شَاكِرًا لِأَنْعُمِهِ ۚ اجْتَبَاهُ وَهَدَاهُ إِلَىٰ صِرَاطٍ مُسْتَقِيمٍ
Şakiral li en’umih ictebahü ve hedahü ila sıratım müstekıym
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Onun nîmetlerine şükrederdi. Tanrı onu seçmiş ve doğru yola sevketmişti. |
Abdullah Parlıyan |
O Allah’ın nimetlerine şükrederdi, Allah da onu seçmiş ve dosdoğru yoluna iletmişti. |
Adem Uğur |
Allah’ın nimetlerine şükrediciydi. Çünkü Allah, onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Ahmed Hulusi |
O’nun nimetlerine şükredendi... (O), Onu seçmiş ve Onu sırat-ı müstakime yönlendirmişti. |
Ahmet Varol |
(Allah’ın) nimetlerine şükredendi. (Allah) onu seçti ve doğru yola iletti. |
Ali Bulaç |
O’nun nimetlerine şükrediciydi. (Allah) Onu seçti ve doğru yola iletti. |
Ali Fikri Yavuz |
Allah’ın nimetlerine şükredendi. Allah da onu seçmiş, doğru bir yola iletmişti. |
Bayraktar Bayraklı |
Allah`ın nimetlerine şükredici idi. Çünkü Allah, onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Bekir Sadak |
Rabbinin nimetlerine sukrederdi; Rabbi de onu secti ve dogru yola eristirdi. |
Celal Yıldırım |
İlâhî nimetlere şükrederdi. Allah onu seçip dosdoğru bir yola iletmişti. |
Cemal Külünkoğlu |
(120-121) Hiç kuşkusuz İbrahim, yalan ve sahtelik taşıyan her şeyden yüz çevirerek Allah`ı birleyen ve O`na yürekten bağlanan bir ümmetti (Allah`a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayan bir önderdi). O, hiçbir zaman müşriklerden olmadı. O, kendisini (peygamber) seçip dosdoğru bir yola yönelten (Allah`ın) nimetlerine şükreden bir kuldu. |
Diyanet İşleri |
O’nun nimetlerine şükreden bir önderdi. Allah, onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Diyanet Vakfı |
Allah’ın nimetlerine şükrediciydi. Çünkü Allah, onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Edip Yüksel |
O’nun nimetlerine şükredici idi. Onu seçti ve onu doğru yola iletti. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Allah’ın nimetlerine şükredendi. Allah onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Fizil-al il Kuran |
Rabbinin nimetlerine şükreden bir kuldu, Allah onu seçip dosdoğru yola iletmişti. |
Gültekin Onan |
O’nun nimetlerine şükrediciydi. (Tanrı) Onu seçti ve doğru yola iletti. |
Harun Yıldırım |
O’nun nimetlerine şükrediciydi. Onu seçti ve doğru bir yola iletti. |
Hasan Basri Çantay |
O, (Allahın) ni’metlerine şükredendi. (Allah) onu beğenib seçmiş, kendisini doğru bir yola iletmîşdi. |
Hayrat Neşriyat |
O`nun ni`metlerine şükrediciydi. (Allah da) onu (peygamberliğe) seçmiş ve onu dosdoğru bir yola hidâyet etmişti. |
İbn-i Kesir |
Rabbının nimetlerine şükrederdi. Onu beğenip seçmiş, kendisini doğru bir yola iletmişti. |
İlyas Yorulmaz |
O nun nimetine şükreden bir kul oldu. Rabbi onu seçti ve dosdoğru bir yola iletti. |
İskender Ali Mihr |
O’nun (Allah’ın) ni’metlerine şükredici idi. (Allah), onu seçti. Ve onu Sıratı Mustakîm’e (Allah’a ulaştıran yola) hidayet etti (ulaştırdı). |
Kadri Çelik |
O’nun nimetlerine şükrediciydi. (Allah) Onu seçti ve doğru yola hidayet etti. |
Muhammed Esed |
(Çünkü) o, kendisini seçip doğru yola yönelmesini sağlayan (Allah’a), nimetlerinden ötürü her zaman şükranla doluydu. |
Mustafa İslamoğlu |
O, kendisini seçip dosdoğru bir yola yönelten (Allah`ın) nimetlerine hep şükretti. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
O’nun nîmetlerine şükredici idi. (Cenâbı Hak da) O’nu mümtaz kıldı. Ve O’nu dosdoğru bir yola hidâyet buyurdu. |
Ömer Öngüt |
Rabbinin nimetlerine şükredici idi. Rabbi onu seçti ve doğru yola eriştirdi. |
Sadık Türkmen |
O’nun nimetlerine şükredici idi; O, onu seçmiş ve dosdoğru bir yola iletmişti. |
Seyyid Kutub |
Rabbinin nimetlerine şükreden bir kuldu, Allah onu seçip dosdoğru yola iletmişti. |
Suat Yıldırım |
Allah’ın nimetlerine şükreden bir zat idi. Çünkü Allah onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Süleyman Ateş |
O’nun ni’metlerine şükredici idi. (Allâh) onu seçmiş ve doğru yola iletmişti. |
Şaban Piriş |
Allah’ın nimetlerine şükredici idi. Allah, onu seçti ve onu dosdoğru yola iletti. |
Tefhim-ul Kur'an |
O’nun nimetlerine şükrediciydi. (Allah) Onu seçti ve doğru yola iletti. |
Yaşar Nuri Öztürk |
O’nun nimetlerine şükrediyordu. Allah onu seçip yüceltti ve dosdoğru bir yola kılavuzladı. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
He showed his gratitude for the favours of Allah, who chose him, and guided him to a Straight Way. |