| Abdullah Parlıyan | |
|---|---|
|
أَلَمْ نَشْرَحْ لَكَ صَدْرَكَ Elem neşrah leke sadrek |
|
|
وَوَضَعْنَا عَنْكَ وِزْرَكَ Ve vada’na ’anke vizreke |
|
|
الَّذِي أَنْقَضَ ظَهْرَكَ Elleziy enkada zahreke |
|
|
وَرَفَعْنَا لَكَ ذِكْرَكَ Ve refa’na leke zikreke |
|
|
5. Artık şüphe yok ki, her güçlükle beraber bir kolaylık var. |
فَإِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا Feinne me’al’usri yüsren |
|
6. Şüphe yok ki, her güçlükle beraber bir kolaylık daha var. |
إِنَّ مَعَ الْعُسْرِ يُسْرًا İnne me’al’usri yüsren |
|
7. O halde bir iş ve ibadetten boşaldın mı; ikinci bir işe ve ibadete başla ve yorul. |
فَإِذَا فَرَغْتَ فَانْصَبْ Feiza ferağte fensab |
|
وَإِلَىٰ رَبِّكَ فَارْغَبْ Ve ila rabbike ferğab |