İbn-i Kesir 

1. Göklerde ne var, yerde ne varsa; hepsi Melik, Kuddüs, Aziz, Hakim’i tesbih eder.

2. Ümmiler arasından, kendilerine O’nun ayetlerini okuyan, onları temizleyen ve onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderen O’dur. Halbuki onlar; daha önceleri gerçekten apaçık bir sapıklık içindeydiler.

3. Onlardan başkalarına da. Ki henüz onlara katılmamışlardır. Ve O; Aziz’ dir, Hakim’dir.

4. Bu, Allah’ın lutfudur. Onu dilediğine verir. Ve Allah; büyük lutuf sahibidir.

5. Kendilerine Tevrat yükletildiği halde onu taşıyamayanların misali; koca koca kitablar taşıyan eşeğin misalidir. Allah’ın ayetlerini yalanlamış olan kavmin durumu ne de kötüdür. Ve Allah; zalimler güruhunu hidayete erdirmez.

6. De ki Ey yahudiler; bütün insanları bir yana bırakarak yalnız kendinizin mi Allah’ın dostları olduğunu iddia ediyorsunuz? Öyleyse bunda samimi iseniz ölümü temenni edin.

7. Yaptıklarından dolayı ölümü katiyyen temenni edemezler. Allah; zalimleri bilendir.

8. De ki Gerçekten sizin kaçıp durduğunuz ölüme muhakkak yakalanacaksınız. Sonra da görüleni ve görülmeyeni bilene döndürüleceksiniz. O; size neler yaptığınızı haber verecektir.

9. Ey iman edenler; cum’a günü namaz için çağrıldığınız vakit, hemen Allah’ ın zikrine koşun ve alış-verişi bırakın. Bilirseniz bu, sizin için daha hayırlıdır.

10. Namaz bitince; yeryüzüne dağılın. Ve Allah’ın lutfundan isteyin. Allah’ı çok zikredin ki felaha eresiniz.

11. Onlar bir tidaret veya bir oyun gördükleri zaman; seni ayakta bırakarak oraya yöneldiler. De ki Allah’ın katında olan; oyun ve ticaretten daha hayırlıdır. Ve Allah; rızık verenlerin en hayırlısıdır.