وَتَذَرُونَ مَا خَلَقَ لَكُمْ رَبُّكُمْ مِنْ أَزْوَاجِكُمْ ۚ بَلْ أَنْتُمْ قَوْمٌ عَادُونَ
Ve tezerune ma haleka leküm rabbüküm min ezvaciküm bel entüm kavmün adun
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor musunuz? Hayır, siz, haddi aşmış bir topluluksunuz. |
Abdullah Parlıyan |
Hem de Rabbinizin sizin için yarattığı eşleri bırakarak. Yoo, siz her türlü ölçüyü aşan bir toplumsunuz." |
Adem Uğur |
Rabbinizin sizler için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, insanlar içinden erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz sınırı aşmış (sapık) bir kavimsiniz! |
Ahmed Hulusi |
"Rabbinizin sizin için yarattığı kadınları bırakıyorsunuz! Hayır, siz sınırlarınızı aşan bir topluluksunuz!" |
Ahmet Varol |
Ve Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz. Doğrusu siz sınırı aşan bir kavimsiniz. |
Ali Bulaç |
"Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz." |
Ali Fikri Yavuz |
Ve Rabbinizin, sizin için helâl yarattığı zevcelerinizi bırakıyorsunuz? Doğrusu siz harama tecavüz eden bir kavimsiniz." |
Bayraktar Bayraklı |
(165-166) Allah`ın sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, erkeklerle mi cinsel ilişkiye giriyorsunuz? Doğrusu siz sapık bir toplumsunuz.” |
Bekir Sadak |
(161-16) 6 Kardesleri Lut, onlara «Allah’a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artik Allah’tan sakinin ve bana itaat edin. Buna karsi sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattigi esleri birakip da, insanlar arasinda, erkeklere mi yaklasiyorsunuz? Dogrusu siz azmis bir milletsiniz» dedi. |
Celal Yıldırım |
(165-166) Rabbınızın sizin için yarattığı eşleri bırakıyorsunuz da âlemler içinden (kala kala) erkeklere mi (şehvetle) gidiyorsunuz ?! Hayır, siz haddi aşan bir milletsiniz.» |
Cemal Külünkoğlu |
(165-166) “Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor da insanlar arasından erkeklere mi yanaşıyorsunuz? Siz gerçekten haddi aşan bir topluluksunuz.” |
Diyanet İşleri |
(165-166) "Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor da insanlar arasından erkeklere mi yanaşıyorsunuz? Siz gerçekten haddi aşan bir topluluksunuz." |
Diyanet Vakfı |
(165-166) Rabbinizin sizler için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, insanlar içinden erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz sınırı aşmış (sapık) bir kavimsiniz! |
Edip Yüksel |
"Efendinizin sizin için yarattığı eşlerinizi terkederek? Siz gerçekten haddi çok aşan bir toplumsunuz." |
Elmalılı Hamdi Yazır |
«Bırakıyorsunuz da sizler için yarattığı eşleri! Doğrusu siz insanlıktan çıkmış bir kavimsiniz!» |
Fizil-al il Kuran |
Buna karşılık Rabb’inizin sizin için eş olarak yarattığı kadınları bırakıyorsunuz? Sizler doğal sınırları çiğneyen, sapık bir toplumsunuz. |
Gültekin Onan |
"Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz." |
Harun Yıldırım |
Rabbinizin sizler için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, insanlar içinden erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Doğrusu siz sınırı aşmış (sapık) bir kavimsiniz! |
Hasan Basri Çantay |
(165-166) «Siz, Rabbinizin sizin için yaratdığı zevcelerinizi bırakıb da insanların içinden erkeklere mi gidiyorsunuz? Hayır, (siz halâlden harama) tecâvüz eden bir kavmsiniz». |
Hayrat Neşriyat |
(165-166) `Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da, el`âlemin (bütün insanların) içinden erkeklere mi gidiyorsunuz? Hayır! Siz haddi aşan bir kavimsiniz!` |
İbn-i Kesir |
Ve Rabbınızın sizin için yarattığı eşleri bırakıyor musunuz? Hayır, siz azmış bir kavimsiniz. |
İlyas Yorulmaz |
"Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır siz, gerçekten yoldan çıkmış bir topluluksunuz" dedi. |
İskender Ali Mihr |
Ve Rabbinizin sizin için yarattığı zevcelerinizi (eşleriniz olan kadınlarınızı) bırakıyorsunuz. Hayır, siz azgın (haddi aşan) bir kavimsiniz. |
Kadri Çelik |
"Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakır mısınız? Hayır, siz haddini aşan azgın bir topluluksunuz." |
Muhammed Esed |
Hem de, Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizden uzaklaşarak? Yoo, siz her türlü ölçüyü aşan azgın bir toplumsunuz!" |
Mustafa İslamoğlu |
Bu şekilde, Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bir yana bırakıyorsunuz? Yoo, siz basbayağı sınırları çiğneyen bir toplumsunuz!" |
Ömer Nasuhi Bilmen |
«Ve Rabbinizin sizin için yarattığı zevcelerinizi bırakıyorsunuz da. Hayır, siz haddi tecavüz eden bir kavimsiniz.» |
Ömer Öngüt |
Ve Rabbinizin sizler için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır! Doğrusu siz sınırı aşmış bir kavimsiniz. |
Sadık Türkmen |
Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz! Hayır siz haddi aşmış bir kavimsiniz." |
Seyyid Kutub |
Buna karşılık Rabb’inizin sizin için eş olarak yarattığı kadınları bırakıyorsunuz? Sizler doğal sınırları çiğneyen, sapık bir toplumsunuz. |
Suat Yıldırım |
(165-166) Neden siz bütün insanlardan sadece erkeklere şehvetle varıyorsunuz? Neden Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıp da bu işi yapıyorsunuz? Siz hakikaten iyice azmış bir toplumsunuz." |
Süleyman Ateş |
"Ve Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyorsunuz? Siz sınırı aşan bir kavimsiniz." |
Şaban Piriş |
Rabbinizin, sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıpta.. Gerçekten siz, azgın bir toplumsunuz. |
Tefhim-ul Kur'an |
«Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz.» |
Yaşar Nuri Öztürk |
Rabbinizin sizin için yarattığı eşlerinizi bırakıyor musunuz? Doğrusu siz haddi aşmış bir kavimsiniz." |
Yusuf Ali (İngilizce) |
"And leave those whom Allah has created for you to be your mates? Nay, ye are a people transgressing (all limits)!" |
وَتَذَرُونَ ve teƶerūne |
ve bırakıyor (musunuz?) | و ذ ر |
مَا mā |
şeyleri | |
خَلَقَ ḣaleḳa |
yarattığı | خ ل ق |
لَكُمْ lekum |
sizin için | |
رَبُّكُمْ rabbukum |
Rabbinizin | ر ب ب |
مِنْ min |
||
أَزْوَاجِكُمْ ezvācikum |
eşlerinizi | ز و ج |
بَلْ bel |
bilakis | |
أَنْتُمْ entum |
siz | |
قَوْمٌ ḳavmun |
bir kavimsiniz | ق و م |
عَادُونَ ǎādūne |
sınırı aşan | ع د و |