فَأَتْبَعَ سَبَبًا

Fe etbea sebeba

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

O, batıya doğru bir yol tutmuştu.

Abdullah Parlıyan

Ve bu sayede, O da yaptığı her işte, doğru ve meşru araçlara başvurdu.

Adem Uğur

O da bir yol tutup gitti.

Ahmed Hulusi

O da bir yolu kullandı.

Ahmet Varol

O da bir yol tuttu.

Ali Bulaç

O da, bir yol tuttu.

Ali Fikri Yavuz

O da (batıya ulaşmak için) bir yol tuttu.

Bayraktar Bayraklı

O da bir yol tutup gitti.

Bekir Sadak

O da bir yol tuttu.

Celal Yıldırım

O da bir sebebi (seçip ona göre) bir yol izledi.

Cemal Külünkoğlu

(84-85) Doğrusu biz, onu yeryüzünde büyük bir kudret sahibi kıldık ve ona her şeyin yolunu öğrettik. O da (Batı`ya gitmek için) bir yol tuttu.

Diyanet İşleri

O da (Batı’ya gitmek istedi ve) bir yol tuttu.

Diyanet Vakfı

O da bir yol tutup gitti.

Edip Yüksel

Nitekim, o bir yol izledi.

Elmalılı Hamdi Yazır

Derken o da bu yollardan birini tutup gitti.

Fizil-al il Kuran

O da bir sebebe sarılarak yola koyuldu.

Gültekin Onan

O da, bir yol tuttu.

Harun Yıldırım

O da bir yol tutup gitti.

Hasan Basri Çantay

Oda (batıya doğru) bir yol tutdu.

Hayrat Neşriyat

Böylece (o da) bir sebeb (batıya doğru, bir yol) ta`kib etti.

İbn-i Kesir

O da bir yol tuttu.

İlyas Yorulmaz

O da bu öğrendiklerini uyguladı.

İskender Ali Mihr

Böylece bir sebebe tâbî oldu (yola koyuldu).

Kadri Çelik

O da bir yol tutmuş oldu.

Muhammed Esed

Ve bu sayede o da (yaptığı her işde) doğru ve meşru araçlara başvurdu.

Mustafa İslamoğlu

o da kendisini (amacına) ulaştıracak bir araca başvurdu.

Ömer Nasuhi Bilmen

Artık o, bir yol takibe başladı.

Ömer Öngüt

O da bir yol tutup gitti.

Sadık Türkmen

Derken, o da bir sebebi izledi gitti.

Seyyid Kutub

O da bir sebebe sarılarak yola koyuldu.

Suat Yıldırım

(84-85) Biz ona dünyada geniş imkânlar verdik ve onun ihtiyaç duyduğu her konuda sebep ve vasıtalar ihsan ettik. O da batıya doğru bir yol tuttu.

Süleyman Ateş

O da (kendisini batı ülkelerine ulaştıracak) bir yol tuttu.

Şaban Piriş

O da bir yol tuttu.

Tefhim-ul Kur'an

O da, bir yol tutmuş oldu.

Yaşar Nuri Öztürk

O da bir sebebi izledi.

Yusuf Ali (İngilizce)

One (such) way he followed,

KELİME KÖKLERİ
فَأَتْبَعَ
feetbeǎ
o da tuttu ت ب ع
سَبَبًا
sebeben
bir yol س ب ب