ع و ذ kökü Kur'an'da 17 defa geçmektedir.

AYETLER

FELAK
113:1

أَعُوذُ

eǔƶu

sığınırım ben

De ki Sabahın Rabbine sığınırım.

NAS
114:1

أَعُوذُ

eǔƶu

sığınırım ben

De ki İnsanların Rabbine sığınırım.

A'RAF
7:200

فَاسْتَعِذْ

festeǐƶ

hemen sığın

Eğer sana şeytandan yana bir kışkırtma (vesvese veya iğva) gelirse, hemen Allah’a sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir.

CIN
72:6

يَعُوذُونَ

yeǔƶūne

sığınırlardı

"Bir de şu gerçek var İnsanlardan bazı adamlar, cinlerden bazı adamlara sığınırlardı. Öyle ki, onların azgınlıklarını arttırırlardı."

MERYEM
19:18

أَعُوذُ

eǔƶu

sığınırım

Demişti ki "Gerçekten ben, senden Rahman (olan Allah)a sığınırım. Eğer takva sahibiysen (bana yaklaşma)."

HUD
11:47

أَعُوذُ

eǔƶu

sığınırım

Dedi ki "Rabbim, bilgim olmayan şeyi Senden istemekten Sana sığınırım. Ve eğer beni bağışlamaz ve beni esirgemezsen, hüsrana uğrayanlardan olurum."

YUSUF
12:23

مَعَاذَ

meǎāƶe

sığınırım

Evinde kalmakta olduğu kadın, ondan murad almak istedi ve kapıları sımsıkı kapatarak "İsteklerim senin içindir, gelsene" dedi. (Yusuf) Dedi ki "Allah’a sığınırım. Çünkü o benim Efendimdir, yerimi güzel tutmuştur. Gerçek şu ki, zalimler kurtuluşa ermez."

YUSUF
12:79

مَعَاذَ

meǎāƶe

sığınırız

Dedi ki "Eşyamızı kendisinde bulduğumuzun dışında, birisini alıkoymamızdan Allah’a sığınırız. Yoksa bu durumda kuşkusuz biz zalim oluruz."

MÜ'MIN
40:27

عُذْتُ

ǔƶtu

sığındım

Musa dedi ki "Gerçekten ben, hesap gününe iman etmeyen her mütekebbirden, benim de Rabbim, sizin de Rabbinize sığınırım."

MÜ'MIN
40:56

فَاسْتَعِذْ

festeǐƶ

sen sığın

Şüphesiz, kendilerine gelmiş bulunan hiçbir delil olmaksızın, Allah’ın ayetleri konusunda mücadele edenlere gelince; onların göğüslerinde kendisine ulaşamayacakları bir büyüklük (isteğin)den başkası yoktur. Artık sen Allah’a sığın. Şüphesiz O hakkıyla işiten, hakkıyla görendir.

FUSSILET
41:36

فَاسْتَعِذْ

festeǐƶ

hemen sığın

Şayet sana şeytandan bir kışkırtma gelecek olursa, hemen Allah’a sığın. Çünkü O, işitendir, bilendir.

DUHAN
44:20

عُذْتُ

ǔƶtu

sığındım

"Ve doğrusu ben, sizin taşa tutmanızdan benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan (Allah)a sığındım."

NAHL
16:98

فَاسْتَعِذْ

festeǐƶ

sığın

Öyleyse Kur’an okuduğun zaman, kovulmuş şeytandan Allah’a sığın.

MÜ'MINUN
23:97

أَعُوذُ

eǔƶu

sığınırım

Ve de ki "Rabbim, şeytanın kışkırtmalarından Sana sığınırım."

MÜ'MINUN
23:98

وَأَعُوذُ

ve eǔƶu

ve sığınırım

"Ve onların benim yanımda bulunmalarından da Sana sığınırım Rabbim."

BAKARA
2:67

أَعُوذُ

eǔƶu

sığınırım

Hani Musa kavmine "Allah, muhakkak sizin bir sığır kesmenizi emrediyor" demişti. "Bizi alaya mı alıyorsun?" dediler. (Musa) "Cahillerden olmaktan Allah’a sığınırım" dedi.

ÂL-I İMRAN
3:36

أُعِيذُهَا

uǐyƶuhā

onu ısmarlıyorum

Fakat onu doğurduğunda -Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilirken- dedi ki "Rabbim, doğrusu bir kız (çocuğu) doğurdum. Erkek ise, kız gibi değildir. Ona Meryem adını koydum. Ben onu ve soyunu o taşa tutulmuş (kovulmuş) şeytandan Sana sığındırırım."