إِنَّ الْمُتَّقِينَ فِي ظِلَالٍ وَعُيُونٍ
İnnelmuttekıyne fiy zılalin ve ’uyunin.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Şüphe yok ki çekinenler, gölgeliklerdedir ve pınar başlarında, |
Abdullah Parlıyan |
Yollarını Allah’ın kitabıyla bulanlar, gölgeliklerde ve pınar başlarındadırlar. |
Adem Uğur |
Şüphesiz (o gün) takvâ sahipleri, gölgeliklerde ve pınar başlarında, |
Ahmed Hulusi |
Muhakkak ki müttekîler (korunmuşlar), gölgelerin ve kaynakların içindedirler. |
Ahmet Varol |
Şüphesiz takva sahipleri gölgelerde ve pınar başlarındadırlar. |
Ali Bulaç |
Şüphesiz muttaki olanlar, gölgeliklerde ve pınar-başlarındadır; |
Ali Fikri Yavuz |
Doğrusu takva sahibleri, gölgelerle kaynaklarda; |
Bayraktar Bayraklı |
(41-42) Şüphesiz o gün, takvâ sahipleri, gölgelerde ve pınar başlarında, canlarının çektiğinden çeşit çeşit meyveler arasında olacaklardır. |
Bekir Sadak |
Allah’a karsi gelmekten sakinmis olanlar, elbette golgeliklerde ve pinar baslarindadirlar. |
Celal Yıldırım |
Şüphesiz ki muttakîler (Allah’tan saygı ile korkup hile, yalan ve düzenbazlıktan sakınanlar) gölgelikte pınarlar başında, canlarının çektiği meyveler arasındadırlar. |
Cemal Külünkoğlu |
(41-42) Allah`a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayanlar, (serin) gölgeler altında ve pınarlar arasında hem de canlarının istediği meyveler içindedirler. |
Diyanet İşleri |
Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, gölgeler içinde ve pınar başlarındadırlar. |
Diyanet Vakfı |
(41-42) Şüphesiz (o gün) takvâ sahipleri, gölgeliklerde ve pınar başlarında, canlarının çektiğinden çeşit çeşit meyveler arasında olacaklardır. |
Edip Yüksel |
Erdemliler gölgeliklerde ve pınarlar arasında… |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Kuşkusuz takva sahipleri gölgeler altında ve pınar başlarındadır. |
Fizil-al il Kuran |
Kötülüklerden sakınanlara gelince anlar ağaç gölgeleri altında ve pınar başlarındadırlar. |
Gültekin Onan |
Şüphesiz muttaki olanlar, gölgeliklerde ve pınar başlarındadır. |
Harun Yıldırım |
Şüphesiz muttakiler, gölgelerde ve pınar başlarındadır. |
Hasan Basri Çantay |
(41-42) Hakıykat, takva saahibleri gölgeler, pınarlar ve canları ne isterse onlardan bir çok meyveler içindedirler. |
Hayrat Neşriyat |
(41-42) Şübhesiz ki takvâ sâhibleri (ise, o gün) gölgelerde ve pınar başlarında, canlarının çekmekte olduğu meyveler arasındadırlar. |
İbn-i Kesir |
Muhakkak ki muttakiler, gölgeliklerde ve pınarlardadırlar. |
İlyas Yorulmaz |
Allah dan korunanlar ise, gölgelerin içinde ve pınarların başlarındadır. |
İskender Ali Mihr |
Muhakkak ki takva sahipleri gölgelerde ve pınarbaşlarındadır. |
Kadri Çelik |
Şüphesiz takva sahipleri olanlar, gölgeliklerde ve pınar başlarındadırlar. |
Muhammed Esed |
(Ama,) Allah’a karşı sorumluluk bilinci taşıyanlar, (serin) gölgeler altında ve pınarlar arasında oturacaklar, |
Mustafa İslamoğlu |
Şüphe yok ki muttakiler (huzur veren) gölgeler altında ve (ebedi saadetin) kaynağında bulunacaklar; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Şüphe yok ki, muttakîler ise gölgelerde ve çeşmelerdedirler. |
Ömer Öngüt |
Muttakiler ise gölgeler altında ve pınar başlarındadırlar. |
Sadık Türkmen |
Takvaya sarılanlar gölgeler altında, su kaynaklarındadır. |
Seyyid Kutub |
Kötülüklerden sakınanlara gelince anlar ağaç gölgeleri altında ve pınar başlarındadırlar. |
Suat Yıldırım |
Allah’a karşı gelmekten sakınanlar ise o gün gölgeliklerde, pınar başlarındadırlar. |
Süleyman Ateş |
Korunanlar ise gölgeler altında, çeşme başındadırlar. |
Şaban Piriş |
Allah’tan sakınanlar ise gölgeler ve pınar başlarındadır. |
Tefhim-ul Kur'an |
Şüphesiz muttaki olanlar, gölgeliklerde ve pınar başlarındadırlar; |
Yaşar Nuri Öztürk |
Takvaya sarılanlar gölgeler altında, su kaynaklarındadır. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
As to the Righteous, they shall be amidst (cool) shades and springs (of water). |