مَا تَسْبِقُ مِنْ أُمَّةٍ أَجَلَهَا وَمَا يَسْتَأْخِرُونَ
Ma tesbiku min ümmetin eceleha ve ma yeste’hırun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Hiçbir ümmet, helâk edilmesi mukadder olan zamânı ileriye alamayacağı gibi geriye de atamaz. |
Abdullah Parlıyan |
Hiçbir ümmet, dünyadaki yaşama süresini ne öne alabilir, ne de geciktirebilir. |
Adem Uğur |
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir. |
Ahmed Hulusi |
Hiçbir topluluk ne ömrünü aşabilir, ne de erken gidebilir! |
Ahmet Varol |
Hiçbir ümmet ne ecelinden öne geçebilir, ne de geriye bırakılırlar. |
Ali Bulaç |
Ümmetlerden hiçbiri, kendisine tespit edilmiş eceli ne öne alabilir, ne erteleyebilir. |
Ali Fikri Yavuz |
Hiç bir ümmet, ecelini, (mukadder helâk zamanını) geçip öne alamaz ve geriletemez. |
Bayraktar Bayraklı |
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir. |
Bekir Sadak |
Hicbir ummet, kendi suresini ne cabuklastirabilir ve ne de geciktirebilir. |
Celal Yıldırım |
Hiçbir ümmet (yok edilip silinecek) süresini ne ileri geçer, ne de geri kalır, (belirlenmiş vakit gelince ilâhî hüküm tecelli eder.) |
Cemal Külünkoğlu |
Hiçbir ümmet kendi süresini ne öne alabilir ve ne de geciktirebilir. |
Diyanet İşleri |
Hiçbir ümmet, kendi ecelinin önüne geçemez, onu geciktiremez de. |
Diyanet Vakfı |
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir. |
Edip Yüksel |
Hiçbir toplum kendisi için belirlenmiş süreyi çabuklaştıramaz, geciktiremez. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir. |
Fizil-al il Kuran |
Hiç bir ümmet, ecelini ne öne alabilir ve ne de erteleyebilir. |
Gültekin Onan |
Ümmetlerden hiçbiri, kendisine tesbit edilmiş eceli ne öne alabilir, ne erteleyebilir. |
Harun Yıldırım |
Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de erteleyebilir. |
Hasan Basri Çantay |
Hiçbir ümmet (helakleri için mukadder) vaktini beriye getiremeyeceği gibi (bundan) geri de kalamazlar. |
Hayrat Neşriyat |
Hiçbir ümmet ecelinden ne öne geçebilir, ne de geri kalabilir. |
İbn-i Kesir |
Hiç bir ümmet, kendi süresini öne de alamaz, geriye de bırakamaz. |
İlyas Yorulmaz |
Hiçbir topluluk (ümmet) Allah’ın onlar için tespit ettiği zamandan önce yok olmaz, tespit edilen zamandan fazlada yaşamaz. |
İskender Ali Mihr |
(Hiç)bir ümmet, ecelini (süresini) erkene alamaz ve tehir edemez. |
Kadri Çelik |
Ümmetlerden hiç biri, kendisine tespit edilmiş ecelinden öne geçemez ve geri kalamaz. |
Muhammed Esed |
çünkü hiçbir ümmet kendi süresini ne öne alabilir; ve ne de geciktirebilir. |
Mustafa İslamoğlu |
herhangi bir toplum sonu yasayla belirlenmiş süresini ne savuşturabilir, ne de erteleyebilir. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Hiçbir ümmet, ecelini geçemez ve geriye de kalamaz. |
Ömer Öngüt |
Hiçbir millet ne süresinden ileri geçebilir, ne de geri kalabilir. |
Sadık Türkmen |
Hiçbir toplum (azabı hak edince) süresini ileri geçemez ve öne de alınmaz. |
Seyyid Kutub |
Hiç bir ümmet, ecelini ne öne alabilir ve ne de erteleyebilir. |
Suat Yıldırım |
Hiç bir ümmet vâdesini ne öne alabilir ne de erteleyebilir. |
Süleyman Ateş |
Hiçbir ümmet, ne süresinden ileri geçebilir, ne de geri kalabilir. |
Şaban Piriş |
Hiç bir toplum süresini ne öne alabilir ne de geri bırakabilir. |
Tefhim-ul Kur'an |
Ümmetlerden hiç biri, kendisine tesbit edilmiş eceli ne öne alabilir, ne de erteleyebilir. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Hiçbir ümmet ne süresinden ileri geçebilir ne de geri kalır. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
No people can hasten their term, nor can they delay (it). |