يَخَافُونَ رَبَّهُمْ مِنْ فَوْقِهِمْ وَيَفْعَلُونَ مَا يُؤْمَرُونَ ۩

Yehafune rabbehüm min fevkıhim ve yef’alune ma yü’merun

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Her şeye gücü yeten Rablerinden korkarlar da emredileni yaparlar.

Abdullah Parlıyan

Hepsi üstlerine egemen olan Rablerinden korkarlar da, kendilerine emredileni hemen yaparlar.

Adem Uğur

Onlar, üstlerindeki Rablerinden korkarlar ve kendilerine ne emrolunursa onu yaparlar.

Ahmed Hulusi

Derûnlarından hükmeden Rablerinden korkarlar ve emrolunduklarını yaparlar.

Ahmet Varol

Üstlerinden (azap göndermeye gücü yeten) Allah’tan korkarlar ve emrolundukları şeyi yaparlar.

Ali Bulaç

Üstlerinden (her an bir azap göndermeye kadir olan) Rablerinden korkarlar ve emrolundukları şeyi yaparlar.

Ali Fikri Yavuz

Kendilerine hâkim olan Rablerinden korkarlar ve emrolundukları her şeyi (melekler) yaparlar.

Bayraktar Bayraklı

Onlar, kendi güçlerinin üstünde olan Rabblerinden korkarlar ve kendilerine ne emrolunursa onu yaparlar.

Bekir Sadak

Fevklerinde olan Rablerinden korkarlar ve emrolunduklari seyleri yaparlar.

Celal Yıldırım

Üstlerinde (yüce kudretiyle duran) Rablarından korkarlar da emrolunduklarını yerine getirirler.

Cemal Külünkoğlu

Onlar üzerlerinde (egemen) bulunan Rablerinin (azabından) sakınırlar ve kendilerine emredileni yaparlar.

Diyanet İşleri

Üzerlerinde hâkim ve üstün olan Rablerinden korkarlar ve emrolundukları şeyleri yaparlar.

Diyanet Vakfı

Onlar, üstlerindeki Rablerinden korkarlar ve kendilerine ne emrolunursa onu yaparlar.

Edip Yüksel

Kendilerinden çok yüce olan Rab’lerini sayarlar ve kendilerine emredileni uygularlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

Kendilerine hakim olan Rabblerinden korkarlar ve emrolundukları her şeyi yaparlar.

Fizil-al il Kuran

Çünkü onlar üstlerindeki Rabblerinden korkarlar ve kendilerine emredileni yaparlar.

Gültekin Onan

Üstlerinden (her an bir azab göndermeye kadir olan) rablerinden korkarlar ve buyrulduklarını yaparlar / yerine getirirler.

Harun Yıldırım

Onlar, üstlerindeki Rablerinden korkarlar ve kendilerine ne emrolunursa onu yaparlar.

Hasan Basri Çantay

(Evet) kendilerine her suretle kaahir ve haakim olan Rablerinden korkarak (dâima Ona inkiyad ederler. Melekler de) ne emr olunurlarsa onu yaparlar.

Hayrat Neşriyat

(İnsanların ve cinlerin bir kısmı hâriç, herşey) üzerlerinde (hâkim) olan Rablerinden korkarlar ve ne emrolunurlarsa yaparlar.

İbn-i Kesir

Üstlerinden, Rabblarından korkarlar ve emrolundukları şeyleri yaparlar.

İlyas Yorulmaz

Her şeyin üzerinde olan Rablerinden korkarak, emredildikleri şeyleri kayıtsız yaparlar.

İskender Ali Mihr

Onlar, onların üstlerindeki (emrinde oldukları) Rab’lerinden korkarlar. Ve emrolundukları şeyleri yaparlar.

Kadri Çelik

Onlar, üstlerindeki (kendilerine egemen olan) rablerinden korkarlar ve emredildikleri şeyi yaparlar.

Muhammed Esed

Üstlerinde (egemen) bulunan Rablerinden korkuyor ve kendilerine ne buyurmuşsa onu yapıyorlar.

Mustafa İslamoğlu

Üzerlerinde (egemen) olan Rablerinden korkarlar ve verilen komutları uygularlar.

Ömer Nasuhi Bilmen

Üzerlerinde hakîm olan Rablerinden korkarlar ve emrolundukları şeyleri yaparlar.

Ömer Öngüt

Üstlerinde olan Rablerinden korkarlar ve emredildikleri şeyleri yaparlar.

Sadık Türkmen

Üstlerindeki rablerinden korkarlar ve emrolundukları şeyi yaparlar.

Seyyid Kutub

Çünkü onlar üstlerindeki Rabblerinden korkarlar ve kendilerine emredileni yaparlar.

Suat Yıldırım

Üstlerindeki Rab’lerinden korkar ve kendilerine ne emredilirse onu yaparlar.

Süleyman Ateş

Üstlerindeki Rablerinden korkarlar ve emredildikleri şeyi yaparlar.

Şaban Piriş

Üstün olan Rab’lerinden korkarlar ve yalnızca kendilerine emredileni yaparlar.

Tefhim-ul Kur'an

Üstlerinden (her an bir azab göndermeğe kadir olan) Rablerinden korkarlar ve emrolundukları şeyi yaparlar.

Yaşar Nuri Öztürk

Üstlerinde egemen olan Rablerinden ürperirler ve emredildikleri şeyi yaparlar.

Yusuf Ali (İngilizce)

They all revere their Lord, high above them, and they do all that they are commanded.

KELİME KÖKLERİ
يَخَافُونَ
yeḣāfūne
korkarlar خ و ف
رَبَّهُمْ
rabbehum
Rablerinden ر ب ب
مِنْ
min
فَوْقِهِمْ
fevḳihim
üstlerindeki ف و ق
وَيَفْعَلُونَ
ve yef’ǎlūne
ve yaparlar ف ع ل
مَا
şeyi
يُؤْمَرُونَ
yu'merūne
emredildikleri ا م ر