أَمْوَاتٌ غَيْرُ أَحْيَاءٍ ۖ وَمَا يَشْعُرُونَ أَيَّانَ يُبْعَثُونَ
Emvatün ğayru ahya’ ve ma yeş’urune eyyane yüb’asun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ölülerdir onlar, diriler değil, ne vakit diriltilecekler, ondan da haberleri yok. |
Abdullah Parlıyan |
Ölülerdir onlar, diriler değil. Ne vakit diriltilecekler, ondan da haberleri yok. |
Adem Uğur |
Onlar diriler değil, ölülerdir. Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Ahmed Hulusi |
Hayy (hakikat ilmi) olmayan (yaşayan) ölülerdir... Ne zaman bâ’s olunacaklarının da (yeni bir yapıyla yaratılacaklarının) şuurunda değildirler. |
Ahmet Varol |
Onlar ölüdürler, diri değildirler. Ne zaman diriltileceklerinin de farkında olamazlar. |
Ali Bulaç |
Ölüdürler, diri değildirler; ne zaman dirileceklerinin şuuruna varamazlar. |
Ali Fikri Yavuz |
O putlar hep ölüdürler, diri değildirler ve insanların öldükten sonra ne zaman dirileceklerini de bilmezler. |
Bayraktar Bayraklı |
Onlar diri değil, ölüdürler. Ne zaman dirileceklerinin de bilincinde değillerdir. |
Bekir Sadak |
Onlar cansiz, oludurler. Ne zaman dirileceklerini de bilemezler. |
Celal Yıldırım |
Onlar (o putperestler) ölülerdir; diri değildirler. Ne zaman diriltilip kaldırılacakları bilincinde de değillerdir. |
Cemal Külünkoğlu |
(O müşriklerin taptıkları) diri olmayan cansız varlıklardır. (Kendilerine tapanların) ne zaman yeniden diriltileceklerini de bilmezler. |
Diyanet İşleri |
Onlar, diri olmayan cansız varlıklardır! Ne zaman dirileceklerinin de şuuruna varamazlar. |
Diyanet Vakfı |
Onlar diriler değil, ölülerdir. Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Edip Yüksel |
Ölüdürler, diri değildirler. Ne zaman dirileceklerini de bilmezler. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
O putlar, hep ölüdürler, diri değildirler ve insanların öldükten sonra ne zaman dirileceklerini de bilmezler. |
Fizil-al il Kuran |
Onlar cansızdırlar, canları yoktur. Kendilerine tapanların ne zaman yeniden diriltileceklerini bilmezler. |
Gültekin Onan |
Ölüdürler, diri değildirler; ne zaman dirileceklerinin şuuruna varamazlar. |
Harun Yıldırım |
Onlar diriler değil, ölülerdir. Ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Hasan Basri Çantay |
(Onlar) diriler değil, ölülerdir. Ne zaman dirileceklerine şuurları da yokdur. |
Hayrat Neşriyat |
(Onlar) ölüdürler, diri değildirler! (Kendilerinin ve kendilerine tapanların) ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
İbn-i Kesir |
Onlar; diri değil, ölüdürler. Ne zaman dirileceklerini de fark edemezler. |
İlyas Yorulmaz |
(Dua ettiğiniz) Ölüler yaşayanlar değiller ki, ne zaman diriltileceklerini nereden bilsinler? |
İskender Ali Mihr |
Onlar ölüdürler, diri değildirler. Ve ne zaman beas olunacaklarının (diriltileceklerinin) bilincinde değillerdir. |
Kadri Çelik |
Ölüdürler, diri değildirler; (kendilerine tapanların) ne zaman diriltileceklerinin de bilincinde değildirler. |
Muhammed Esed |
hayatı hiç tatmamış ölülerdir onlar; ne zaman diriltileceklerini de bilmezler. |
Mustafa İslamoğlu |
Onlar ölüdürler, diri değildirler; ne zaman diriltileceklerini dahi bilemezler. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
(Onlar) Ölülerdir, diriler değildirler ve ne zaman (nâsın) diriltileceklerini de anlayamazlar. |
Ömer Öngüt |
Onlar diri değildirler, ölüdürler. Ne zaman diriltileceklerini de bilemezler. |
Sadık Türkmen |
Onlar ölüdürler, diri değildirler. Ve ne zaman dirileceklerini de bilemezler! |
Seyyid Kutub |
Onlar cansızdırlar, canları yoktur. Kendilerine tapanların ne zaman yeniden diriltileceklerini bilmezler. |
Suat Yıldırım |
(20-21) O müşriklerin Allah’tan başka ibadet edip yalvardıkları sahte tanrılar ise, hiçbir şey yaratamazlar. Zaten kendileri yaratılmaktadırlar. Hep ölüdürler, diri değildirler. Kendilerine tapanların bile ne zaman diriltileceklerini bilemezler. |
Süleyman Ateş |
Onlar ölüdürler, diri değildirler. Ne zaman dirileceklerini de bilmezler. |
Şaban Piriş |
Onlar, ölüdür, diri değil. Ne zaman diriltileceklerinin de bilincinde değillerdir. |
Tefhim-ul Kur'an |
Ölüdürler, diri değildirler; ne zaman dirileceklerinin şuuruna da varamazlar. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Hayat bulmaz ölülerdir onlar. Ne zaman dirilteceklerini bile bilmezler. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
(They are things) dead, lifeless nor do they know when they will be raised up. |