Mustafa İslamoğlu 

1. Siz ey iman edenler! Asla Allah`ın ve Elçisinin önüne geçmeyin ve sorumlu davranın çünkü Allah her şeyi işitir, her şeyi bilir!

2. Siz ey iman edenler! Sesleriniz Peygamber`in sesini bastırmasın! Birbirinizle bağıra çağıra konuştuğunuz gibi onunla da bağıra çağıra konuşmayın ki, siz farkında olmadan iyilikleriniz boşa gitmesin!

3. Hani şu Allah Rasulü`nün yanında seslerini kısanlar var ya; işte onlar Allah`ın kalplerini takvaya dair sınava çektiği kimselerdir onlar için sınırsız bir bağış ve büyük bir ödül vardır.

4. Ne var ki sana hanelerin berisinden seslenenler de var; onların çoğu kafalarını kullanmazlar.

5. Ama eğer sen kendilerine çıkıp gelinceye kadar sabretselerdi, elbet bu kendileri için daha hayırlı olurdu ne ki Allah tarifsiz bir bağışlayandır, eşsiz merhamet kaynağıdır.

6. Siz ey iman edenler! Sorumsuzun biri size (önemli) bir haberle geldiğinde durup gerçeği araştırın; değilse, istemeden birilerini rencide eder, ardından da yaptığınızdan pişmanlık duyarsınız.

7. Ve aklınızdan çıkarmayın ki aranızda Allah Rasulü var; eğer o bir çok işte size uysaydı, kesinlikle haliniz harap olurdu. Lakin Allah size iman sevdirdi ve onu yüreklerinizde güzelleştirdi; yine O size hakikati inkarı, sorumsuz davranmayı ve (iyi olana) karşı çıkmayı çirkin gösterdi. İşte onlar doğru tarafa yönelenlerdir

8. Allah`ın lutfu ve nimeti sayesinde zaten Allah her şeyi bilir, her hükmünde tam isabet kaydeder.

9. Şu halde mü`minlerden iki gurup çarpışırsa, aralarını bulun; fakat bir taraf diğerinin hakkına saldırırsa, siz de o haksız taraf ile Allah`ın emrine dönünceye kadar çarpışın; ama eğer (saldırganlıktan) vazgeçerse, tarafların arasını adaletle ayırın ve (bunun için gerekirse) kendi hakkınızdan feragat edin çünkü Allah (barış için) fedarlık edenleri sever.

10. Mü`minler sadece kardeştirler; öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah`a karşı sorumlu davranın ki, O`nun merhametine mazhar olasınız!

11. Siz ey iman edenler! Hiçbir kişi ve zümre bir diğer kişi ve zümreyi alaya alıp hor görmesin belki diğerleri berikilerden daha değerli olabilirler. Yine bir kısım kadınlar da diğerlerini (böyle) görmesinler ötekiler onlardan daha değerli olabilir. Asla birbirinizi itibardan düşürmek için karalamayın ve (kötü) lakaplar takarak yaralamayın iman ettikten sonra sapıklıkla anmak-anılmak ne berbat bir şey! Ve kim (bu tür davranışlardan) pişmanlık duyup vazgeçmezse, işte zalim olanlar onlardır.

12. Siz ey iman edenler! (Birbiriniz hakkında kötü) zandan şiddetle kaçının! Unutmayın ki zannın bir kısmı ağır bir vebaldir! Birbirinizin gizli saklısını da asla araştırmayın ve birbirinizin gıybetini etmeyin! İçinizde ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanan biri var mı? Bakın, tiksindiniz işte! Sözün özü Allah`a karşı sorumluluğunuzun bilincine varın! Kuşkusuz Allah tevbeleri kabul eden sınırsız bir rahmet kaynağıdır.

13. Ey insanlık! Elbet sizi bir erkekle bir dişiden yaratan Biziz; derken sizi kavimler ve kabileler haline getirdik ki tanışabilesiniz. Elbet Allah katında en üstününüz, O`na karşı sorumluluk bilinci en güçlü olanınızdır; şüphe yok ki Allah her şeyi bilir, her şeyden haberdardır.

14. Bedeviler "İman ettik" dediler. De ki "Henüz iman etmiş sayılmazsınız, lakin `teslim olduk` diyebilirsiniz, zira iman kalplerinize girmiş değil. Ama eğer Allah ve Rasulü`ne uyarsanız, Allah amellerinizin zerresini eksiltmez çünkü Allah tarifsiz bir bağış, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.

15. Gerçek mü`minler sadece Allah`a ve Rasulü`ne iman edenler, ondan sonra da kuşkunun semtine uğramayanlar ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad edenlerdir İşte bunlar sadık olanların ta kendileridir.

16. De ki "Allah`a dininizi siz mi öğreteceksiniz? Ama Allah göklerde ve yerde ne varsa hepsini bilir zira Allah her şeyi ayrıntısıyla bilendir."

17. Onlar Müslüman oldular diye seni minnet altına almaya kalkıyorlar. De ki "Müslüman olmanızdan dolayı beni minnet altına alıp bana lutfettiğinizi sanmayın; eğer (hakikate) sadıksanız, sizi doğru yola yönelttiği için asıl Allah size lutufta bulunmuştur.

18. Muhakkak ki Allah, göklerin ve yerin gizliliklerini bilir. Çünki Allah, ne yaparsanız hakkıyla görendir.