وَإِذَا السَّمَاءُ كُشِطَتْ
Ve izessema’u kuşitat.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve göğün perdesi kaldırılınca. |
Abdullah Parlıyan |
gök perdesi açılıp herşey ortaya çıktığında, |
Adem Uğur |
Gökyüzü sıyrılıp alındığında, |
Ahmed Hulusi |
Semâ sökülüp giderildiğinde (bilinç muhakemesini yitirdiğinde), |
Ahmet Varol |
gök perdesi açılıp herşey ortaya çıktığında, |
Ali Bulaç |
Gök, sıyrılıp-yüzüldüğü zaman |
Ali Fikri Yavuz |
Gök yerinden söküldüğü zaman, |
Bayraktar Bayraklı |
Gökyüzü sıyrıldığında, |
Bekir Sadak |
Gok yerinden oynatildigi zaman; |
Celal Yıldırım |
Gök(teki cisimler) yörüngesinden kaydırılıp dürüldüğünde, |
Cemal Külünkoğlu |
Gökteki cisimler yörüngesinden kaydırılıp söküldüğü, |
Diyanet İşleri |
Gökyüzü (yerinden) sıyrılıp koparıldığı zaman, |
Diyanet Vakfı |
Gökyüzü sıyrılıp alındığında, |
Edip Yüksel |
Gök yerinden oynatıldığı zaman, |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Gök sıyrılıp açıldığında, |
Fizil-al il Kuran |
Gökkubbe yıkıldığı zaman |
Gültekin Onan |
Gök sıyrılıp yüzüldüğü zaman, |
Harun Yıldırım |
Gökyüzü söküldüğünde, |
Hasan Basri Çantay |
Gök (yerinden) koparıldığı zaman, |
Hayrat Neşriyat |
Gökyüzü, (yerinden sökülüp) koparıldığı zaman! |
İbn-i Kesir |
Gök yerinden oynatıldığı zaman; |
İlyas Yorulmaz |
Gök kapıları açıldığında, |
İskender Ali Mihr |
Ve sema (mekânlarından) sıyrılıp kaldırıldığı (perdeler açıldığı) zaman. |
Kadri Çelik |
Gök sıyrılıp yüzüldüğü zaman. |
Muhammed Esed |
ve gökyüzü açılıp ortaya serildiğinde, |
Mustafa İslamoğlu |
gök, (bir gövdenin derisi gibi) soyulduğunda, |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve gök giderildiği zaman. |
Ömer Öngüt |
Gök yerinden koparıldığı zaman. |
Sadık Türkmen |
Gökyüzü sıyrılıp açıldığında, |
Seyyid Kutub |
Gökkubbe yıkıldığı zaman |
Suat Yıldırım |
Gök cisimleri yerlerinden kaydırıldığı zaman, |
Süleyman Ateş |
Gök sıyrılıp açıldığı zaman, |
Şaban Piriş |
Gök, perdelerinden sıyrıldığı zaman, |
Tefhim-ul Kur'an |
Gök, sıyrılıp yüzüldüğü zaman |
Yaşar Nuri Öztürk |
Göğün örtüsü soyulup indirildiğinde, |
Yusuf Ali (İngilizce) |
When the world on High is unveiled; |