Ahmed Hulusi | |
---|---|
1. Vay hâline tüm hümeze (arkadan dedikodu yapıp çekiştiren) ve lümeze (kınayıp tahkir eden) güruha! |
وَيْلٌ لِكُلِّ هُمَزَةٍ لُمَزَةٍ Veylül li külli hümezetil lümezeh. |
الَّذِي جَمَعَ مَالًا وَعَدَّدَهُ Ellezıcemea malev ve addedeh |
|
يَحْسَبُ أَنَّ مَالَهُ أَخْلَدَهُ Yahsebü enne malehu ahledeh |
|
كَلَّا ۖ لَيُنْبَذَنَّ فِي الْحُطَمَةِ Kella le yümbezenne fil hutameh |
|
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْحُطَمَةُ Ve ma edrake mel hutameh |
|
6. (O Hutame, fıtratından gelen bir şekilde bilincinde açığa çıkan) Allâh’ın tutuşturulmuş Nârı’dır! |
نَارُ اللَّهِ الْمُوقَدَةُ Narullahil mukadeh |
7. O ki çıkar (kaplayıp örter) FUADlar (Esmâ mânâ özelliklerini şuura yansıtıcılar) üzerine. |
الَّتِي تَطَّلِعُ عَلَى الْأَفْئِدَةِ Elleti tettaliu alel ef’ideh |
8. Muhakkak ki o (Hutame) onların üzerine kapatılıp kilitlenmiştir (içinde ebedî mahpusturlar). |
إِنَّهَا عَلَيْهِمْ مُؤْصَدَةٌ İnneha aleyhim mü’sadeh |
فِي عَمَدٍ مُمَدَّدَةٍ Fi amedim mümeddedeh |