فَكُلُوا مِمَّا رَزَقَكُمُ اللَّهُ حَلَالًا طَيِّبًا وَاشْكُرُوا نِعْمَتَ اللَّهِ إِنْ كُنْتُمْ إِيَّاهُ تَعْبُدُونَ
Fe külu mimma razekakümüllahü halalen tayyibev veşküru nı’metellahi in küntüm iyyahü ta’büdun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ancak ona kulluk ediyorsanız Allah’ın size verdiği helâl ve temiz rızıkları yiyin ve Allah’ın nîmetine şükredin. |
Abdullah Parlıyan |
Bunun içindir ki, Allah’ın size rızık olarak verdiği şeylerin, temiz ve meşru olanlarından istifade edin ve eğer yalnızca O’na kulluk ediyorsanız, o zaman nimetlerinden dolayı Allah’a şükrünüzü gösterin. |
Adem Uğur |
Artık, Allah’ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak yeyin, eğer (gerçekten) yalnız Allah’a ibadet ediyorsanız, onun nimetine şükredin. |
Ahmed Hulusi |
Allâh’ın size yaşam gıdası olarak verdiklerinden helal ve temiz şeyleri yeyin ve Allâh nimetine şükredin; eğer O’na kulluk ettiğinizin farkındaysanız! |
Ahmet Varol |
Allah’ın sizi rızıklandırdıklarından helal ve temiz olarak yiyin ve eğer O’na kulluk ediyorsanız Allah’ın nimetlerine şükredin. |
Ali Bulaç |
Öyleyse Allah’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal (ve) temiz olanlarını yiyin; eğer O’na kulluk ediyorsanız Allah’ın nimetine şükredin. |
Ali Fikri Yavuz |
Artık Allah’ın size rızık verdiği şeylerden helâl ve pâk olarak yeyin de Allah’ın nimetine şükredin; eğer O’na ibadet edecekseniz... |
Bayraktar Bayraklı |
Artık, Allah`ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak yiyiniz! Eğer yalnız Allah`a kulluk/ibadet ediyorsanız, O`nun nimetine şükrediniz! |
Bekir Sadak |
Yalniz Allah’a kulluk ediyorsaniz, Allah’in size helal ve temiz olarak verdigi riziklardan yiyin, O’nun nimetine sukredin. |
Celal Yıldırım |
Artık Allah’ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak yeyin ; Allah’ın nimetine (karşılık) şükredin, eğer O’na tapıyorsanız (nankörlük etmeyin). |
Cemal Külünkoğlu |
Artık Allah`ın size rızık olarak bahşettiği helal ve temiz olarak verdiği nimetlerden yiyin. Eğer yalnızca O`na kulluk ediyorsanız, o zaman nimetinden ötürü Allah`a şükredin. |
Diyanet İşleri |
Artık Allah’ın size helâl ve temiz olarak verdiği rızıklardan yiyin. Eğer yalnız O’na ibadet ediyorsanız, Allah’ın nimetine şükredin. |
Diyanet Vakfı |
Artık, Allah’ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak yeyin, eğer (gerçekten) yalnız Allah’a ibadet ediyorsanız, onun nimetine şükredin. |
Edip Yüksel |
ALLAH’ın size verdiği helal ve güzel rızıklardan yiyin ve ALLAH’ın nimetlerine şükredin; sadece O’na hizmet ediyorsanız. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Artık Allah’ın size rızık olarak verdiği şeylerden helal ve temiz olarak yiyin. Allah’ın nimetine şükredin, eğer gerçekten O’na ibadet edecekseniz. |
Fizil-al il Kuran |
Eğer kulluğunuzu Allah’a sunuyorsanız, O’nun size bağışlamış olduğu helal ve temiz rızıklardan yiyiniz ve O’nun nimetlerine şükrediniz. |
Gültekin Onan |
Öyleyse Tanrı’nın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal (ve) temiz olanlarını yiyin; eğer O’na kulluk ediyorsanız Tanrı’nın nimetine şükredin. |
Harun Yıldırım |
Artık, Allah’ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak yeyin, eğer (gerçekten) yalnız Allah’a ibadet ediyorsanız, onun nimetine şükredin. |
Hasan Basri Çantay |
Artık Allahın sizi rızıklandırdığı şeylerden halâl ve temiz olarak yeyin. Allahın ni’metine şükredin, eğer Ona kulluk edecekseniz. |
Hayrat Neşriyat |
Öyle ise Allah`ın sizi rızıklandırdığı helâl ve temiz şeylerden yiyin; eğer yalnız O`na kulluk ediyorsanız, Allah`ın ni`met(ler)ine şükredin! |
İbn-i Kesir |
Artık Allah’ın size rızık olarak verdiği şeylerden helal ve temiz olarak yeyin. Eğer O’na kulluk edecekseniz; Allah’ın nimetine şükredin. |
İlyas Yorulmaz |
Allah’ın size rızık olarak verdiklerinin helal ve temiz olanlarından yiyin. Eğer yalnızca O na kulluk etmek istiyorsanız, nimetlerinden dolayı Allah’a şükredin. |
İskender Ali Mihr |
Öyleyse Allah’ın sizi rızıklandırdığı helâl ve tayyib (güzel, temiz) olan şeylerden yeyin! Ve eğer siz, yalnız O’na kul olduysanız, Allah’ın ni’met(ler)ine şükredin! |
Kadri Çelik |
O halde, Allah’ın size verdiği rızıktan helal (ve) hoş olarak yiyin ve eğer sadece O’na kulluk ediyorsanız, Allah’ın nimetine şükredin. |
Muhammed Esed |
Bunun içindir ki, Allah’ın size rızık olarak bahşettiği temiz ve meşru şeylerden payınızı alın ve eğer yalnızca O’na kulluk ediyorsanız, o zaman nimetinden ötürü Allah’a şükrünüzü gösterin. |
Mustafa İslamoğlu |
Haydi, siz hem Allah`ın size verdiği rızıkların helal ve temiz olanlarından yiyin, hem de onun nimetlerine şükredin! Tabi ki, gerçekten yalnızca O`na kulluk etmek (istiyorsanız)... |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Artık siz, Allah’ın sizi merzûk ettiği şeylerden helâl ve tertemiz olanlarını yeyiniz ve Allah’ın nîmetine şükrediniz, eğer O’na ubûdiyette bulunur oldunuz iseniz. |
Ömer Öngüt |
Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin. Eğer siz gerçekten yalnız Allah’a kulluk ediyorsanız, O’na şükredin. |
Sadık Türkmen |
Bunun içindir ki, Allah’ın size verdiği rızıktan temiz ve meşru olarak yiyin/payınızı alın. Allah’ın nimetine şükredin. Eğer, yalnızca O’na ibadet/kulluk ediyorsanız. |
Seyyid Kutub |
Eğer kulluğunuzu Allah’a sunuyorsanız, O’nun size bağışlamış olduğu helal ve temiz rızıklardan yiyiniz ve O’nun nimetlerine şükrediniz. |
Suat Yıldırım |
Onun için siz Allah’ın size verdiği rızıklardan helâl ve hoş olarak yeyin. Yalnız Allah’a ibadet ediyorsanız O’nun nimetlerine şükredin. |
Süleyman Ateş |
Allâh’ın size verdiği rızıktan helâl, hoş olarak yeyin de Allâh’ın ni’metine şükredin; eğer O’na kulluk ediyorsanız. |
Şaban Piriş |
O halde, eğer yalnızca Allah’a kulluk ediyorsanız, size Allah’ın verdiği rızıklardan helal ve temiz olanı yiyin ve Allah’ın nimetine şükredin. |
Tefhim-ul Kur'an |
O halde, ey insanlar, Allah’ın size verdiği rızıktan helal (ve) hoş olarak yeyin ve Allah’ın nimetine şükredin; eğer ona kulluk ediyorsanız. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Allah’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal ve temiz olarak yiyin! Eğer yalnız O’na kulluk/ibadet ediyorsanız, Allah’ın nimetlerine şükredin. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
So eat of the sustenance which Allah has provided for you, lawful and good; and be grateful for the favours of Allah, if it is He Whom ye serve. |
فَكُلُوا fekulū |
yeyin | ا ك ل |
مِمَّا mimmā |
||
رَزَقَكُمُ razeḳakumu |
size verdiği rızıktan | ر ز ق |
اللَّهُ llahu |
Allah’ın | |
حَلَالًا Halālen |
helal | ح ل ل |
طَيِّبًا Tayyiben |
ve hoş (olarak) | ط ي ب |
وَاشْكُرُوا veşkurū |
ve şükredin | ش ك ر |
نِعْمَتَ niǎ’mete |
ni’metine | ن ع م |
اللَّهِ llahi |
Allah’ın | |
إِنْ in |
eğer | |
كُنْتُمْ kuntum |
ediyorsanız | ك و ن |
إِيَّاهُ iyyāhu |
O’na | |
تَعْبُدُونَ teǎ’budūne |
kulluk | ع ب د |