ع ك ف kökü Kur'an'da 9 defa geçmektedir.

AYETLER

A'RAF
7:138

يَعْكُفُونَ

yeǎ’kufūne

tapan

İsrailoğulları’nı denizden geçirdik. Putları önünde bel büküp eğilmekte olan bir topluluğa rastladılar. Musa’ya dediler ki "Ey Musa, onların ilahları (var; onlarınki) gibi, sen de bize bir ilah yap." O "Siz gerçekten cahillik etmekte olan bir kavimsiniz" dedi.

TA-HA
20:91

عَاكِفِينَ

ǎākifīne

tapmaktan

Demişlerdi ki "Musa bize geri gelinceye kadar ona (buzağıya) karşı bel büküp önünde eğilmekten kesinlikle ayrılmayacağız."

TA-HA
20:97

عَاكِفًا

ǎākifen

taptığın

Dedi ki "Haydi çekip git, artık senin hayatta (hakettiğin ceza "Bana dokunulmasın") deyip yerinmendir." Ve şüphesiz senin için kendisinden asla kaçınamayacağın (azap dolu) bir buluşma zamanı vardır. Üstüne kapanıp bel bükerek önünde eğildiğin ilahına bir bak; biz onu mutlaka yakacağız, sonra darmadağın edip denizde savuracağız."

ŞU'ARA
26:71

عَاكِفِينَ

ǎākifīne

ibadete

Demişlerdi ki "Putlara tapıyoruz, bunun için sürekli onların önünde bel büküp eğiliyoruz."

ENBIYA
21:52

عَاكِفُونَ

ǎākifūne

taptığınız

Hani babasına ve kavmine demişti ki "Sizin, karşılarında bel büküp eğilmekte olduğunuz bu temsili heykeller nedir?

HAC
22:25

الْعَاكِفُ

l-ǎākifu

yerli olan

Gerçek şu ki, inkar edip Allah yolundan ve yerlilerle dışarıdan gelenler için eşit olarak (haram ve kıble) kıldığımız Mescid-i Haram’dan alıkoyanlara, orada zulmederek adaletten ayrılanlara acı bir azap taddırırız.

BAKARA
2:125

وَالْعَاكِفِينَ

vel’ǎākifīne

ibadete kapananlar

Hani Evi (Ka’be’yi) insanlar için bir toplanma ve güvenlik yeri kılmıştık. "İbrahim’in makamını namaz yeri edinin", İbrahim ve İsmail’e de, "Evimi, tavaf edenler, itikafa çekilenler ve rüku ve secde edenler için temizleyin" diye ahid verdik.

BAKARA
2:187

عَاكِفُونَ

ǎākifūne

ibadete çekilmiş iken

Oruç gecesinde kadınlarınıza yaklaşmak size helal kılındı. Onlar, sizin örtüleriniz, siz de onlara örtüsünüz. Allah, gerçekten sizin, nefislerinize ihanet etmekte olduğunuzu bildi, tevbenizi kabul etti ve sizi bağışladı. Artık onlara yaklaşın ve Allah’ın sizin için yazdıklarını dileyin. Fecir vakti, sizce beyaz iplik siyah iplikten ayırt edilinceye kadar yiyin, için, sonra geceye kadar orucu tamamlayın. Mescidlerde itikafta olduğunuz zamanlarda onlara (kadınlarınıza) yaklaşmayın. Bunlar, Allah’ın sınırlarıdır, (sakın) onlara yanaşmayın. İşte Allah, insanlara ayetlerini böylece açıklar; umulur ki sakınırlar.

FETIH
48:25

مَعْكُوفًا

meǎ’kūfen

bekletilen

Ki onlar, inkar ettiler, sizi Mescid-i Haram’dan ve durdurulmakta (bekletilmekte) olan hediyeleri (kurbanları), yerlerine varmaktan alıkoydular. Eğer kendilerini bilmediğiniz mü’min erkekler ve mü’min kadınları, bilgisizlik dolayısıyla darmadağın edip de bu yüzden size ’dayanılmaz bir sıkıntı’ dokunmayacak olsaydı (o zaman durum farklı olurdu. Durumunun böyle olması,) Allah’ın dilediğini rahmetine sokması içindir. Eğer (karışık yaşayan mü’minler), seçilip ayrılmış olsalardı, muhakkak içlerinden inkar edenleri acı bir azap ile azaplandırırdık.