إِنِّي أَنَا رَبُّكَ فَاخْلَعْ نَعْلَيْكَ ۖ إِنَّكَ بِالْوَادِ الْمُقَدَّسِ طُوًى
İnnı ene rabbüke fahla’ na’leyk inneke bil vadil mukaddesi tuva
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Şüphe yok ki benim senin Rabbin, çıkar ayakkabılarını, kutlu vâdîdesin, Tuvâ’dasın sen. |
Abdullah Parlıyan |
"Muhakkak ki ben, evet ben senin Rabbinim! Öyleyse artık pabuçlarını çıkar, çünkü sen, kutsal vadi Tuvâ’dasın. |
Adem Uğur |
Muhakkak ki ben, evet ben senin Rabbinim! Hemen pabuçlarını çıkar! Çünkü sen kutsal vâdi Tuvâ’dasın! |
Ahmed Hulusi |
"Kesinlikle ben, ben Rabbinim! Hemen iki nalınını (beden ve bilinç bağlarını terk et; şuur olarak kal) çıkar; gerçekten sen mukaddes vadin Tuva’dasın!" |
Ahmet Varol |
’Ben, şüphesiz senin Rabbinim. Ayakkabılarını çıkar. Sen kutsal vadi olan Tuva’dasın. |
Ali Bulaç |
"Gerçekten Ben, Ben senin Rabbinim. Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın." |
Ali Fikri Yavuz |
Haberin olsun ben, senin Rabbinim. Hemen ayakkablarını çıkar; çünkü sen, mukaddes vadi olan Tuva’dasın." |
Bayraktar Bayraklı |
"Benim, Ben! Senin Rabbin! Şimdi ayakkabılarını çıkar! Çünkü sen iki kez kutsal kılınmış vadidesin! |
Bekir Sadak |
«Ben suphesiz senin Rabbinim; ayagindakileri cikar; cunku sen, kutsal bir vadi olan Tuva’dasin.» |
Celal Yıldırım |
(11-12) Musâ ateşe varınca, «Ey Musâ !» diye seslenildi «Şüphesiz ki ben senin Rabbinim; ayakkaplarını çıkar, çünkü sen gerçekten kutsal vadi Tûr’da bulunuyorsun. |
Cemal Külünkoğlu |
(11-12) Musa ateşin yanına varınca, ona (şöyle) seslenildi “Ey Musa! Şüphe yok ki, ben senin Rabbinim. Hemen ayakkabılarını çıkar. Çünkü sen mukaddes vadi Tuva`dasın.” |
Diyanet İşleri |
"Şüphe yok ki, ben senin Rabbinim. Hemen ayakkabılarını çıkar. Çünkü sen mukaddes vadi Tuvâ’dasın." |
Diyanet Vakfı |
Muhakkak ki ben, evet ben senin Rabbinim! Hemen pabuçlarını çıkar! Çünkü sen kutsal vâdi Tuvâ’dasın! |
Edip Yüksel |
"Ben, evet Ben senin Efendinim. Sandaletlerini çıkar. Çünkü sen kutsal vadide, Tuva’dasın." |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Ben şüphesiz senin Rabbinim. Hemen ayakkabılarını çıkar, çünkü sen kutsal bir vadi olan Tuvâ’dasın. |
Fizil-al il Kuran |
Hiç kuşkusuz ben senin Rabbi’nim. Pabuçlarını çıkar. Çünkü sen kutsal Tuva vadisindesin. |
Gültekin Onan |
"Gerçekten ben, ben senin rabbinim. Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın." |
Harun Yıldırım |
Muhakkak ki ben, evet ben senin Rabbinim! Hemen pabuçlarını çıkar! Çünkü sen kutsal vâdi Tuvâ’dasın! |
Hasan Basri Çantay |
Şübhesiz ben im ben senin Rabbin. Haydi pabuşlarını çıkar. Çünkü sen mukaddes vâdîde, «Tuvaa» dasın. |
Hayrat Neşriyat |
`Muhakkak ki ben, senin Rabbinim; haydi pabuçlarını çıkar! Çünki sen, mukaddes vâdi Tuvâdasın!` |
İbn-i Kesir |
Şüphesiz ki senin Rabbın Benim, Ben. Pabuçlarını çıkar. Zira sen mukaddes vadide, Tuva’dasın. |
İlyas Yorulmaz |
"Ben senin Rabbin’im. Ayakkabılarını çıkar. Çünkü sen mukaddes vadi, Tuva dasın. " |
İskender Ali Mihr |
Muhakkak ki Ben, Ben senin Rabbinim. Şimdi pabuçlarını çıkar. Şüphesiz sen, mukaddes vadi Tuva’dasın. |
Kadri Çelik |
"Gerçekten ben, (evet sadece) ben senin Rabbinim. Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın." |
Muhammed Esed |
"Benim, Ben! Senin Rabbin! Öyleyse artık pabuçlarını çıkar! Ve bil ki, sen iki kez kutlu kılınmış vadidesin. |
Mustafa İslamoğlu |
"Benim, Ben! Senin Rabbin! Şimdi ayakkabılarını çıkar! Çünkü sen iki kez kutsal kılınmış vadidesin! |
Ömer Nasuhi Bilmen |
«Şüphe yok Ben’im. Ben senin Rabbinim. İmdi papuçlarını çıkar. Muhakkak ki, sen mübarek bir vadide, Tûvâ’dasın.» |
Ömer Öngüt |
"Ben senin Rabbinim. Ayağındakileri çıkar. Zira sen mukaddes vâdide, Tuvâ’dasın. " |
Sadık Türkmen |
"şüphesiz ben, Ben senin Rabbinim! Ayakkabılarını çıkar, çünkü sen mukaddes vadide Tuvâ’dasın. |
Seyyid Kutub |
Hiç kuşkusuz ben senin Rabbi’nim. Pabuçlarını çıkar. Çünkü sen kutsal Tuva vadisindesin. |
Suat Yıldırım |
"Haberin olsun Senin Rabbin Benim!" denildi. "Çıkar pabuçlarını hemen! Çünkü kutsal vâdidesin sen! (Evet evet) Tûvâ’dasın sen!" |
Süleyman Ateş |
"Ben, (evet) ben senin Rabbinim! Pabuçlarını çıkar. Çünkü sen, kutsal vâdide, Tuvâ’dasın." |
Şaban Piriş |
Ben, senin Rabbinim! Ayakkabılarını çıkar. Sen mukaddes Tûvâ vadisindesin. |
Tefhim-ul Kur'an |
«Gerçekten Ben, Ben senin Rabbinim. Ayakkabılarını çıkar; çünkü sen, kutsal vadi olan Tuva’dasın.» |
Yaşar Nuri Öztürk |
"Benim ben, senin Rabbin! Hadi, pabuçlarını çıkar; sen kutsal vadide, Tuva’dasın." |
Yusuf Ali (İngilizce) |
"Verily I am thy Lord! therefore (in My presence) put off thy shoes thou art in the sacred valley Tuwa. |