قَدْ نَعْلَمُ إِنَّهُ لَيَحْزُنُكَ الَّذِي يَقُولُونَ ۖ فَإِنَّهُمْ لَا يُكَذِّبُونَكَ وَلَٰكِنَّ الظَّالِمِينَ بِآيَاتِ اللَّهِ يَجْحَدُونَ
Kad na’lemü innehu le yahzünükellezı yekulune fe innehüm la yükezzibuneke ve lakinnez zalimıne bi ayatillahi yechadun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
İyice biliriz ki onların söylediği sözler, seni mahzun edecek. Fakat şüphe yok ki onlar seni yalanlamış olmazlar, o zâlimler, bile-bile Allah’ın âyetlerini inkâr ederler. |
Abdullah Parlıyan |
Bu insanların söylediklerinin, seni gerçekten üzdüğünü pekala biliyoruz. Ama unutma ki, onların yalanladığı sen değilsin. Bu varoluş sebebi dışında yaşayanların inkâr ettiği, aslında Allah’ın mesajlarıdır. |
Adem Uğur |
Onların söylediklerinin hakikaten seni üzmekte olduğunu biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler açıkça Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Ahmed Hulusi |
Gerçek ki, onların söylediklerinin seni mahzun ettiğini biliyoruz... Gerçek şu ki, onlar seni yalanlamıyorlar; o zâlimler, bile bile Allâh’ın işaretlerindeki varlığını (Esmâ’sının açığa çıkışı olan işaretleri) inkâr ediyorlar! |
Ahmet Varol |
Onların söylediklerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Onlar gerçekte seni yalanlamıyorlar ancak zalimler bile bile Allah’ın ayetlerini inkar ediyorlar. |
Ali Bulaç |
Kesin olarak biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor. Doğrusu onlar, seni yalanlamıyorlar, ancak zalimler, Allah’ın ayetlerini inkar ediyorlar. |
Ali Fikri Yavuz |
Gerçekten biliyoruz ki, söyledikleri lâf, seni (ey Habibim) cidden incitiyor. Fakat onlar seni yalanlamıyorlar (doğru söylediğini biliyorlar), ancak o zâlimler Allah’ın âyetlerini inadla inkâr ediyorlar. |
Bayraktar Bayraklı |
Onların söylediği şeylerin seni üzdüğünü biliyoruz. Gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler, bile bile Allah`ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Bekir Sadak |
Onlarin soylediklerinin seni uzecegini elbette biliyoruz; dogrusu onlar seni yalanci saymiyorlar, fakat zalimler Allah’in ayetlerini bile bile inkar ediyorlar . |
Celal Yıldırım |
Onların söylediklerinin seni üzdüğünü çok iyi biliyoruz. Gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler bile bile Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Cemal Külünkoğlu |
Onların sözlerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Aslında onların yalanladığı sen değilsin. Bu zalimlerin inkâr ettiği, aslında Allah`ın mesajlarıdır. |
Diyanet İşleri |
Ey Muhammed! Biz çok iyi biliyoruz ki söyledikleri elbette seni incitiyor. Onlar gerçekte seni yalanlamıyorlar; fakat o zalimler Allah’ın âyetlerini inadına inkâr ediyorlar. |
Diyanet Vakfı |
Onların söylediklerinin hakikaten seni üzmekte olduğunu biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler açıkça Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Edip Yüksel |
Söyledikleri şeylerin seni üzdüğünü biliyoruz. O zalimler seni değil ALLAH’ın ayetlerini reddediyor. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Onlar aslında seni yalanlamıyorlar, fakat, o zalimler Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Fizil-al il Kuran |
Onların sözlerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar. |
Gültekin Onan |
Kesin olarak biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor. Doğrusu onlar seni yalanlamıyorlar, ancak zalimler Tanrı’nın ayetlerini inkar ediyorlar. |
Harun Yıldırım |
Onların söylediklerinin seni mahzun ettiğini muhakkak biliyoruz. Onlar elbette seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler gerçekten de Allah’ın ayetlerini yalanlıyorlar. |
Hasan Basri Çantay |
(Habîbim) şu hakıykatı çok iyi biliyoruz ki onların söyleyegeldikleri (sözler) seni her halde tasaya düşürüyor. Onlar hakıykatde seni yalanlamıyorlar, fakat o zaalimler bile bile Allahın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Hayrat Neşriyat |
(Habîbim, yâ Muhammed!) Şübhesiz şunu elbette biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor; hâlbuki aslında onlar seni yalanlamıyorlar (senin yalan söylemediğini bilirler); fakat o zâlimler Allah`ın âyetlerini bilerek inkâr ediyorlar. |
İbn-i Kesir |
Gerçekyen biliyoruz ki; söyledikleri söz, seni üzüyor. Onlar, hakikatte seni yalanlamıyorlar. Lakin o zalimler, Allah’ın ayetlerini inkar ediyorlar. |
İlyas Yorulmaz |
İnkarcıların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette ki biz biliyoruz. Şunu bil ki onlar seni yalanlamıyorlar, o zalimler yalnızca Allah’ın ayetlerini inkar ediyorlar. |
İskender Ali Mihr |
Onların söylediklerinin mutlaka seni mahzun ettiğini biliyorduk. Fakat muhakkak ki; onlar seni yalanlamıyorlar. Lâkin zalimler, Allah’ın âyetleri ile cihad ediyorlar. |
Kadri Çelik |
Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Doğrusu onlar seni yalanlamıyorlar, aksine zalimler aslında Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar. |
Muhammed Esed |
Bu insanların söylediklerinin seni gerçekten üzdüğünü pekala biliyoruz Ama, unutma ki, onların yalanladığı sen değilsin; bu zalimlerin inkar ettiği, aslında Allahın mesajlarıdır. |
Mustafa İslamoğlu |
Onların söylediklerinin seni üzdüğünü biliyoruz elbet. Şu bir gerçek ki, onların yalanladığı sen değilsin; bu zalimlerin asıl inkar ettiği Allah`ın mesajlarıdır. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Muhakkak biliyoruz ki, onların dedikleri şey, seni elbette mahzun ediyor. hakikat halde onlar seni tekzîp etmiş olmuyorlar, fakat o zalimler Allah Teâlâ’nın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Ömer Öngüt |
Muhakkak biliyoruz ki söyledikleri cidden seni incitiyor. Fakat hakikatte onlar seni yalanlamıyorlar, lâkin o zâlimler Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Sadık Türkmen |
Pekala biliyoruz ki, elbette onların dedikleri seni üzüyor. Onlar, gerçekte seni yalanlamıyorlar, aksine o zalimler bilerek Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar. |
Seyyid Kutub |
Onların sözlerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar. |
Suat Yıldırım |
Ey Resulüm! Onların söylediklerinin seni üzeceğini elbette pek iyi biliyoruz. Doğrusu onlar seni yalancı saymıyorlar; fakat o zalimler, bile bile Allah’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Süleyman Ateş |
Biliyoruz, onların dedikleri seni üzüyor, gerçekte onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zâlimler bile bile Allâh’ın âyetlerini inkâr ediyorlar. |
Şaban Piriş |
Onların söylediklerinin seni üzdüğünü elbette biliyoruz. Fakat onlar seni yalanlamıyorlar, o zalimler, bile bile Allah’ın ayetlerini tanımazdan geliyorlar. |
Tefhim-ul Kur'an |
Kesin olarak biliyoruz ki, onların söyledikleri seni gerçekten üzüyor. Doğrusu onlar, seni yalanlamıyorlar, ancak zalimler, Allah’ın ayetlerini inkâr ediyorlar. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Söylediklerinin seni kederlendirdiğini çok iyi biliyoruz. Gerçek şu ki, onlar seni yalanlamıyorlar; o zalimler Allah’ın ayetlerine karşı direnmekteler. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
We know indeed the grief which their words do cause thee It is not thee they reject it is the signs of Allah, which the wicked contemn. |
قَدْ ḳad |
muhakkak | |
نَعْلَمُ neǎ’lemu |
biliyoruz | ع ل م |
إِنَّهُ innehu |
şüphesiz | |
لَيَحْزُنُكَ leyeHzunuke |
seni üzüyor | ح ز ن |
الَّذِي lleƶī |
şeyler | |
يَقُولُونَ yeḳūlūne |
onların dedikleri | ق و ل |
فَإِنَّهُمْ fe innehum |
gerçekte onlar | |
لَا lā |
||
يُكَذِّبُونَكَ yukeƶƶibūneke |
seni yalanlamıyorlar | ك ذ ب |
وَلَٰكِنَّ velākinne |
fakat | |
الظَّالِمِينَ Z-Zālimīne |
o zalimler | ظ ل م |
بِايَاتِ biāyāti |
ayetlerini | ا ي ي |
اللَّهِ llahi |
Allah’ın | |
يَجْحَدُونَ yecHadūne |
yalanlıyorlar | ج ح د |