وَأَمْطَرْنَا عَلَيْهِمْ مَطَرًا ۖ فَسَاءَ مَطَرُ الْمُنْذَرِينَ
Ve emtarna aleyhim metara fe sae metarul münzerın
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve onlara öylesine bir yağmur yağdırdık ki, korkutulanlara yağan yağmur, ne de kötü yağmurdur. |
Abdullah Parlıyan |
Üzerlerine taş yağmuru indirdik uyarılıp da aldırmayanların yağmuru gerçekten de ne kötü oldu! |
Adem Uğur |
Onların üzerlerine müthiş bir yağmur indirdik. Bu sebeple, uyarılan (fakat aldırmayan)ların yağmuru ne kötü olmuştur! |
Ahmed Hulusi |
Ve onların üzerine bir yağmur da yağdırdık ki! Uyarılanların yağmuru ne kötüdür! |
Ahmet Varol |
Üzerlerine de bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmurları ne kötü idi! |
Ali Bulaç |
Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötüdür. |
Ali Fikri Yavuz |
Onların üzerine öyle (taştan ibaret) bir yağmur yağdırdık ki!... O korkutulup da iman etmiyenlerin yağmuru ne kötüdür!... |
Bayraktar Bayraklı |
Geride kalanların üzerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların bu yağmuru ne kötü idi! |
Bekir Sadak |
Geride kalanlarin uzerlerine bir yagmur yagdirdik. Uyarilan fakat yola gelmeyenlerin yagmuru ne kotu idi! |
Celal Yıldırım |
Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık. O uyarılanların yağmuru ne kötüdür! |
Cemal Külünkoğlu |
Onların üzerine (taş gibi) bir yağmur yağdırdık. Uyarıldığı halde yola gelmeyenler üzerine inen yağmur da ne kötüdür! |
Diyanet İşleri |
Onların üzerine bir yağmur (gibi taş) yağdırdık. (Başlarına gelecekler konusunda) uyarılanların yağmuru ne kötüydü! |
Diyanet Vakfı |
Onların üzerlerine müthiş bir yağmur indirdik. Bu sebeple, uyarılan (fakat aldırmayan)ların yağmuru ne kötü olmuştur! |
Edip Yüksel |
Onların üzerine bir çeşit yağmur yağdırdık. Uyarılmış bulunanların yağmuru ne de kötü idi. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Onların üzerlerine öyle bir yağmur indirdik ki, ne kötü idi uyarılanların yağmuru! |
Fizil-al il Kuran |
Onların başlarına müthiş bir yağmur yağdırdık. Uyarıları umursamayanların başlarına yağan yağmur ne fenadır! |
Gültekin Onan |
Ve üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötüdür. |
Harun Yıldırım |
Onların üzerlerine müthiş bir yağmur indirdik. Bu sebeple, uyarılan (fakat aldırmayan) ların yağmuru ne kötü olmuştur! |
Hasan Basri Çantay |
Onların üstüne öyle bir yağmur yağdırdık ki... Ne kötü idi inzâr edilenlerin yağmuru! |
Hayrat Neşriyat |
Ve üzerlerine (taştan) bir yağmur yağdırdık. Artık o korkutulan (kâfir) kimselerin yağmuru, ne kötü idi! |
İbn-i Kesir |
Onların üzerine bir yağmur yağdırdık. Ne kötü idi uyarılanların yağmuru. |
İlyas Yorulmaz |
Üzerlerine korkunç bir yağmur yağdırdık. Uyarılanlar için o ne kötü bir yağmur. |
İskender Ali Mihr |
Ve onların üzerine yağmur yağdırdık. Öyle bir yağmur ki, uyarılanların yağmuru çok kötü oldu. |
Kadri Çelik |
Ve onlar üzerine özel bir yağmur (azap) yağdırdık. Uyarılıp korkutulanların yağmuru pek de kötüdür! |
Muhammed Esed |
Ve ötekilerin üzerine (yok edici) bir yağmur yağdırdık; uyarıl(dıkları halde aldırmay)anların uğradığı bu yağmur ne korkunç bir yağmurdur! |
Mustafa İslamoğlu |
Nihayet (bela) sağanağını üzerlerine boca ettik ve uyarılan (fakat uslanmayan) kimselerin maruz kaldığı sağanağın ne berbat olduğunu (gösterdik)! |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve onların üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Artık ne fena oldu o korkutulmuş olanların yağmuru! |
Ömer Öngüt |
Üzerlerine öyle bir yağmur indirdik ki! Ne kötü idi azapla korkutulanların yağmuru! |
Sadık Türkmen |
Üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Önceden uyarılanların yağmuru ne kötü oldu! |
Seyyid Kutub |
Onların başlarına müthiş bir yağmur yağdırdık. Uyarıları umursamayanların başlarına yağan yağmur ne fenadır! |
Suat Yıldırım |
Üzerlerine öyle berbat bir yağmur indirdik ki! Uyarılıp da aldırmayanların mâruz kaldıkları o yağmur ne fena bir yağmurdu! |
Süleyman Ateş |
Üzerlerine (pişmiş çamurdan bir taş) yağmur(u) indirdik. Uyarıl(ıp da aldırmay)anların yağmuru gerçekten ne kötü oldu! |
Şaban Piriş |
O halkın üzerine (kahredici) bir yağmur yağdırdık. Uyarılanların yağmuru ne kötü... |
Tefhim-ul Kur'an |
Ve onlar üzerine bir yağmur yağdırdık. Uyarılıp korkutulanların yağmuru ne kadar kötüdür. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Üzerlerine bir de yağmur yağdırdık. Uyarılmış olanlar üzerine inen yağmur da ne kötüdür! |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And We rained down on them a shower (of brimstone) and evil was the shower on those who were admonished (but heeded not)! |