و ق ت kökü Kur'an'da 13 defa geçmektedir.

AYETLER

MÜRSELAT
77:11

أُقِّتَتْ

uḳḳitet

vakit belirlendiği

Ve resuller de (şahitlik için) belli bir vakitte getirildiği zaman

SAD
38:81

الْوَقْتِ

l-veḳti

vaktin

"Bilinen vaktin gününe kadar."

A'RAF
7:142

مِيقَاتُ

mīḳātu

tayin ettiği vakit

Musa ile otuz gece için sözleştik ve ona bir on daha ekledik. Böylece Rabbinin belirlediği süre, kırk geceye tamamlandı. Musa, kardeşi Harun’a "Kavmimde benim yerime geç, ıslah et ve bozguncuların yolunu tutma" dedi.

A'RAF
7:143

لِمِيقَاتِنَا

limīḳātinā

tayin ettiğimiz vakitte

Musa tayin edilen sürede gelince ve Rabbi onunla konuşunca "Rabbim, bana göster, Seni göreyim" dedi. (Allah) "Beni asla göremezsin, ama şu dağa bak; eğer o yerinde karar kılabilirse, sen de Beni göreceksin." Rabbi dağa tecelli edince, onu paramparça etti. Musa bayılarak yere düştü. Kendine geldiğinde "Sen ne Yücesin (Rabbim). Sana tevbe ettim ve ben iman edenlerin ilkiyim" dedi.

A'RAF
7:155

لِمِيقَاتِنَا

limīḳātinā

bizimle buluşma vakti için

Musa, belirlediğimiz buluşma zamanı için kavminden yetmiş adam seçip-ayırdı. Bunları da ’dayanılmaz bir sarsıntı’ tutuverince, dedi ki "Rabbim, eğer dileseydin, onları ve beni daha önceden helak ederdin. (Şimdi) İçimizdeki beyinsizlerin yaptıklarından dolayı bizi helak edecek misin? O da Senin denemenden başkası değildir. Onunla Sen dilediğini saptırır, dilediğini hidayete erdirirsin. Bizim Velimiz Sensin. Öyleyse bizi bağışla, bizi esirge; Sen bağışlayanların en hayırlısısın."

A'RAF
7:187

لِوَقْتِهَا

liveḳtihā

tam zamanında

Saatin (kıyametin) ne zaman demir atacağını (gerçekleşeceğini) sorarlar. De ki "Onun ilmi yalnızca Rabbimin Katındadır. Onun süresini O’ndan başkası açıklayamaz. O, göklerde ve yerde ağırlaştı. O, size apansız bir gelişten başkası değildir." Sanki sen, ondan tümüyle haberdarmışsın gibi sana sorarlar. De ki "Onun ilmi yalnızca Allah’ın Katındadır. Ancak insanların çoğu bilmezler."

VAKI'A
56:50

مِيقَاتِ

mīḳāti

buluşma vakti

"Bilinen bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır."

ŞU'ARA
26:38

لِمِيقَاتِ

limīḳāti

belirlenen vaktinde

Böylelikle büyücüler, bilinen bir günün belli vaktinde biraraya getirildi.

HICR
15:38

الْوَقْتِ

l-veḳti

vaktin

"Bilinen günün vaktine kadar."

DUHAN
44:40

مِيقَاتُهُمْ

mīḳātuhum

varacağı gündür

Şüphesiz o (hakkı batıldan, haklıyı haksızdan) ayırma günü, hepsinin (hesaba çekilecekleri) vakitleridir.

NEBE
78:17

مِيقَاتًا

mīḳāten

belirlenmiş bir vakittir

Şüphesiz o hüküm (fasl) günü, belirlenmiş bir vakittir.

BAKARA
2:189

مَوَاقِيتُ

mevāḳītu

vakit ölçüleridir

Sana, hilalleri (doğuş halindeki ayları) sorarlar. De ki "O, insanlar ve hacc için belirlenmiş vakitlerdir. İyilik (birr), evlere arkalarından gelmeniz değildir, ama iyilik sakınan(ın tutumudur). Evlere kapılarından girin. Allah’tan sakının, umulur ki kurtuluşa erersiniz.

NISA
4:103

مَوْقُوتًا

mevḳūten

vakitli olarak

Namazı bitirdiğinizde, Allah’ı ayaktayken, otururken ve yan yatarken zikredin. Artık ’güvenliğe kavuşursanız’ namazı dosdoğru kılın. Çünkü namaz, mü’minler üzerinde vakitleri belirlenmiş bir farzdır.