وَلَا تُطِعِ الْكَافِرِينَ وَالْمُنَافِقِينَ وَدَعْ أَذَاهُمْ وَتَوَكَّلْ عَلَى اللَّهِ ۚ وَكَفَىٰ بِاللَّهِ وَكِيلًا
Ve la tütııl kafirıne vel münafikıyne ve da’ ezahüm ve tevekkel alellah ve kefa billahi vekıla
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Ve itâat etme kâfirlerle münâfıklara ve eziyetlerine aldırış etme ve dayan Allah’a ve koruyucu olarak Allah, yeter. |
Abdullah Parlıyan |
Sakın münafık ve Allah’tan gelen gerçekleri örtbas eden kimselerin sözlerine ve değer verdiklerine uyma. İncitici sözlerine ve eziyetlerine aldırma. Yalnızca Allah’a güven. Hiç kimse Allah kadar güvene layık olamaz. |
Adem Uğur |
Kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Onların eziyetlerine aldırma. Allah’a güvenip dayan, vekîl ve destek olarak Allah yeter. |
Ahmed Hulusi |
Hakikat bilgisini inkâr edenlere de, münafıklara da uyma! Onların eziyetlerine aldırma! Allâh’a tevekkül et! Esmâ’sıyla hakikatin Allâh, Vekiyl olarak yeterlidir! |
Ahmet Varol |
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme. Onların eziyetlerine de aldırma. Allah’a güven. Vekil olarak Allah yeter. |
Ali Bulaç |
Kafirlere ve münafıklara itaat etme, eziyetlerine aldırma ve Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
Ali Fikri Yavuz |
Kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. (Şimdilik) eziyetlerine mukabelede bulunma, sabret ve Allah’a tevekkül et. Allah vekil olarak kâfidir. (Bu âyet-i kerimenin hükmü, kıtal âyeti ile nesh edilmiştir). |
Bayraktar Bayraklı |
Kâfirlere ve münâfıklara itaat etme! Onların eziyetlerine aldırma! Allah`a güven! Koruyucu olarak Allah yeter. |
Bekir Sadak |
Inkarcilara, ikiyuzlulere itaat etme; eziyetlerine aldirma; Allah’a guven, guvenilecek olarak Allah yeter. |
Celal Yıldırım |
Sakın kâfirlere ve münafıklara uyma ! Eziyetlerine aldırış etme. Allah’a güvenip dayan. Vekîl olarak Allah yeter. |
Cemal Külünkoğlu |
Kâfirlere ve münafıklara uyma! Onların eziyetlerine aldırma! Allah`a güven. Vekil olarak Allah yeter! |
Diyanet İşleri |
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme! Onların eziyetlerine aldırma ve Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
Diyanet Vakfı |
Kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Onların eziyetlerine aldırma. Allah’a güvenip dayan, vekîl ve destek olarak Allah yeter. |
Edip Yüksel |
İnkarcılara ve ikiyüzlülere uyma, eziyetlerine aldırma ve ALLAH’a güven; koruyucu olarak ALLAH yeter. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme, onların ezalarını bırak (aldırma) da Allah’a tevekkül et. Allah vekil olarak hepsine yeter. |
Fizil-al il Kuran |
Kafirlere ve münafıklara itaat etme. Onların eziyetlerine aldırma, Allah’a güven; koruyucu olarak Allah sana yeter. |
Gültekin Onan |
Kafirlere ve münafıklara itaat etme, eziyetlerine aldırma ve Tanrı’ya tevekkül et. Vekil olarak Tanrı yeter. |
Harun Yıldırım |
Kâfirlere ve münafıklara boyun eğme. Onların eziyetlerine aldırma. Allah’a güvenip dayan, vekîl ve destek olarak Allah yeter. |
Hasan Basri Çantay |
Kâfirlere de, münafıklara da itâât etme. Onların ezalarına (şimdilik) aldırış etme. Allaha güvenib dayan. Sıyânet edici olarak Allah yeter. |
Hayrat Neşriyat |
Kâfirlere ve münâfıklara ise itâat etme; ve onların eziyetlerini bırak (aldırma)! Allah`a tevekkül et! Çünki Allah, (sana) vekîl olarak yeter! |
İbn-i Kesir |
Kafirlere ve münafıklara uyma, onların eziyetlerine aldırma. Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
İlyas Yorulmaz |
İnkâr edenlere ve ikiyüzlülere itaat etme. Onların sana yaptıkları eziyetlere de aldırış etme ve yalnızca Allah’a güvenip dayan. Allah güvenip dayanmak için yeter. |
İskender Ali Mihr |
Ve kâfirlere ve münafıklara itaat etme ve (onların) eziyetlerine aldırma ve Allah’a tevekkül et. Ve Allah, vekil olarak (sana) yeter. |
Kadri Çelik |
Küfre sapanlara ve münafıklara itaat etme, eziyetlerine de aldırma ve Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
Muhammed Esed |
hakikati inkar edenler ve ikiyüzlüler(in değerlerin)e uyma ve onların incitici sözlerine aldırma! (Yalnız) Allah’a güven! Hiç kimse Allah kadar güven verici olamaz. |
Mustafa İslamoğlu |
Asla inkarcılara ve ikiyüzlülere uyma ve onlara incitici sözler söyleme/onların incitici sözlerine aldırma; ve yalnız Allah`a güven zira koruyucu otorite olarak Allah yeter. |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Ve kâfirlere ve münafıklara itaat etme ve onların ezalarını bırak ve Allah’a tevekkülde bulun ve Allah (seni) muhafaza edici olmaya kâfidir. |
Ömer Öngüt |
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme, onların eziyetlerine aldırma. Allah’a tevekkül et! Vekil olarak Allah yeter! |
Sadık Türkmen |
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme! Onların eziyetlerine aldırma ve Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
Seyyid Kutub |
Kafirlere ve münafıklara itaat etme. Onların eziyetlerine aldırma, Allah’a güven; koruyucu olarak Allah sana yeter. |
Suat Yıldırım |
Sakın kâfirlere, münafıklara itaat etme, onların verdikleri sıkıntılara şimdilik aldırma ve yalnız Allah’a dayan. Koruyucu olarak Allah yeter. |
Süleyman Ateş |
Kâfirlere ve münâfıklara itâ’at etme. Onların eziyetlerine aldırma, Allah’a dayan; vekil (koruyucu) olarak Allâh yeter. |
Şaban Piriş |
Kafirlere ve münafıklara itaat etme! Eziyetlerine aldırma. Allah’a dayan! Vekil olarak Allah yeter. |
Tefhim-ul Kur'an |
Kâfirlere ve münafıklara itaat etme, eziyetlerine de aldırma ve Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
Yaşar Nuri Öztürk |
İnkârcılara, ikiyüzlülere itaat etme, onların ezalarına aldırma; Allah’a tevekkül et. Vekil olarak Allah yeter. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
And obey not (the behests) of the Unbelievers and the Hypocrites, and heed not their annoyances, but put thy Trust in Allah. For enough is Allah as a Disposer of affairs. |
وَلَا ve lā |
ve asla | |
تُطِعِ tuTiǐ |
ita’at etme | ط و ع |
الْكَافِرِينَ l-kāfirīne |
kafirlere | ك ف ر |
وَالْمُنَافِقِينَ velmunāfiḳīne |
ve münafıklara | ن ف ق |
وَدَعْ ve deǎ’ |
ve aldırma | و د ع |
أَذَاهُمْ eƶāhum |
onların eziyetlerine | ا ذ ي |
وَتَوَكَّلْ ve teve kkel |
ve dayan | و ك ل |
عَلَى ǎlā |
||
اللَّهِ llahi |
Allah’a | |
وَكَفَىٰ ve kefā |
ve yeter | ك ف ي |
بِاللَّهِ billahi |
Allah | |
وَكِيلًا vekīlen |
vekil olarak | و ك ل |