İskender Ali Mihr | |
---|---|
وَالْعَادِيَاتِ ضَبْحًا Vel adiyati dabha |
|
فَالْمُورِيَاتِ قَدْحًا Fel muriyati kadha |
|
فَالْمُغِيرَاتِ صُبْحًا Fel muğırati subha |
|
فَأَثَرْنَ بِهِ نَقْعًا Fe eserne bihı nak’a |
|
فَوَسَطْنَ بِهِ جَمْعًا Fe vesatne bihı cem’a |
|
6. Muhakkak ki insan, Rabbine (karşı) gerçekten çok nankördür. |
إِنَّ الْإِنْسَانَ لِرَبِّهِ لَكَنُودٌ İnnelinsane li rabbihı le kenud |
وَإِنَّهُ عَلَىٰ ذَٰلِكَ لَشَهِيدٌ Ve innehu ala zalike le şehıd |
|
8. Ve muhakkak ki, onun hayır (mal) sevgisi gerçekten kuvvetlidir. |
وَإِنَّهُ لِحُبِّ الْخَيْرِ لَشَدِيدٌ Ve innehu li hubbil hayri le şedıd |
9. Artık kabirlerde olanlar çıkarıldığı zaman, bilmiyorlar mı ki? |
أَفَلَا يَعْلَمُ إِذَا بُعْثِرَ مَا فِي الْقُبُورِ E fe la ya’lemü iza bu’sira ma fil kubur |
وَحُصِّلَ مَا فِي الصُّدُورِ Ve hussıle ma fis sudur |
|
11. Muhakkak ki onların Rabbi, izin günü mutlaka onların herşeyinden haberdar olandır. |
إِنَّ رَبَّهُمْ بِهِمْ يَوْمَئِذٍ لَخَبِيرٌ İnne rabbehüm bihim yevmeizin le habir |