman için ve inananlar topluluğuna hidayet ve rahmet olmak üzere indirdik. |
İlyas Yorulmaz |
Kitabı sana, ihtilaf içerisinde olanların ayrılığa düştükleri konuları açıklaman için indirdik. O kitabın içeriğinde, inanan bir toplum için doğru yolu gösteren ve onlar için rahmet dolu ayetler vardır. |
İskender Ali Mihr |
Ve Kitab’ı sana, "hakkında ihtilâfa düştükleri şeyi" onlara beyan etmenden (açıklamandan) ve âmenû olan (Allah’a ulaşmayı dileyerek mü’min olan) bir kavme hidayet ve rahmet olmasından başka bir şey için indirmedik. |
Kadri Çelik |
Biz kitabı ancak, hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaman ve inanan bir kavime rahmet ve hidayet olması dışında (başka bir amaçla) indirmedik. |
Muhammed Esed |
Sana bu ilahi kelamı yalnızca, üzerinde çekişip durdukları (dini) sorunları onlara açıklayasın ve inanmaya eğilimli olan kimselere de onu doğru yol bilgisi ve rahmet olarak (ulaştırasın) diye indirdik. |
Mustafa İslamoğlu |
Biz sana ilahi mesajı, sadece üzerinde anlaşmazlığa düştükleri (inançla ilgili) meselelerin çözümlerini kendilerine sunası, inanıp güvenecek bir topluluk için de bir yol haritası ve bir rahmet olsun diye indirdik. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve sana bu kitabı indirmedik, ancak onlara kendisinde ihtilâf ettikleri şeyi açıkça bildirmen için ve imân edecekler olan bir kavim için bir hidâyet ve bir rahmet olmak üzere indirdik. |
Ömer Öngüt |
Resulüm! Biz bu Kitab’ı sana, sırf anlaşmazlığa düştükleri şeyleri onlara açıklaman ve iman eden bir topluluğa da hidayet ve rahmet olması için indirdik. |
Sadık Türkmen |
Biz bu kitabı sana; yalnız onların hakkında ihtilâf ettikleri şeyi onlara açıklayasın ve inanan bir toplum için bir yol gösterici ve rahmet olsun diye indirdik. |
Seyyid Kutub |
Biz sana bu kitabı, insanlara anlaşmazlığa düştükleri meseleleri açıklayasın, mü’minlere ise yol gösterici ve rahmet kaynağı olsun diye indirdik. |
Suat Yıldırım |
Ey Resulüm, sana bu kitabı indirmemiz, sırf onların, hakkında ihtilaf ettikleri gerçekleri açıklaman ve sırf iman edecek kimselere hidâyet ve rahmet olması içindir. |
Süleyman Ateş |
Biz sana Kitabı indirdik ki, hakkında ayrılığa düştükleri şeyi onlara açıklayasın ve (o Kitap), inanan bir kavim için yol gösterici ve rahmet olsun. |
Şaban Piriş |
Biz, kitabı ancak hakkında ihtilaf ettikleri şeyleri onlara açıklaman için, yol gösterici ve iman eden bir halka rahmet olarak sana indirdik. |
Tefhim-ul Kur'an |
Biz Kitab’ı ancak, hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaman ve inanan bir kavime rahmet ve hidayet olması dışında (başka bir amaçla) indirmedik. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Bu Kitap’ı sana yalnız şunun için indirdik Hakkında ayrılığa düştükleri şeyi onlara iyice açıklayasın ve Kitap, iman eden bir topluluk için kılavuz ve rahmet olsun. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And We sent down the Book to thee for the express purpose, that thou shouldst make clear to them those things in which they differ, and that it should be a guide and a mercy to those who believe. |
وَمَا ve mā |
ve | |
أَنْزَلْنَا enzelnā |
indirmedik | ن ز ل |
عَلَيْكَ ǎleyke |
sana | |
الْكِتَابَ l-kitābe |
Kitabı | ك ت ب |
إِلَّا illā |
dışında | |
لِتُبَيِّنَ litubeyyine |
açıklaman | ب ي ن |
لَهُمُ lehumu |
onlara | |
الَّذِي lleƶī |
şeyi | |
اخْتَلَفُوا ḣtelefū |
ayrılığa düştükleri | خ ل ف |
فِيهِ fīhi |
hakkında | |
وَهُدًى ve huden |
ve yol gösterici | ه د ي |
وَرَحْمَةً ve raHmeten |
ve rahmet | ر ح م |
لِقَوْمٍ liḳavmin |
bir kavim için | ق و م |
يُؤْمِنُونَ yu'minūne |
inanan | ا م ن |