رَبَّنَا لَا تُزِغْ قُلُوبَنَا بَعْدَ إِذْ هَدَيْتَنَا وَهَبْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً ۚ إِنَّكَ أَنْتَ الْوَهَّابُ

Rabbena la tüzığ kulubena ba’de iz hedeytena veheb lena mil ledünke rahmeh inneke entel vehhab

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Rabbimiz, bizi doğru yola sevk ettikten sonra kalplerimizi saptırma ve kendi katından bize rahmet bağışla, şüphe yok ki sen, fazlasıyla bağışlayansın.

Abdullah Parlıyan

"Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi bu gerçeklerden bir daha saptırma, katından bize rahmet ver, şüphesiz bağışı ençok olan sensin sen."

Adem Uğur

(Onlar şöyle yakarırlar) Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize tarafından rahmet bağışla. Lütfu en bol olan sensin.

Ahmed Hulusi

Rabbimiz, bize hidâyet ettikten (hakikati gösterip idrak ettirdikten) sonra şuurumuzu (nefsaniyete - egoya) döndürme ve bize ledünnünden bir rahmet bağışla. Muhakkak sen Vehhâb’sın.

Ahmet Varol

’Ey Rabbimiz bizi hidayete eriştirdikten sonra kalplerimizi saptırma ve bize kendi katından bir rahmet ver. Şüphesiz ki, sen pek çok ihsan sahibi olansın.’

Ali Bulaç

"Rabbimiz, bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi kaydırma ve Katından bize bir rahmet bağışla. Şüphesiz, bağışı en çok olan Sensin Sen."

Ali Fikri Yavuz

Rabbimiz! Bize hidayet verdikten sonra kalblerimizi saptırma; katından bize bir rahmet ihsan et! Şüphesiz ki sen, çok çok bağışlayansın.

Bayraktar Bayraklı

Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi haktan bir daha saptırma ve bize rahmetini bağışla, gerçek lütuf sahibi sensin.

Bekir Sadak

Rabbimiz! Bizi dogru yola erdirdikten sonra kalblerimizi egriltme, katindan bize rahmet bagisla; suphesiz Sen sonsuz bagista bulunansin.

Celal Yıldırım

Rabbimiz! Bizi doğru yola eriştirdikten sonra kalblerimizi meylettirip saptırma. Kendi katından bize bir rahmet bağışla. Şüphesiz ki Sen (evet) Sen çokça bağışta bulunansın.

Cemal Külünkoğlu

(Onlar derler ki) “Ey Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi saptırma! Yüce katından bir rahmet ver! Kuşkusuz sen çok bağışlayansın.”

Diyanet İşleri

(Onlar şöyle yakarırlar) "Rabbimiz! Bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize katından bir rahmet bahşet. Şüphesiz sen çok bahşedensin."

Diyanet Vakfı

(Onlar şöyle yakarırlar) Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize tarafından rahmet bağışla. Lütfu en bol olan sensin.

Edip Yüksel

"Efendimiz, bizi doğruya ulaştırdıktan sonra kalplerimizin eğrilmesine izin verme. Üzerimize rahmetini yağdır; kuşkusuz sen Bağışta Bulunansın."

Elmalılı Hamdi Yazır

Ey Rabbimiz! Bize ihsan ettiğin hidayetten sonra kalblerimizi haktan saptırma, bize kendi katından rahmet ihsan eyle! Şüphesiz ki, Sen bol ihsan sahibisin.

Fizil-al il Kuran

(Böyleleri şöyle der) «Ey Rabbimiz, bizleri doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi kaydırma, bize katından rahmet bağışla, kuşkusuz sen bağışı bol olansın.

Gültekin Onan

"Rabbimiz, bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi kaydırma ve katından bize bir rahmet bağışla. Şüphesiz, bağışı en çok olan sensin sen."

Harun Yıldırım

"Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi eğriltme! Bize katından bir rahmet bahşet; şüphesiz Vehhab olan sensin, yalnız sen!"

Hasan Basri Çantay

Ey Rabbimiz, bizi doğru yola iletdikden sonra kalblerimizi (Hakdan) sapdırma. Bize kendi canibinden bir rahmet ver. Şübhesiz bağışı en çok olan Sensin Sen.

Hayrat Neşriyat

(Hem onlar derler ki) `Rabbimiz! Bizi hidâyete erdirdikten sonra kalblerimizi(haktan) eğriltme! Ve bize, tarafından bir rahmet ihsân eyle! Şübhesiz ki Vehhâb (çok ihsân edici) olan, ancak sensin!`

İbn-i Kesir

Ey Rabbımız; bizi, hidayetine erdirdikten sonra kalblerimizi eğriltme. Katında bize rehmet lutfet. Şüphesiz en çok lütfeden Sen’sin Sen.

İlyas Yorulmaz

Akıl sahipleri "Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ulaştırdıktan sonra, kalplerimizi kaydırma, katından bize (kalplerimizin kaymaması için) rahmet bağışla, en çok bağışlayan sensin" diye dua ederler.

İskender Ali Mihr

Rabbimiz, bizi hidayete erdirdikten sonra, kalplerimizi saptırma. Senin katından bize vehbi olarak rahmet bağışla. Muhakkak ki sen, Vehhab’sın (vehbi olarak bağışlayansın).

Kadri Çelik

Rabbimiz! Bizi doğru yola erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme ve katından bize rahmet bağışla. Şüphesiz çok bağışlayan sensin.

Muhammed Esed

"Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi hakikatten (bir daha) saptırma ve bize rahmetini bağışla Sensin (hakiki) Lütuf Sahibi."

Mustafa İslamoğlu

"Rabbimiz! Bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi saptırma ve bize katından bir rahmet bahşet çünkü yalnızca Sensin hiç karşılıksız sınırsızca lutfeden."

Ömer Nasuhi Bilmen

Ey Rabbimiz! Bizlere hidâyet buyurduktan sonra kalplerimizi (haktan) saptırma ve kendi cânib-i izzetinden bizlere bir rahmet bağışla. Şüphe yok ki vehhâb olan ancak Sen’sin.

Ömer Öngüt

(Onlar şöyle yalvarırlar) "Ey Rabbimiz! Bizi doğru yola hidayet ettikten sonra kalplerimizi saptırıp döndürme. Bize kendi nezdinden bir rahmet ver. Şüphesiz ki bağışı en bol olan sensin. "

Sadık Türkmen

(onlar şöyle yalvarırlar) "Rabbimiz! Biz hidayeti (doğru hayat rehberini) anladıktan sonra kalplerimizi eğriltmek istemiyoruz! Bize katından bir rahmet (iyilik) bahşet. Şüphesiz Sen çok bahşedensin."

Seyyid Kutub

«Ey Rabbimiz, bizleri doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi kaydırma, bize katından rahmet bağışla, kuşkusuz sen bağışı bol olansın.

Suat Yıldırım

(ve şöyle yalvarırlar) "Ey bizim kerîm Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra kalplerimizi saptırma ve katından bize bir rahmet bağışla. Şüphesiz bağışı bol olan vehhab Sensin Sen!"

Süleyman Ateş

(Onlar derler ki) "Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra kalblerimizi eğriltme, bize katından bir rahmet ver, kuşkusuz sen çok bağış yapansın."

Şaban Piriş

Rabbimiz, bizi doğru yola ilettikten sonra, kalplerimizi eğriltme. Bize katından rahmet bahşet, şüphesiz sen, bol bol bağışlayansın.

Tefhim-ul Kur'an

«Rabbimiz, bizi hidayete eriştirdikten sonra kalplerimizi kaydırma ve yanından bize bir rahmet bağışla. Şüphesiz, bağışı en çok olan Sensin Sen.»

Yaşar Nuri Öztürk

Ey Rabbimiz! Bizi doğruya ve güzele yönelttikten sonra kalplerimizi bozup eğriltme ve bize katından bir rahmet bağışla. Sen, yalnız sen Vahhâb’sın, bol bol bağışta bulunansın.

Yusuf Ali (İngilizce)

"Our Lord!" (they say), "Let not our hearts deviate now after Thou hast guided us, but grant us mercy from Thine own Presence; for Thou art the Grantor of bounties without measure.

KELİME KÖKLERİ
رَبَّنَا
rabbenā
Rabbimiz ر ب ب
لَا
تُزِغْ
tuziğ
eğriltme ز ي غ
قُلُوبَنَا
ḳulūbenā
kalblerimizi ق ل ب
بَعْدَ
beǎ’de
sonra ب ع د
إِذْ
هَدَيْتَنَا
hedeytenā
bizi doğru yola ilettikten ه د ي
وَهَبْ
ve heb
ve ver و ه ب
لَنَا
lenā
bize
مِنْ
min
لَدُنْكَ
ledunke
katından ل د ن
رَحْمَةً
raHmeten
bir rahmet ر ح م
إِنَّكَ
inneke
kuşkusuz sen
أَنْتَ
ente
yalnız sen
الْوَهَّابُ
l-vehhābu
çok bağış yapansın و ه ب