ثُمَّ اسْتَوَىٰ إِلَى السَّمَاءِ وَهِيَ دُخَانٌ فَقَالَ لَهَا وَلِلْأَرْضِ ائْتِيَا طَوْعًا أَوْ كَرْهًا قَالَتَا أَتَيْنَا طَائِعِينَ

Sümmesteva iles semai ve hiye dühanün fe kale leha ve lil erdı’tiya tav’an ev kerha kaleta eteyna taiıyn

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Sonra bir duman halinde olan göğü yaratmayı hükmetmiştir de ona ve yeryüzüne, dileyerek dilemeyerek meydana gelin demiştir, ikisi de, dileyerek geldik demişlerdir.

Abdullah Parlıyan

Ve sonra da gaz ve duman halinde bulunan göğü yaratmaya yöneldi ve "Gönüllü veya gönülsüz emrime uyun!" dedi. Yer ve gök ikisi birden "Gönüllü, isteyerek ve itaat ederek geldik" dediler, yani "Hakkımızda koyduğun, her türlü kanun ve nizama uyacağız!" diyerek itaat edeceklerini bildirdiler.

Adem Uğur

Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de "İsteyerek geldik" dediler.

Ahmed Hulusi

Sonra duhan (şekillenmemiş fıtrî benlik) hâlindeki semâya (bir kısım Esmâ mânâlarını açığa çıkarmak suretiyle) yerleşerek, ona (şuura) ve arza (bedene) dedi ki "İsteyerek yahut zorunlu olarak gelin (Esmâ’mın gereğini açığa çıkarın) ikiniz!" İkisi dediler ki "İsteyerek, itaat ediciler olarak geldik!"(Esmâ özellikleriyle oluşmuş bulunan beyinde semâ = düşünsel boyut ve arz = bedensel organlar boyutu, ikisi de Esmâ özellikleri açığa çıkışına itaat edici oldu.)

Ahmet Varol

’İsteyerek geldik’ dediler.

Ali Bulaç

Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de "İsteyerek (İtaat ederek) geldik" dediler.

Ali Fikri Yavuz

Sonra (Allah), buhar halinde olan göğü yaratmayı kasd etti de ona ve arza "-İkiniz de istiyerek veya istemiyerek gelin meydana çıkın." dedi. Onlar da "-Biz istiyerek geldik." dediler. (Allah’ın emrine boyun eğdiler).

Bayraktar Bayraklı

“Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, göğe ve yerküreye, “İsteyerek veya istemeyerek, geliniz!” dedi. İkisi de, “İsteyerek geldik” dediler.

Bekir Sadak

Sonra, duman halinde bulunan goge yoneldi, ona ve yeryuzune «Isteyerek veya istemiyerek buyruguma gelin» dedi. Ikisi de «Isteyerek geldik» dediler.

Celal Yıldırım

Sonra gaz halinde (veya duman halinde) bulunan göğe yöneldi. Ona ve yeryüzüne, ister istemez gelin, buyurdu. İkisi de «İsteyerek, boyun eğerek geldik» dediler.

Cemal Külünkoğlu

Sonra (iradesi) duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne “İkinizde İsteyerek veya istemeyerek (varlık alanına) gelin” buyurdu. O ikisi de, “İsteyerek geldik” dediler.

Diyanet İşleri

Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi; ona ve yeryüzüne, "İsteyerek veya istemeyerek gelin" dedi. İkisi de, "İsteyerek geldik" dediler.

Diyanet Vakfı

Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de «İsteyerek geldik» dediler.

Edip Yüksel

Sonra duman halindeki göğe yönelerek ona ve yere, "İsteyerek veya istemeyerek (kaostan çıkıp) gelin" dedi. Onlar da, "İsteyerek geldik" dediler.

Elmalılı Hamdi Yazır

Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi. Ona ve yerküreye «İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin.» dedi. Her ikisi de «İsteyerek geldik» dediler.

Fizil-al il Kuran

Sonra duman halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve yeryüzüne «İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin» dedi. «İsteyerek geldik» dediler.

Gültekin Onan

Sonra, duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de "İsteyerek (itaat ederek) geldik" dediler.

Harun Yıldırım

Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de "İsteyerek geldik" dediler.

Hasan Basri Çantay

Sonra (irâdesi) göğe — ki, o bir buhaar haalinde idi — doğruldu da ona ve arza «ikiniz de ister istemez gelin» buyurdu. Onlar da «İsteye isteye geldik» dediler.

Hayrat Neşriyat

Sonra duman hâlinde bulunan göğü kasdetti de ona ve yere `İsteyerek veya istemeyerek gelin!` dedi. (İkisi de) `İtâat edenler olarak geldik!` dediler.

İbn-i Kesir

Sonra göğe yöneldi ki; o, duman halindeydi. Ona ve yere dedi ki İsteyerek veya istemeyerek ikiniz de gelin. İkisi de dediler ki İsteyerek geldik.

İlyas Yorulmaz

Sonra, duman halindeki göğü yöneldi, göğe ve yere "İkinizde isteyerek veya istemeyerek bana gelin (itaat edin)" dedi. İkisi de "İsteyerek, gönülden itaat ederek geldik" dediler.

İskender Ali Mihr

Sonra duman halinde olan semaya yöneldi. Sonra da ona (semaya) ve arza "İsteyerek veya istemeyerek gelin." dedi. İkisi de "İsteyerek geldik." dediler.

Kadri Çelik

Sonra, kendisi duman (gaz) halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki "İsteyerek veya istemeyerek gelin." İkisi de "İsteyerek (itaat ederek) geldik" dediler.

Muhammed Esed

Ve O, (sadece) duman halinde olan göklere şekil verdi; onlara ve arza, "İkiniz de isteyerek yahut istemeden (varlık alanına) gelin!" diye buyurdu. İkisi birden "Peki, boyun eğerek geliriz!" dediler.

Mustafa İslamoğlu

Dahası, O duman halindeki göğü şekillendirdi; ona ve arza "Her ikiniz, isteyerek ya da istemeyerek (varlık sahnesine) gelin!" dedi. İkisi birden "Bizler boyun eğerek (varlık sahnesine) geldik!" dediler.

Ömer Nasuhi Bilmen

Sonra göğe, o bir duman halinde iken teveccüh etti. Sonra ona ve yer için buyurdu ki «İsteyerek veya istemeyerek geliniz». Onlar da, «İsteyiciler olarak geldik,» dediler.

Ömer Öngüt

Sonra duman hâlinde bulunan göğe yöneldi. Göğe ve yere "İsteyerek veya istemeyerek ikiniz de gelin!" buyurdu. İkisi de "İsteyerek geldik. " dediler.

Sadık Türkmen

Aynı zamanda bir duman/gaz halinde olan göğe yöneldi. Ona (göğe) ve yere buyurdu "İsteyerek veya istemeyerek, gelin!" (Onların ikisi de) ‘bizler boyun eğerek/isteyerek geldik’ dediler.

Seyyid Kutub

«İsteyerek veya istemeyerek buyruğuma gelin» dedi. «İsteyerek geldik» dediler.

Suat Yıldırım

Sonra iradesi bir gaz halinde olan göğe yöneldi. Ona ve yere şöyle buyurdu "İsteyerek de olsa, istemeyerek de olsa emrime gelin!" Onlar da "Gönüllü olarak geldik." dediler.

Süleyman Ateş

Sonra duman (gaz) halinde bulunan göğe yöneldi, ona ve arza "İsteyerek veya istemeyerek (buyruğuma) gelin" dedi. "İsteyerek (buyruğuna) geldik." dediler.

Şaban Piriş

Sonra gaz halinde bulunan göğe yöneldi ve dünya ile göğe -İsteyerek ya da istemeyerek gelin! dedi. Onlar da -İsteyerek geldik, dediler.

Tefhim-ul Kur'an

Sonra, kendisi duman halinde olan göğe yöneldi; böylece ona ve yere dedi ki «İsteyerek veya istemeyerek gelin.» İkisi de «İsteyerek (itaat ederek) geldik» dediler.

Yaşar Nuri Öztürk

Sonra buhar/duman halindeki göğe yöneldi de ona ve yerküreye şöyle seslendi "İsteyerek veya istemeyerek gelin!" Onlar şöyle dediler "İsteyerek geldik!"

Yusuf Ali (İngilizce)

Moreover He comprehended in His design the sky, and it had been (as) smoke He said to it and to the earth "Come ye together, willingly or unwillingly." They said "We do come (together), in willing obedience."

KELİME KÖKLERİ
ثُمَّ
ṧumme
sonra
اسْتَوَىٰ
stevā
yöneldi س و ي
إِلَى
ilā
السَّمَاءِ
s-semāi
göğe س م و
وَهِيَ
vehiye
ve o
دُخَانٌ
duḣānun
duman halinde olan د خ ن
فَقَالَ
fe ḳāle
sonra dedi ق و ل
لَهَا
lehā
ona
وَلِلْأَرْضِ
velilerDi
ve arza ا ر ض
ائْتِيَا
’tiyā
gelin ا ت ي
طَوْعًا
Tav’ǎn
isteyerek ط و ع
أَوْ
ev
veya
كَرْهًا
kerhen
istemeyerek ك ر ه
قَالَتَا
ḳāletā
dediler ki ق و ل
أَتَيْنَا
eteynā
geldik ا ت ي
طَائِعِينَ
Tāiǐyne
isteyerek ط و ع