وَلَقَدْ أَرْسَلْنَا نُوحًا وَإِبْرَاهِيمَ وَجَعَلْنَا فِي ذُرِّيَّتِهِمَا النُّبُوَّةَ وَالْكِتَابَ ۖ فَمِنْهُمْ مُهْتَدٍ ۖ وَكَثِيرٌ مِنْهُمْ فَاسِقُونَ

Ve lekad erselna nuhan ve ibrahiyme ve ce’alna fiy zurriyyetihimennubuvvete velkitabe feminhum muhtedin ve kesiyrun minhum fasikune.

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Ve andolsun ki biz, Nûh’u ve İbrâhim’i gönderdik ve soylarına da peygamberlik ve kitap verdik; derken onlardan doğru yolu bulanlar var ve çoğuysa buyruktan çıkmış olanlar.

Abdullah Parlıyan

Andolsun biz, Nuh’u ve İbrahim’i de peygamber olarak gönderdik ve soylarına da peygamberlik ve kitap verdik. Derken onlardan doğru yolu bulanlar da var, ama pek çoğu da doğru yoldan çıkıp, azıp sapanlardan olmuşlardı.

Adem Uğur

Andolsun ki biz, Nuh’u ve İbrahim’i gönderdik, peygamberliği de kitabı da onların soyuna verdik. Onlardan (insanlardan) kimi doğru yoldadır; içlerinden birçoğu da yoldan çıkmışlardır.

Ahmed Hulusi

Andolsun ki Nuh’u ve İbrahim’i irsâl ettik... Nübüvvet’i ve Kitabı (Hakikat ve Sünnetulah BİLGİsini) onların zürriyetleri içinde oluşturduk! Onlardan hakikate eren vardır... (Ama) onlardan çoğu inancı bozuk kişilerdir!

Ahmet Varol

Andolsun biz Nuh’u ve İbrahim’i gönderdik ve onların soylarına peygamberliği ve kitabı verdik. Onlardan doğru yolu bulan vardır. Onların çoğu ise yoldan çıkmış kimselerdir.

Ali Bulaç

Andolsun, Biz Nuh’u ve İbrahim’i (elçi olarak) gönderdik, peygamberliği ve kitabı onların soylarında kıldık. Öyle iken, içlerinde hidayeti kabul edenler vardır, onlardan birçoğu da fasık olanlardır.

Ali Fikri Yavuz

Celâlim hakkı için, Nûh’u ve İbrâhîm’i (birer peygamber) gönderdik. Peygamberliği de, kitabı da onların nesillerine verdik. Öyle iken hidayeti, içlerinden bazısı kabul etmiştir; çokları da fâsıklardır.

Bayraktar Bayraklı

Andolsun ki biz, Nûh ve İbrâhim`i de gönderdik. Onların soylarına peygamberlik ve kitap verdik. Onların soylarından doğru yolu izleyenler oldu, içlerinden birçoğu da yoldan çıkmışlardır.

Bekir Sadak

And olsun ki Nuh’u ve Ibrahim’i Biz gonderdik; ikisinin soyundan gelenlere peygamberlik ve kitap verdik; soylarindan gelenlerin kimi dogru yoldadir, bircogu da yoldan cikmistir.

Celal Yıldırım

And olsun ki, Nuh’u ve İbrahim’i (peygamber olarak) gönderdik ; soylarına peygamberlik ve kitap verdik. Onlardan kimi doğru yol üzeredir ; çoğu ise, ilâhî sınırları aşan sapık yozmuşlardır.

Cemal Külünkoğlu

Andolsun, biz Nuh`u ve İbrahim`i peygamber olarak gönderdik. Peygamberliği ve kitabı onların soylarına da verdik. Onlardan kimi doğru yola ermiştir. İçlerinden çokları da doğru yoldan çıkmıştır.

Diyanet İşleri

Andolsun, biz Nûh’u ve İbrahim’i peygamber olarak gönderdik. Peygamberliği ve kitabı onların soylarına da verdik. Onlardan kimi doğru yola ermiştir, ama içlerinden birçoğu da fasık kimselerdir.

Diyanet Vakfı

Andolsun ki biz, Nuh’u ve İbrahim’i gönderdik, peygamberliği de kitabı da onların soyuna verdik. Onlardan (insanlardan) kimi doğru yoldadır; içlerinden birçoğu da yoldan çıkmışlardır.

Edip Yüksel

Biz Nuh’u, İbrahim’i gönderdik, soylarına peygamberlik ve kitap bağışladık. Bir kısmı doğruyu buldu; ama onlardan çoğu yoldan çıkmışlardı.

Elmalılı Hamdi Yazır

Andolsun, Nuh’u ve İbrahim’i elçi gönderdik, peygamberliği ve kitabı bunların zürriyetleri arasına koyduk. Onlardan yola gelen de vardı, ama onlardan çoğu yoldan çıkmışlardı.

Fizil-al il Kuran

Biz Nuh’u ve İbrahim’i peygamber olarak gönderdik. İkisinin soyuna da peygamberlik ve kitap verdik. Onların soylarından türeyenlerin bir bölümü doğru yola bağlı kaldı, fakat çoğu yoldan çıktı.

Gültekin Onan

Andolsun, biz Nuh’u ve İbrahim’i (elçi olarak) gönderdik, peygamberliği ve kitabı onların soylarında kıldık. Öyle iken, içlerinde hidayeti kabul edenler vardır; onlardan çoğu da fasıktır.

Harun Yıldırım

Hiç şüphesiz Nuh’u ve İbrahim’i gönderdik. Onların soylarına nübüvveti ve kitabı verdik. Aralarında kimisi hidayet bulmuştu, bir çoğu da fasık olanlardı.

Hasan Basri Çantay

Andolsun biz Nuuhu ve İbrâhîmi (peygamber olarak) gönderdik. Peygamberliği de, kitabı da onların nesillerine verdik. Binnetîce içlerinden doğru yolu bulanlar var (idiyse de) bir çoku da faasık kimselerdi onların.

Hayrat Neşriyat

And olsun ki, Nûh`u ve İbrâhîm`i de (peygamber olarak) gönderdik; hem peygamberliği ve kitâbı onların nesillerinde kıldık. Buna rağmen onlardan hidâyete eren vardır, fakat onlardan çoğu (yoldan çıkmış) fâsık kimselerdir.

İbn-i Kesir

Andolsun ki; Biz, Nuh’u ve İbrahim’i gönderdik. Peygamberliği de, kitabı da onların soyuna verdik. Onlardan kimi doğru yoldadır, içlerinden bir çoğu da fasıklardır.

İlyas Yorulmaz

Şüphe yok ki Nuh’u ve İbrahim’i elçi olarak biz gönderdik. Her ikisinin soyundan peygamberler yaptığımız gibi kitap verdiklerimiz de var. Onların soylarından doğru yolda olanlar olduğu gibi, pek çoğu da Allah’ın yolundan sapmışlardır.

İskender Ali Mihr

Ve andolsun ki, Hz. Nuh’u ve Hz. İbrâhîm’i gönderdik. Ve onların zürriyetlerinden nebîler kıldık. Ve kitap (verdik). Böylece onlardan bir kısmı hidayete erenlerdir ve onların çoğu fasıklardır.

Kadri Çelik

Şüphesiz biz Nuh’u ve İbrahim’i (elçi olarak) gönderdik, peygamberliği ve kitabı onların soylarında kıldık. Öyle iken içlerinde hidayeti kabul edenler vardır, onlardan birçoğu da fasık olanlardır.

Muhammed Esed

Gerçekten, (aynı amaçla) Nuh’u ve İbrahim’i (elçilerimiz olarak) gönderdik ve soylarından gelenlere peygamberlik ve vahiy verdik; onların bir kısmı doğru yoldaydı, ama çoğu da yoldan sapmıştı.

Mustafa İslamoğlu

Doğrusu Nuh ve İbrahim`i de (aynı amaçla) göndermiştik; ve o ikisinin soylarından gelenlere peygamberlik ve vahiy vermiştik; fakat onlardan bir kısmı hidayete erdiler, ama bir çokları da yoldan saptılar.

Ömer Nasuhi Bilmen

Ve kasem olsun ki, Nûh’u ve İbrahim’i gönderdik ve onların zürriyetlerinde nübüvveti ve kitabı (berdevam) kıldık. Artık onlardan hidyete ermiş olan vardır, onlardan bir çokları ise fâsık kimselerdir.

Ömer Öngüt

Andolsun ki Nuh’u ve İbrahim’i biz gönderdik. Peygamberliği de kitabı da onların soyuna verdik. Soylarından gelenlerin kimi doğru yoldadır, içlerinden bir çoğu da yoldan çıkmışlardır.

Sadık Türkmen

Andolsun; biz Nuh’u ve İbrahim’i peygamber olarak gönderdik. Peygamberliği ve kitabı onların soylarına da verdik. Onlardan kimi doğru yola ermiştir, ama içlerinden birçoğu da fasık kimselerdir.

Seyyid Kutub

Biz Nuh’u ve İbrahim’i peygamber olarak gönderdik. İkisinin soyuna da peygamberlik ve kitap verdik. Onların soylarından türeyenlerin bir bölümü doğru yola bağlı kaldı, fakat çoğu yoldan çıktı.

Suat Yıldırım

Biz Nuh’u, İbrâhim’i peygamber olarak gönderdiğimiz gibi, zürriyetlerine de kitap ve nübüvvet verdik. Onlardan kimisi doğru yolu bulsa da, çoğu büsbütün yoldan çıkmışlardır.

Süleyman Ateş

Andolsun, Nûh’u ve İbrâhim’i elçi gönderdik, peygamberliği ve Kitabı bunların zürriyetleri arasına koyduk. Onlardan doğru yolda olanlar da vardır, ama onlardan çoğu yoldan çıkmıştır.

Şaban Piriş

Nuh’u ve İbrahim’i de göndermiştik. İkisinin soyundan da peygamberlik ve kitap vermiştik. Onlardan doğru yola giren olduğu gibi, çoğu da yoldan çıkmıştır.

Tefhim-ul Kur'an

Andolsun, biz Nuh’u ve İbrahim’i (elçi olarak) gönderdik, peygamberliği ve kitabı onların soylarında kıldık. Öyle iken, içlerinde hidayeti kabul edenler vardır, onlardan birçoğu da fasık olanlardır.

Yaşar Nuri Öztürk

Yemin olsun, Nûh’u ve İbrahim’i de resul olarak gönderdik. Peygamberliği ve Kitap’ı bunların soyları arasına koyduk. O soylardan bir kısmı hidayete ermiştir. Ama onlardan çoğu, yoldan çıkmış olanlardır.

Yusuf Ali (İngilizce)

And We sent Noah and Abraham, and established in their line Prophethood and Revelation and some of them were on right guidance. But many of them became rebellious transgressors.

KELİME KÖKLERİ
وَلَقَدْ
veleḳad
ve andolsun
أَرْسَلْنَا
erselnā
gönderdik ر س ل
نُوحًا
nūHen
Nuh’u
وَإِبْرَاهِيمَ
ve ibrāhīme
ve İbrahim’i
وَجَعَلْنَا
ve ceǎlnā
ve koyduk ج ع ل
فِي
arasına
ذُرِّيَّتِهِمَا
ƶurriyyetihimā
bunların zürriyetleri ذ ر ر
النُّبُوَّةَ
n-nubuvvete
peygamberliği ن ب ا
وَالْكِتَابَ
velkitābe
ve Kitabı ك ت ب
فَمِنْهُمْ
fe minhum
onlardan vardır
مُهْتَدٍ
muhtedin
doğru yolda olanlar ه د ي
وَكَثِيرٌ
vekeṧīrun
ama çoğu ك ث ر
مِنْهُمْ
minhum
onlardan
فَاسِقُونَ
fāsiḳūne
yoldan çıkmıştır ف س ق