عُرُبًا أَتْرَابًا
’Uruben etraben.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Cilveli, şirin sözlü, eşlerine âşık ve onlarla yaşıt kıldık. |
Abdullah Parlıyan |
Cilveli, şirin sözlü, eşlerine aşık ve onlarla yaşıt kıldık. |
Adem Uğur |
Eşlerine düşkün ve yaşıt. |
Ahmed Hulusi |
(Ki o daha önce hiç görülmemiş - kullanılmamış türden bedenler) eşlerine âşık (dünyaya birbirine düşman olarak inen, insanı maddeye yönelttiren hayvani beden karşıtı olarak, insan şuuruna sahip bilince, özelliklerini itirazsız yaşatan. A.H.) ve yaşıtlardır (bilinçle birlikte var olmuştur)! |
Ahmet Varol |
Eşlerine tutkun yaşıt kızlar. |
Ali Bulaç |
Eşlerine sevgiyle tutkun (ve) hep yaşıt, |
Ali Fikri Yavuz |
Kocalarına âşık yaşıtlar yaptık; |
Bayraktar Bayraklı |
(35-40) Sağdakiler için biz, kadınları yeniden biçimlendiririz. Onları genç kızlar haline getiririz. Eşleri tarafından sevilen yaşıt genç kızlar. Bütün bunlar amel defteri sağından verilenler içindir. Onların birçoğu öncekilerden, birçoğu da sonrakilerdendir. |
Bekir Sadak |
(35-38) Biz ceylan gozluleri, defterleri sagdan verilenler icin yeniden yaratmisizdir; onlari bakire, eslerine duskun ve hepsini bir yasta kilmisizdir. |
Celal Yıldırım |
(36-37-38) Onları hep bakire, meymenetli olan eşlerine karşı sevgi dolu ve hep bir yaşıt kıldık. |
Cemal Külünkoğlu |
(36-38) Onları, ahiret mutluluğuna erenler için eşlerine düşkün ve yaşıt bakireler yaptık. |
Diyanet İşleri |
(36-38) Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık. |
Diyanet Vakfı |
(36-37) Onları, eşlerine düşkün ve yaşıt bâkireler kıldık. |
Edip Yüksel |
Mükemmel biçimde eşlenmişlerdir. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Hep yaşıt sevgililer, |
Fizil-al il Kuran |
Eşlerine aşık ve onlarla aynı yaşta, |
Gültekin Onan |
Eşlerine sevgiyle tutkun (ve) hep yaşıt, |
Harun Yıldırım |
Eşlerine düşkün, hep bir yaşta; |
Hasan Basri Çantay |
(36-37) kız oğlan kızlar, zevcelerine sevgi ile düşkün, hep bir yaşıt yapdık, |
Hayrat Neşriyat |
Eşlerine düşkün ve (onların hepsi) aynı yaştadırlar. |
İbn-i Kesir |
Eşlerine düşkün hep bir yaşıtlar. |
İlyas Yorulmaz |
Bakanların özenip, arzu ettiği nimetler. |
İskender Ali Mihr |
Eşlerine düşkün, aynı yaşta olarak. |
Kadri Çelik |
Eşlerine âşık ve onlarla yaşıt. |
Muhammed Esed |
sevgi dolu ve uyum içinde, |
Mustafa İslamoğlu |
Sevgi dolu, denk ve uyumlu; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
(36-37) İşte onları bakireler kıldık. Kocalarına düşkün, hep bir yaşıt yaptık. |
Ömer Öngüt |
Eşlerine düşkün ve hepsini bir yaşta nâzeninler kılmışızdır. |
Sadık Türkmen |
Eşlerine tutkun, hepsi aynı yaşta. |
Seyyid Kutub |
Eşlerine aşık ve onlarla aynı yaşta, |
Suat Yıldırım |
(36-38) Böylece onları, ashab-ı yemin için bakire kızlar, kocalarına âşık yaşıtlar kıldık. |
Süleyman Ateş |
Hep yaşıt sevgililer; |
Şaban Piriş |
Eşlerine sevgi ile bağlı olarak. |
Tefhim-ul Kur'an |
Eşlerine sevgiyle tutkun (ve) hep yaşıt, |
Yaşar Nuri Öztürk |
Yaşıt cilveli dilberler halinde, |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Beloved (by nature), equal in age,- |