وَمَا كَانَ قَوْلَهُمْ إِلَّا أَنْ قَالُوا رَبَّنَا اغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَإِسْرَافَنَا فِي أَمْرِنَا وَثَبِّتْ أَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَ

Ve ma kane kavlehüm illa en kalu rabbenağfir lena zünubena ve israfena fı emrina ve sevvit akdamena vensurna alel kavmil kafirın

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

Sözleri ancak şuydu Rabbimiz, yarlıga suçlarımızı, bağışla işlerimizde taşkınlık göstermemizi ve diret ayaklarımızı, yardım et bize kâfir kavme karşı.

Abdullah Parlıyan

"Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıkları bağışla, ayaklarımızı yolunda ve savaşta sağlamlaştır, senden gelen gerçekleri örtbas edenlere karşı bize yardım et."

Adem Uğur

Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı (yolunda) sabit kıl; kâfirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl!

Ahmed Hulusi

Onların söyledikleri şu idi "Rabbimiz suçlarımızı ve yaptıklarımızdaki aşırılığı bağışla; bize metanet ve sebat ver; hakikati inkâr edenlere karşı bize yardım et, zafer ver."

Ahmet Varol

’Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı sağlam tut ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et!’ demek olmuştur.

Ali Bulaç

Onların söyledikleri "Rabbimiz, günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı (bastıkları yerde) sağlamlaştır ve bize kafirler topluluğuna karşı yardım et" demelerinden başka bir şey değildi.

Ali Fikri Yavuz

O âlimlerin sözü sadece şuydu "- Ey Rabbimiz! Bize günahlarımızı ve işlerimizde yaptığımız taşkınlıklarımızı bağışla. Savaşta ayaklarımızı diret ve kâfirler topluluğuna karşı bize zafer ver."

Bayraktar Bayraklı

“Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla; ayaklarımızı sabit kıl; kâfirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl!”

Bekir Sadak

Dedikleri ancak su idi «Rabbimiz! Gunahlarimizi, isimizdeki asiriliklarimizi bize bagisla, sebatimizi arttir, inkarci topluluga karsi bize yardim et".

Celal Yıldırım

(Evet) onların (bu durumda da) sözleri şu oldu «Ey Rabbimiz ! Günahlarımızı, işlerimizdeki aşırılıklarımızı affedip bağışla ; (hak yolunda) ayaklarımızı sabit kıl; kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.

Cemal Külünkoğlu

Onların (böyle zamanlardaki) tek söyledikleri şuydu “Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işlerimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla! Adımlarımızı sağlamlaştır ve inkârcılara karşı bize yardım et!”

Diyanet İşleri

Onların sözleri ancak, "Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sağlam tut. Kâfir topluma karşı bize yardım et" demekten ibaretti.

Diyanet Vakfı

Onların sözleri, sadece şöyle demekten ibaretti Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla; ayaklarımızı (yolunda) sabit kıl; kâfirler topluluğuna karşı bizi muzaffer kıl!

Edip Yüksel

Sözleri yalnızca şuydu "Efendimiz, günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı sağlam tut ve inkârcı topluluğa karşı bize zafer ver."

Elmalılı Hamdi Yazır

Onların sözleri ancak «Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işlerimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı diret, kâfirler güruhuna karşı da bize yardım et!» demekten ibaretti.

Fizil-al il Kuran

Onlar sadece «Ey Rabbimiz, günahlarımızı ve davranışlarımızdaki aşırılıklarımızı affeyle, ayaklarımızı kaydırma ve kâfirler karşısında bize yardım et» demişlerdir.

Gültekin Onan

Onların söyledikleri "Rabbimiz, günahlarımızı ve buyruğumuzdaki / buyrultumuzdaki aşırılıklarımızı / ihmalimizi bağışla, ayaklarımızı (bastıkları yerde) sağlamlaştır ve bize kafirler kavmine karşı yardım et" demelerinden başka bir şey değildi.

Harun Yıldırım

Onların sözü "Rabbimiz, bizim günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı sabit kıl ve kafirler toplumuna karşı bize yardım et!" demelerinden başka bir şey olmadı!

Hasan Basri Çantay

İşte onların sözü «Ey Rabbimiz, bizim günâhlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı yarlığa. (Muharebede) ayaklarımızı iyice diret. Kâfirler güruhuna karşı bize yardım et» demelerinden başka bir şey değildi.

Hayrat Neşriyat

Bunun üzerine (onların) `Rabbimiz! Bizim için günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla, ayaklarımızı sâbit kıl ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım eyle!` demelerinden başka bir sözleri olmadı.

İbn-i Kesir

Sadece Ey Rabbımız, günahlarımızı ve işimizdeki israfımızı bize bağışla, sebatımızı artır; kafirler güruhuna karşı bize yardım et, diyorlardı.

İlyas Yorulmaz

Ancak onların sözü her defasında "Rabbimiz bize günahlarımızı bağışla, işlerimizdeki taşkınlıklarımızı affet, ayaklarımızı sabitle ve inkârcı topluluklara karşı bize yardım et" demeleri olmuştur.

İskender Ali Mihr

Ve onların sözleri "Rabbimiz, bizim günahlarımızı mağfiret et ve işimizdeki israfımızı (aşırılığımızı) bağışla. Ve, ayaklarımızı sabit tut ve kâfirler kavmine karşı bize yardım et." demekten başka birşey olmadı.

Kadri Çelik

Dedikleri ancak şu idi "Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bize bağışla, ayaklarımızı sabit kıl ve kâfirlere karşı bize yardım et."

Muhammed Esed

Onların tek söyledikleri şuydu "Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıkları bağışla! Adımlarımızı sağlamlaştır ve hakikati inkar edenlere karşı bize yardım et!"

Mustafa İslamoğlu

Onların söylediği yalnızca şuydu "Rabbimiz! Günahlarımızı ve haddi aşan tavırlarımızı bağışla! Bizi sabit kadem kıl ve kafir topluma karşı bize yardım et!"

Ömer Nasuhi Bilmen

Ve onların sözleri başka değil, şöyle demekten ibaretti «Ey Rabbimiz! Bizim için günahlarımızı ve işlerimizdeki israflarımızı mağfiret buyur ve ayaklarımızı sabit kıl ve bizlere kâfirler gürûhu üzerine nusret ver.»

Ömer Öngüt

Onların sözleri sadece şöyle demekten ibaretti "Ey Rabbimiz! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı bağışla. Ayaklarımızı sabit kıl, kâfirler gürûhuna karşı bize yardım et. "

Sadık Türkmen

Onların sözleri ancak; "Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sağlam tut. Kâfir topluma karşı bize yardım et" demekten ibaretti.

Seyyid Kutub

Onlar sadece «Ey Rabbimiz, günahlarımızı ve davranışlarımızdaki aşırılıklarımızı affeyle, ayaklarımızı kaydırma ve kâfirler karşısında bize yardım et» demişlerdir.

Suat Yıldırım

Evet onların bu durumda dedikleri sadece şu oldu "Ey bizim kerîm Rabbimiz, günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılıklarımızı affet! Ayaklarımızı hak yolda sabit kıl ve kâfirler gürûhuna karşı bize yardım eyle!"

Süleyman Ateş

Sadece şöyle diyorlardı "Rabbimiz, bizim günâhlarımızı ve işimizde taşkınlığımızı bağışla, ayaklarımızı (yolunda) sağlam tut, kâfir topluma karşı bize yardım eyle!"

Şaban Piriş

Onların sözü -Rabbimiz, günahlarımızı ve işlerimizdeki aşırılığımızı bağışla ayaklarımızı sabit kıl, kafir topluma karşı bize yardım et! demekten başka bir şey değildi.

Tefhim-ul Kur'an

Onların söyledikleri «Rabbimiz, günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı (bastıkları yerde) sağlamlaştır ve bize kâfirler topluluğuna karşı yardım et.» demelerinden başka bir şey değildi.

Yaşar Nuri Öztürk

Sözleri yalnız şu olmuştur "Ey Rabbimiz! Bağışla bizim günahlarımızı, affet işlerimizdeki taşkınlığımızı, sağlam bastır ayaklarımızı ve yardım et bize küfre sapan topluma karşı!"

Yusuf Ali (İngilizce)

All that they said was "Our Lord! Forgive us our sins and anything We may have done that transgressed our duty Establish our feet firmly, and help us against those that resist Faith."

KELİME KÖKLERİ
وَمَا
ve mā
ve değildi
كَانَ
kāne
ك و ن
قَوْلَهُمْ
ḳavlehum
sözleri ق و ل
إِلَّا
illā
başka
أَنْ
en
قَالُوا
ḳālū
demelerinden ق و ل
رَبَّنَا
rabbenā
Rabbimiz ر ب ب
اغْفِرْ
ğfir
bağışla غ ف ر
لَنَا
lenā
bizim
ذُنُوبَنَا
ƶunūbenā
günahlarımızı ذ ن ب
وَإِسْرَافَنَا
ve isrāfenā
ve taşkınlığımızı س ر ف
فِي
أَمْرِنَا
emrinā
işimizde ا م ر
وَثَبِّتْ
ve ṧebbit
ve sağlam tut ث ب ت
أَقْدَامَنَا
eḳdāmenā
ayaklarımızı ق د م
وَانْصُرْنَا
venSurnā
bize yardım eyle ن ص ر
عَلَى
ǎlā
karşı
الْقَوْمِ
l-ḳavmi
toplumuna ق و م
الْكَافِرِينَ
l-kāfirīne
kafirler ك ف ر