Ömer Nasuhi Bilmen | |
---|---|
1. Vaktâ ki, yer kendisine ait şiddetli bir zelzele ile sarsılır. |
إِذَا زُلْزِلَتِ الْأَرْضُ زِلْزَالَهَا İza zülziletil erdu zilzaleha |
2. (2-3) Ve yer ağırlıklarını dışarıya çıkarır. Ve insan, «Buna ne oluyor?» der. |
وَأَخْرَجَتِ الْأَرْضُ أَثْقَالَهَا Ve ahracetilerdu eskaleha |
3. (2-3) Ve yer ağırlıklarını dışarıya çıkarır. Ve insan, «Buna ne oluyor?» der. |
وَقَالَ الْإِنْسَانُ مَا لَهَا Ve kalel insanü ma leha |
يَوْمَئِذٍ تُحَدِّثُ أَخْبَارَهَا Yevmeizin tühaddisü ahbaraha |
|
بِأَنَّ رَبَّكَ أَوْحَىٰ لَهَا Bienne rabbeke evha leha |
|
6. O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilmek için perakende bir halde dönerler. |
يَوْمَئِذٍ يَصْدُرُ النَّاسُ أَشْتَاتًا لِيُرَوْا أَعْمَالَهُمْ Yevmeiziy yasdürun nasü eştatel li yürav a’malehüm |
7. Artık her kim bir zerre ağırlığında bir hayır işlemiş ise onu görecektir. |
فَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ خَيْرًا يَرَهُ Fe mey ya’mel miskale zerratin hayray yerah |
8. Ve her kim bir zerre miktarı bir şer işler ise onu görecektir. |
وَمَنْ يَعْمَلْ مِثْقَالَ ذَرَّةٍ شَرًّا يَرَهُ Ve mey ya’mel miskale zerratin şerray yerah |