فَأَكَلَا مِنْهَا فَبَدَتْ لَهُمَا سَوْآتُهُمَا وَطَفِقَا يَخْصِفَانِ عَلَيْهِمَا مِنْ وَرَقِ الْجَنَّةِ ۚ وَعَصَىٰ آدَمُ رَبَّهُ فَغَوَىٰ

Fe ekela minha fe bedet lehüma sev’atühüma ve tafika yahsıfani aleyhima miv verakıl cenneti ve asa ademü rabbehu fe ğava

MEALLER
Abdulbaki Gölpınarlı

İkisi de o ağacın meyvesından yediler de avret yerlerini gördüler ve cennetteki ağaçların yapraklarıyla avret yerlerini örtmeye koyuldular ve Âdem, Rabbinin emrine karşı geldi de umduğundan mahrûm oldu.

Abdullah Parlıyan

Ve böylece her ikisi de, o ağacın meyvesinden yediler, cennet elbiselerinden soyuluverdiler de, çıplaklıklarının farkına vardılar, cennet bahçesinden topladıkları yapraklarla üzerlerini örtmeye başladılar. Böylece Adem Rabbinin emrine karşı gelmiş oldu da, ciddi bir hataya düşerek şaşırıp kaldı.

Adem Uğur

Nihayet ondan yediler. Bunun üzerine kendilerine ayıp yerleri göründü. Üstlerini cennet yaprağı ile örtmeye çalıştılar. (Bu suretle) Âdem Rabbine âsi olup yolunu şaşırdı.

Ahmed Hulusi

İkisi de (şuur ve bilinç {beden}) ondan (ağacın, bedenselliğin meyvesinden) yediler! SEVAT’ları (bedenleri) hissedilir oldu da Cennet yaprağından (bedensellik duygusunu bilinçteki hissedişleriyle) örtmeye çalıştılar! Âdem, Rabbine âsi oldu da yaşayışı bozuldu.

Ahmet Varol

Böylece ondan yediler. Bunun üzerine kendilerine ayıp yerleri açıldı ve cennet yapraklarıyla üstlerini örtmeye başladılar. Adem Rabbinin buyruğuna karşı geldi ve yolu şaşırdı.

Ali Bulaç

Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi, üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp-örtmeye başladılar. Adem, Rabbine karşı gelmiş oldu da şaşırıp-kaldı.

Ali Fikri Yavuz

Bunun üzerine ikisi de o ağaçtan yediler. Hemen ayıp yerleri, kendilerine açılıverdi ve üzerlerine Cennet yaprağından örtüb yamamağa başladılar. Adem Rabbine asi oldu da şaşırdı.

Bayraktar Bayraklı

Bunun üzerine ikisi de ağaçtan yedi, ayıp yerleri görünüverdi. Cennet yapraklarıyla örtünmeye koyuldular. Âdem, Rabbine baş kaldırdı ve yolunu şaşırdı.

Bekir Sadak

Bunun uzerine ikisi de o agacin meyvasindan yedi, ayip yerleri gorunuverdi. Cennet yapraklariyla ortunmeye koyuldular. Adem, Rabbine bas kaldirdi ve yolunu sasirdi.

Celal Yıldırım

Bunun üzerine Âdem’le eşi o ağaçtan yediler. Bu sebeple edep yerleri açılıverdi. Üzerlerini Cennet yapraklarıyla örtmeğe başladılar ve böylece Âdem, Rabbına karşı geldi de şaşırıp kaldı.

Cemal Külünkoğlu

Böylece ikisi de o ağacın meyvesinden yediler. Meyveyi tadar tatmaz (üzerlerindeki cennet elbisesi bir ceza olarak gitti ve) ayıp yerleri açığa çıktı. Bunun üzerine cennetteki ağaçların yaprakları ile örtünmeye koyuldular. (Böylece) Âdem (yanılarak da olsa) Rabbine karşı geldi ve şaşırıp kaldı.

Diyanet İşleri

Bunun üzerine onlar (Âdem ve eşi Havva) o ağacın meyvesinden yediler. Bu sebeple ayıp yerleri kendilerine göründü ve cennet yaprağından üzerlerine örtmeye başladılar. Âdem, Rabbine isyan etti ve yolunu şaşırdı.

Diyanet Vakfı

Nihayet ondan yediler. Bunun üzerine kendilerine ayıp yerleri göründü. Üstlerini cennet yaprağı ile örtmeye çalıştılar. (Bu suretle) Âdem Rabbine âsi olup yolunu şaşırdı.

Edip Yüksel

İkisi de ondan yediler ve bunun üzerine vücutları kendilerine göründü. Bahçenin yaprakları ile örtünmeye çalıştılar. Adem Efendisine karşı geldi ve şaşırdı.

Elmalılı Hamdi Yazır

Bunun üzerine ikisi de o ağaçtan yediler. Hemen ayıp yerleri kendilerine açılıp görünüverdi. Ve üzerlerine cennet yaprağından örtüp yamamaya başladılar. Âdem Rabbinin emrinden çıktı da şaşırdı.

Fizil-al il Kuran

Böylece ikisi de o ağacın meyvasından yediler. Meyvayı tadar tatmaz ayıp yerlerinin farkına vardılar. Bunun üzerine cennetteki ağaçların yaprakları ile örtünmeye koyuldular. Adem Rabb’inin emrine karşı geldi ve yoldan çıktı.

Gültekin Onan

Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi, üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp örtmeye başladılar. Adem, rabbine karşı gelmiş oldu da şaşırıp kaldı.

Harun Yıldırım

Nihayet ondan yediler. Bunun üzerine kendilerine ayıp yerleri göründü. Üstlerini cennet yaprağı ile örtmeye çalıştılar. (Bu suretle) Âdem Rabbine âsi olup yolunu şaşırdı.

Hasan Basri Çantay

İşte bunun üzerine ikisi de ondan yediler. Hemen kötü yerleri açılıverdi. Üstlerini cennet yaprağından yamamıya başladılar. Âdem Rabbine karşı geldi de şaşıb kaldı.

Hayrat Neşriyat

Bunun üzerine ondan (o ağacın meyvesinden) yediler; böylece (Cennet elbiseleri üzerlerinden hemen alınmakla) avret yerleri kendilerine göründü ve derhâl (bir pişmanlık ve utançla) Cennet yapraklarından üzerlerini örtmeye başladılar. Böylece Âdem, Rabbi(nin emri)ne âsî oldu da şaşırdı.

İbn-i Kesir

Bunun üzerine ikisi de ondan yediler. Hemen ayıp yerleri açıldı. Üzerlerine cennet yapraklarından yamamaya başladılar. Adem, Rabbına karşı geldi de şaşkın düştü.

İlyas Yorulmaz

Adem ve eşi yasaklanmış o ağaçtan yediler. Bundan sonra her ikisinin çıplaklıkları da meydana çıktı ve cennette bulunan ağaçların yapraklarından çıplaklıklarını örtmeye çalıştılar. Böylece Adem Rabbine isyan edip, azgın oldu.

İskender Ali Mihr

Bunun üzerine ikisi de ondan (o ağaçtan) yediler. O zaman ikisinin de edep yerleri kendilerine açıldı. Cennet yapraklarından üzerlerine örtmeye başladılar. Ve Âdem, Rabbine asi oldu, böylece azdı.

Kadri Çelik

Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi ve üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp örtmeye başladılar. Âdem, Rabbine uyumsuzluk gösterdi de kemalinden oldu.

Muhammed Esed

Ve böylece her ikisi de o ağac(ın meyvesin)den yediler; bunun üzerine çıplaklıklarının farkına vardılar ve bahçeden topladıkları yapraklarla üzerlerini örtmeye çalıştılar. Ve (böylece) Adem Rabbine karşı geldi ve dolayısıyla ciddi bir hataya düşmüş oldu.

Mustafa İslamoğlu

Derken o ikisi ondan yediler. Bunun ardından kendi cinselliklerinin farkına vardılar ve başladılar has bahçenin yapraklarından topladıklarıyla üzerlerini örtmeye sonuçta Adem Rabbine karşı gelmiş ve huzurunu bozmuş oldu.

Ömer Nasuhi Bilmen

Artık ikisi de ondan yediler, hemen ikisi için avret mahalleri açılıverdi. Üzerlerine cennetin yaprağından yapıştırmaya başladılar. Ve Âdem Rabbine âsi oldu da şaşırdı kaldı.

Ömer Öngüt

Bunun üzerine ikisi de o ağacın meyvesinden yediler, ayıp yerleri görünüverdi. Üstlerini cennet yapraklarıyla örtünmeye çalıştılar. Âdem Rabbine âsi olup şaşırdı.

Sadık Türkmen

Ondan ikisi de yediler. Böylece hemen çıplaklıkları kendilerine görünüverdi. Cennet yaprağıyla üzerlerine örtmeye başladılar. Âdem, Rabbine asi oldu da (başına gelenlere) şaşırıp kaldı.

Seyyid Kutub

Böylece ikisi de o ağacın meyvasından yediler. Meyvayı tadar tatmaz ayıp yerlerinin farkına vardılar. Bunun üzerine cennetteki ağaçların yaprakları ile örtünmeye koyuldular. Adem Rabb’inin emrine karşı geldi ve yoldan çıktı.

Suat Yıldırım

Derken ikisi de o ağacın meyvesinden yediler. Bunun üzerine edep yerlerinin açık olduğunu fark ettiler. Derhal cennet yapraklarıyla üzerlerini örtmeye başladılar. Böylece Âdem Rabbine karşı geldi de şaştı kaldı.

Süleyman Ateş

O ağaçtan yediler. Böylece kendilerine kötü yerleri göründü (üreme organları ortaya çıktı). Üstlerini cennet yaprağıyle örtmeğe başladılar. Âdem Rabbinin buyruğuna karşı geldi de şaşırdı.

Şaban Piriş

İkisi de ondan yediler, hemen avret yerleri açıldı. Üzerlerini cennet yapraklarıyla kapatmaya çalıştılar. Adem Rabbine asi olmuş ve şaşkına dönmüştü.

Tefhim-ul Kur'an

Böylece ikisi ondan yediler, hemen ardından ayıp yerleri kendilerine açılıverdi, üzerlerini cennet yapraklarından yamayıp örtmeye başladılar. Adem, Rabbine karşı gelmiş oldu da şaşırıp kaldı.

Yaşar Nuri Öztürk

Nihayet, ikisi de ondan yediler. Bunun üzerine, çirkin yerleri kendilerine açıldı; üzerlerine cennet yapraklarından örtmeye başladılar. Âdem, Rabbine isyan etmiş, azmış, ziyana uğramıştı.

Yusuf Ali (İngilizce)

In the result, they both ate of the tree, and so their nakedness appeared to them they began to sew together, for their covering, leaves from the Garden thus did Adam disobey his Lord, and allow himself to be seduced.

KELİME KÖKLERİ
فَأَكَلَا
feekelā
yediler ا ك ل
مِنْهَا
minhā
o(ağaç)tan
فَبَدَتْ
febedet
böylece göründü ب د و
لَهُمَا
lehumā
kendilerine
سَوْاتُهُمَا
sev’ātuhumā
kötü yerleri س و ا
وَطَفِقَا
ve Tafiḳā
ve başladılar ط ف ق
يَخْصِفَانِ
yeḣSifāni
örtmeğe خ ص ف
عَلَيْهِمَا
ǎleyhimā
üstlerini
مِنْ
min
-ndan
وَرَقِ
veraḳi
yaprağı- و ر ق
الْجَنَّةِ
l-cenneti
cennet ج ن ن
وَعَصَىٰ
ve ǎSā
ve karşı geldi ع ص ي
ادَمُ
ādemu
Adem
رَبَّهُ
rabbehu
Rabbine ر ب ب
فَغَوَىٰ
fe ğavā
ve şaşırdı غ و ي