يُوفُونَ بِالنَّذْرِ وَيَخَافُونَ يَوْمًا كَانَ شَرُّهُ مُسْتَطِيرًا
Yufune binnezri ve yehafune yevmen kane şerruhu mustetıyren.
MEALLER | |
---|---|
Abdulbaki Gölpınarlı |
Adaklarını yerine getirir onlar ve şerri, her yanı saran, kaplayan günden korkarlar. |
Abdullah Parlıyan |
Bu kullar adaklarını yerine getirirler ve şerri her yanı saran ve kaplayan kıyamet gününden korkarlardı. |
Adem Uğur |
O kullar, şiddeti her yere yayılmış olan bir günden korkarak verdikleri sözü yerine getirirler. |
Ahmed Hulusi |
(O Ebrâr) ahdlerini tam yerine getirirler ve şerri yayılıp giden bir günden korkarlar! |
Ahmet Varol |
(Onlar) adaklarını yerine getirir, kötülüğü yaygın olan bir günden korkarlar. |
Ali Bulaç |
Adaklarını yerine getirirler ve şerri (kötülüğü) yaygın olan bir günden korkarlar. |
Ali Fikri Yavuz |
(Cennetlik olan iyi insanlar, o kimselerdir ki, dünyada) adaklarını yerine getirirler; ve azabı salgın olan bir günden korkarlar. |
Bayraktar Bayraklı |
(7-10) Adaklarını yerine getirirler ve kötülüğü yaygın olan bir günden korkarlar. Sevdikleri gıdalardan yoksula, yetime ve esire yedirirler. “Biz, size sırf Allah rızası için yediriyoruz; sizden ne bir karşılık, ne de teşekkür bekliyoruz. Çünkü biz suratsız, çok katı bir günün azabından ötürü Rabbimizden korkarız” derler. |
Bekir Sadak |
Onlar verdikleri sozleri yerine getirirler, fenaligi yaygin olan bir gunden korkarlar. |
Celal Yıldırım |
Bunlar adaklarını yerine getirirler ve şerri yaygın olan bir günden korkarlar. |
Cemal Külünkoğlu |
(O iyi insanlar, o kimselerdir ki) adaklarını yerine getirirler ve azabı salgın olan bir günden (kıyametten) korkarlar. |
Diyanet İşleri |
O kullar adaklarını yerine getirirler. Kötülüğü her yanı kuşatmış bir günden korkarlar. |
Diyanet Vakfı |
O kullar, şiddeti her yere yayılmış olan bir günden korkarak verdikleri sözü yerine getirirler. |
Edip Yüksel |
Onlar sözlerini yerine getirirler ve alabildiğine kötü olan bir günden korkarlar. |
Elmalılı Hamdi Yazır |
O kullar adaklarını yerine getirirler ve fenalığı salgın (olan) bir günden korkarlar. |
Fizil-al il Kuran |
Onlar verdikleri sözleri tutarlar ve kötülüğü yaygın günden korkarlar. |
Gültekin Onan |
Adaklarını yerine getirirler ve şerri (kötülüğü) yaygın olan bir günden korkarlar. |
Harun Yıldırım |
Adakları yerine getirirler ve şerri yaygın bir günden korkarlar. |
Hasan Basri Çantay |
(Onlar) adağını yerine getirirler (di), şerri yaygın (ve salgın) olan günden korkarlar (dı). |
Hayrat Neşriyat |
(Çünki onlar, dünyada iken) adakları(nı) yerine getirirler ve şerri yaygın olan bir günden (kıyâmet gününden) korkarlar(dı). |
İbn-i Kesir |
Onlar; adağı yerine getirirler. Ve şerri yaygın olan bir günden korkarlar. |
İlyas Yorulmaz |
O iyi davrananlar sözleşmelerini yerine getirirler ve şerri, her şeyi kuşatan bir günden de korkarlar. |
İskender Ali Mihr |
Nezirlerini (adaklarını) ifa ederler (yerine getirirler). Ve şerri (heryere) yayılan günden korkarlar. |
Kadri Çelik |
Adaklarını yerine getirirler ve kötülüğü yaygın olan bir günden korkarlar. |
Muhammed Esed |
(Gerçek erdem sahipleri) onlar(dır ki,) sözlerini yerine getirirler ve şiddeti yayılıp genişleyen bir Gün’ün korkusunu duyarlar. |
Mustafa İslamoğlu |
(O has kullar ki;) üzerlerine vacip kıldıkları hayrı yerine getirirler ve şerri kahredici bir virüs gibi yayılan günün kaygısını taşırlar; |
Ömer Nasuhi Bilmen |
Adaklarını yerine getirirler ve bir günden korkarlar ki onun şerri (etrafa) dağılmış olmuştur. |
Ömer Öngüt |
O kullar adakları yerine getirirler ve kötülüğü yaygın olan bir günden korkarlar. |
Sadık Türkmen |
Okullar, şiddeti her yere yayılmış olan bir günden korkarak, verdikleri sözü yerine getirirler. |
Seyyid Kutub |
Onlar verdikleri sözleri tutarlar ve kötülüğü yaygın günden korkarlar. |
Suat Yıldırım |
Bu kullar, dünya hayatında iken sözlerinde durur, adadıkları şeyi yerine getirir ve felaketi bütün ufukları tutan kıyamet gününden endişe ederlerdi. |
Süleyman Ateş |
Adaklarını yerine getirirler ve şerri salgın olan bir günden korkarlar. |
Şaban Piriş |
Adaklarını yerine getirenler ve şerri çok yaygın olan bir günden korkarlar. |
Tefhim-ul Kur'an |
Adaklarını yerine getirirler ve şerri (kötülüğü) yaygın olan bir günden korkarlar. |
Yaşar Nuri Öztürk |
Onlar verdikleri sözü tam bir biçimde yerine getirirler ve kötülüğü salgın olan bir günden korkarlar. |
Yusuf Ali (İngilizce) |
They perform (their) vows, and they fear a Day whose evil flies far and wide. |