تَعْرِفُ فِي وُجُوهِهِمْ نَضْرَةَ النَّعِيمِ
Ta’rifu fiy vucuhihim nadretenna’ıymi.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Tanırsın onları, yüzlerinde cennetin parlaklığı var. |
Abdullah Parlıyan |
Onların yüzlerinde nimetin ve mutluluğun sevincini görürsün. |
Adem Uğur |
Onların yüzünde nimetlerin sevincini görürsün. |
Ahmed Hulusi |
Yüzlerinde, o nimetlerin parıltısını tanırsın. |
Ahmet Varol |
Nimetlerin parıltısını yüzlerinde görürsün. |
Ali Bulaç |
Nimetin parıltılı-sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın. |
Ali Fikri Yavuz |
Öyle ki, nimetlenmelerinin zevkini yüzlerinden tanırsın. |
Bayraktar Bayraklı |
Onların yüzlerinde nimetin mutluluğunu hissedersin. |
Bekir Sadak |
Onlari, yuzlerindeki nimet piriltisindan tanirsin. |
Celal Yıldırım |
Yüzlerinde nimetin içinde bulunmanın pırıltısını tanırsın. |
Cemal Külünkoğlu |
Onların yüzlerinde, nimetlerin sevincini görürsün. |
Diyanet İşleri |
Onların yüzlerinde, nimetlerin sevincini görürsün. |
Diyanet Vakfı |
Onların yüzünde nimetlerin sevincini görürsün. |
Edip Yüksel |
Yüzlerinden nimetlerin sevinç ve parıltısını okursun. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Yüzlerinde nimet ve mutluluğun sevincini görürsün. |
Fizil-al il Kuran |
Yüzlerinde cennetin aydınlığını görürsün. |
Gültekin Onan |
Nimetin parıltılı sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın. |
Harun Yıldırım |
O nimetlerin mutluluğunu onların yüzlerinde tanırsın. |
Hasan Basri Çantay |
Öyle ki sen o ni’metin (herdem taze) güzelliğini yüzlerinde (görünce) tanırsın. |
Hayrat Neşriyat |
Yüzlerinde, ni`metlenmiş olmanın (sevinç ve) parıltısını tanırsın! |
İbn-i Kesir |
Sen, o nimetin güzelliğini yüzlerinden tanırsın. |
İlyas Yorulmaz |
Onları yüzlerinin parlaklığından tanırsın. |
İskender Ali Mihr |
Sen, ni’metin pırıltısını (sevincini), onların yüzlerinde görüp anlarsın. |
Kadri Çelik |
Nimetin parıltılı sevincini sen onların yüzlerinde görüp anlarsın. |
Muhammed Esed |
ve yüzlerinde kutsanmışlığın parıltısını göreceksin. |
Mustafa İslamoğlu |
yüzlerinde sonsuz mutluluğun tarifsiz parıltısını göreceksin. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Onların yüzlerinde o nîmetin güzelliğini görüp anlarsın. |
Ömer Öngüt |
Yüzlerinde nimetin ve mutluluğun sevincini görürsün. |
Sadık Türkmen |
Yüzlerinde nimetin/mutluluğun parıltısını tanırsın! |
Seyyid Kutub |
Yüzlerinde cennetin aydınlığını görürsün. |
Suat Yıldırım |
Sen onlara bakınca yüzlerinde, cennet nimetlerinin verdiği sevinci okursun. |
Süleyman Ateş |
Yüzlerinde ni’metin sevinç ve parıltısını sezersin. |
Şaban Piriş |
Onları, yüzlerindeki nimet parıltısından tanırsın. |
Tefhim-ul Kur'an |
Nimetin parıltılı sevincini sen onların yüzlerinde tanıyıverirsin. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Yüzlerinde nimetin sevinç parıltısını izlersin. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
Thou wilt recognise in their faces the beaming brightness of Bliss. |