Kelime kök arama: ص ل ص ل

AYETLER
HICR 15:26 صَلْصَالٍ SalSālin pişmemiş çamur-	Andolsun, insanı kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattık.	وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ مِنْ حَمَإٍ مَسْنُونٍ Ve le kad halaknel insane min salsalim min hameim mesnun
HICR 15:28 صَلْصَالٍ SalSālin kupkuru çamurdan	Hani Rabbin meleklere demişti "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım."	وَإِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلَائِكَةِ إِنِّي خَالِقٌ بَشَرًا مِنْ صَلْصَالٍ مِنْ حَمَإٍ مَسْنُونٍ Ve iz kale rabbüke lil melaiketi innı haliküm beşeram min salsalim min hameim mesnun
HICR 15:33 صَلْصَالٍ SalSālin bir çamur-	Dedi ki "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattığın beşere secde etmek için var değilim."	قَالَ لَمْ أَكُنْ لِأَسْجُدَ لِبَشَرٍ خَلَقْتَهُ مِنْ صَلْصَالٍ مِنْ حَمَإٍ مَسْنُونٍ Kale lem ekül li escüde li beşerin halaktehu min salsalim min hameim mesnun
MÜ'MIN 40:71 وَالسَّلَاسِلُ ve sselāsilu ve zincirler	Boyunlarında demir-halkalar ve (ayaklarında) zincirler olduğu halde sürüklenecekler;	إِذِ الْأَغْلَالُ فِي أَعْنَاقِهِمْ وَالسَّلَاسِلُ يُسْحَبُونَ İzil ağlalü fı a’nakıhim ves selasil yüshabun
HAKKA 69:32 سِلْسِلَةٍ silsiletin zincire	"Daha sonra onu, uzunluğu yetmiş arşın olan bir zincire vurup gönderin."	ثُمَّ فِي سِلْسِلَةٍ ذَرْعُهَا سَبْعُونَ ذِرَاعًا فَاسْلُكُوهُ Summe fiy silsi letin zer’uha seb’une zira’an feslukuhu.
RAHMAN 55:14 صَلْصَالٍ SalSālin pişmiş çamur-	İnsanı, ateşte pişmiş gibi kuru bir çamurdan yarattı.	خَلَقَ الْإِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ كَالْفَخَّارِ Halekal’insane min salsalin kelfahhari.
İNSAN 76:4 سَلَاسِلَ selāsile zincirler	Doğrusu Biz kafirlere zincirler, demir halkalar (tomruklar) ve çılgınca yanan bir ateş hazırladık.	إِنَّا أَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ سَلَاسِلَ وَأَغْلَالًا وَسَعِيرًا İnna a’tedna lilkafiriyne selasile ve ağlalen ve se’ıyren.

HICR
15:26

صَلْصَالٍ

SalSālin

pişmemiş çamur-

Andolsun, insanı kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattık.

وَلَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ مِنْ حَمَإٍ مَسْنُونٍ

Ve le kad halaknel insane min salsalim min hameim mesnun

HICR
15:28

صَلْصَالٍ

SalSālin

kupkuru çamurdan

Hani Rabbin meleklere demişti "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan bir beşer yaratacağım."

وَإِذْ قَالَ رَبُّكَ لِلْمَلَائِكَةِ إِنِّي خَالِقٌ بَشَرًا مِنْ صَلْصَالٍ مِنْ حَمَإٍ مَسْنُونٍ

Ve iz kale rabbüke lil melaiketi innı haliküm beşeram min salsalim min hameim mesnun

HICR
15:33

صَلْصَالٍ

SalSālin

bir çamur-

Dedi ki "Ben, kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattığın beşere secde etmek için var değilim."

قَالَ لَمْ أَكُنْ لِأَسْجُدَ لِبَشَرٍ خَلَقْتَهُ مِنْ صَلْصَالٍ مِنْ حَمَإٍ مَسْنُونٍ

Kale lem ekül li escüde li beşerin halaktehu min salsalim min hameim mesnun

MÜ'MIN
40:71

وَالسَّلَاسِلُ

ve sselāsilu

ve zincirler

Boyunlarında demir-halkalar ve (ayaklarında) zincirler olduğu halde sürüklenecekler;

إِذِ الْأَغْلَالُ فِي أَعْنَاقِهِمْ وَالسَّلَاسِلُ يُسْحَبُونَ

İzil ağlalü fı a’nakıhim ves selasil yüshabun

HAKKA
69:32

سِلْسِلَةٍ

silsiletin

zincire

"Daha sonra onu, uzunluğu yetmiş arşın olan bir zincire vurup gönderin."

ثُمَّ فِي سِلْسِلَةٍ ذَرْعُهَا سَبْعُونَ ذِرَاعًا فَاسْلُكُوهُ

Summe fiy silsi letin zer’uha seb’une zira’an feslukuhu.

RAHMAN
55:14

صَلْصَالٍ

SalSālin

pişmiş çamur-

İnsanı, ateşte pişmiş gibi kuru bir çamurdan yarattı.

خَلَقَ الْإِنْسَانَ مِنْ صَلْصَالٍ كَالْفَخَّارِ

Halekal’insane min salsalin kelfahhari.

İNSAN
76:4

سَلَاسِلَ

selāsile

zincirler

Doğrusu Biz kafirlere zincirler, demir halkalar (tomruklar) ve çılgınca yanan bir ateş hazırladık.

إِنَّا أَعْتَدْنَا لِلْكَافِرِينَ سَلَاسِلَ وَأَغْلَالًا وَسَعِيرًا

İnna a’tedna lilkafiriyne selasile ve ağlalen ve se’ıyren.

Kelime Kökleri