وَالَّذِينَ اجْتَنَبُوا الطَّاغُوتَ أَنْ يَعْبُدُوهَا وَأَنَابُوا إِلَى اللَّهِ لَهُمُ الْبُشْرَىٰ ۚ فَبَشِّرْ عِبَادِ
Vellezınectenebüt tağute ey ya’büduha ve enabu ilillahi lehümül büşra fe beşşir ıbad
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Şeytan’dan, ona kulluk etme hususunda sakınanlara ve Allah’a dönenlere gelince; onlara müjde olsun, müjdele kullarımı artık. |
Abdullah Parlıyan |
İnsan ve cin şeytanlarının güçlerine ve putlara tapmaktan kaçınıp, Allah’a yönelip O’na sığınanlar için müjdeler vardır. Kullarımı müjdele. |
Adem Uğur |
Tâğut’a kulluk etmekten kaçınıp, Allah’a yönelenlere müjde vardır. Kullarımı müjdele! |
Ahmed Hulusi |
Bedenini tanrılaştırarak (tagut) ona tapınmaktan kaçınıp, Allâh’a (hakikatlerine) yönelenler var ya, onlar için Büşra (müjde; vuslat) vardır... Kulları müjdele! |
Ahmet Varol |
Tağut’tan, ona ibadet etmekten sakınıp Allah’a yönelenlere gelince, onlar için müjde vardır. Şu halde kullarımı müjdele! |
Ali Bulaç |
Tağut’a kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a içten yönelenler ise; onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver. |
Ali Fikri Yavuz |
Putlara ve şeytana ibadet etmekten sakınıb da tam gönülle Allah’a yönelenlere gelince, onlara müjde vardır. O halde kullarımı müjdele; |
Bayraktar Bayraklı |
Tâğût`a kulluk etmekten uzak durup Allah`a yönelenlere müjdeler olsun. “Sen, bu kullarımı müjdele!” |
Bekir Sadak |
(17-18) seytana ve putlara kulluk etmekten kacinip, Allah’a yonelenlere, onlara, mujde vardir. Dinleyip de, en guzel soze uyan kullarimi mujdele. Iste Allah’in dogru yola eristirdigi onlardir. Iste onlar akil sahipleridir. |
Celal Yıldırım |
Azgın şeytana ve putlara tapmaktan kaçınıp Allah’a yönelerek gönül verenler için müjde vardır. O halde (Ey Peygamber!) kullarıma müjde ver. |
Cemal Külünkoğlu |
(17-18) Şeytani güçlere kulluk etmekten kaçınıp gönülden Allah`a yönelenlere bir müjde vardır. (Ey Resulüm!) O halde sözü dinleyip sonra da en güzelini tatbik eden kullarıma bu müjdeyi ver! İşte Allah`ın doğru yola ilettiği kimseler onlardır. Gerçek akıl sahipleri de onlardır. |
Diyanet İşleri |
Tâğût’tan , ona kulluk etmekten kaçınan ve içtenlikle Allah’a yönelenler için müjde vardır. O hâlde, kullarımı müjdele! |
Diyanet Vakfı |
(17-18) Tâğut’a kulluk etmekten kaçınıp, Allah’a yönelenlere müjde vardır. (Ey Muhammed!) Dinleyip de sözün en güzeline uyan kullarımı müjdele. İşte Allah’ın doğru yola ilettiği kimseler onlardır. Gerçek akıl sahipleri de onlardır. |
Edip Yüksel |
Kim Tağut’a (azgına/küstaha) hizmet etmekten kaçınır ve ALLAH’a yönelirse onlar için müjde vardır. Kullarımı müjdele. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Tağuttan, ona kulluk etmekten kaçınıp da tam gönülle Allah’a yönelenlere gelince, müjde onlaradır. Haydi müjdele kullarımı. |
Fizil-al il Kuran |
Tağuta kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a yönelenlere müjde var. Müjdele kullarımı. |
Gültekin Onan |
Tağut’a kulluk etmekten kaçınan ve Tanrı’ya içten yönelenler ise; onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver. |
Harun Yıldırım |
Tâğut’a kulluk etmekten kaçınıp, Allah’a yönelenlere müjde vardır. Kullarımı müjdele |
Hasan Basri Çantay |
Taağutdan, ona tapmakdan kaçınıb da Allaha yönelenler (e gelince) Onlar için de müjde vardır. O halde kullarımı müjdele. |
Hayrat Neşriyat |
Tâğuttan (Allah`ın yerine tutulan şeylerden), onlara kulluk etmekten kaçınıp Allah`a yönelenlere gelince, onlar için büyük bir müjde vardır! Öyle ise kullarımı müjdele! |
İbn-i Kesir |
Tağut’a tapmaktan kaçınıp Allah’a yönelenlere; işte onlara müjde vardır. Öyleyse kullarımı müjdele. |
İlyas Yorulmaz |
Azgınlara kulluk etmekten kaçınıp, yalnızca Allah’a yönelerek O’na kulluk edenler için, müjdeler var. Kullarımı müjdele. |
İskender Ali Mihr |
Ve onlar ki; taguta (insan ve cin şeytanlara) kul olmaktan içtinap ettiler (kaçındılar, kendilerini kurtardılar). Çünkü Allah’a yöneldiler (Allah’a ulaşmayı dilediler). Onlara müjdeler vardır. Öyleyse kullarımı müjdele! |
Kadri Çelik |
Tağuta kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a içten yönelenler (var ya), onlar için bir müjde vardır; o halde kullarımı müjdele. |
Muhammed Esed |
şeytani güçlere kulluk yapma (eğilimin)den kaçınanlara ve Allah’a yönelenlere (öteki dünya için mutluluk) müjdeleri vardır. Öyleyse bu müjdeyi kullarıma ver; |
Mustafa İslamoğlu |
Allah`a isyanı sistemleştiren güç odaklarına kulluğa yanaşmayan ve Allah`a yönelen kimseler var ya işte asıl müjdeyi onlar hak ediyor şu halde bu kullarımı müjdele! |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve o kimseler ki, şeytandan, ona ibadet etmekten kaçındılar ve Allah’a (ibadete) yöneldiler, onlar için müjde vardır. Artık kullarımı tebşir et. |
Ömer Öngüt |
Tağut’a tapmaktan kaçınıp Allah’a yönelenlere müjde vardır. O hâlde kullarımı müjdele! |
Sadık Türkmen |
Tağut’a (insanları kendine kul edinene), kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a yönelenlere müjde var! Müjdele kullarımı! |
Seyyid Kutub |
Tağuta kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a yönelenlere müjde var. Müjdele kullarımı. |
Suat Yıldırım |
(17-18) Tağuta ibadet etmekten kaçınıp gönülden Allah’a yönelenlere müjdeler var! O halde sözü dinleyip sonra da en güzelini tatbik eden kullarımı müjdele! İşte onlardır Allah’ın hidâyetine mazhar olanlar ve işte onlardır akl-ı selim sahibi olanlar. |
Süleyman Ateş |
Tâğût’a kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a yönelenlere müjde var. Müjdele kullarımı |
Şaban Piriş |
Tağut’a kulluktan uzak duran ve Allah’a yönelenler, müjde onlara! Müjde ver onlara... |
Tefhim-ul Kur'an |
Tağut’a kulluk etmekten kaçınan ve Allah’a içten yönelenler ise; onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Tağuttan, ona kulluk etmekten kaçınıp Allah’a yönelenlere müjde var. Muştula kullarıma! |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Those who eschew Evil,- and fall not into its worship,- and turn to Allah (in repentance),- for them is Good News so announce the Good News to My Servants,- |
وَالَّذِينَ velleƶīne |
kimselere | |
اجْتَنَبُوا ctenebū |
kaçınan(lara) | ج ن ب |
الطَّاغُوتَ T-Tāğūte |
Tağut’a | ط غ ي |
أَنْ en |
||
يَعْبُدُوهَا yeǎ’budūhā |
kulluk etmekten | ع ب د |
وَأَنَابُوا ve enābū |
ve yönelenlere | ن و ب |
إِلَى ilā |
||
اللَّهِ llahi |
Allah’a | |
لَهُمُ lehumu |
onlar için vardır | |
الْبُشْرَىٰ l-buşrā |
müjde | ب ش ر |
فَبَشِّرْ febeşşir |
müjdele | ب ش ر |
عِبَادِ ǐbādi |
kullarımı | ع ب د |