Tefhim-ul Kur'an | |
---|---|
إِذَا السَّمَاءُ انْفَطَرَتْ İzessemaunfetaret. |
|
وَإِذَا الْكَوَاكِبُ انْتَثَرَتْ Ve izelkevakibun teseret. |
|
وَإِذَا الْبِحَارُ فُجِّرَتْ Ve izelbiharu fucciret. |
|
وَإِذَا الْقُبُورُ بُعْثِرَتْ Ve izelkuburu bu’siret. |
|
5. (Artık her) Nefis, önceden takdim ettiklerini ve ertelediklerini bilip öğrenmiştir. |
عَلِمَتْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ وَأَخَّرَتْ ’Alimet nefsun ma kaddemet ve ahharet. |
6. Ey insan, ’üstün kerem sahibi’ olan Rabbine karşı seni aldatıp yanıltan nedir? |
يَا أَيُّهَا الْإِنْسَانُ مَا غَرَّكَ بِرَبِّكَ الْكَرِيمِ Ya eyyuhel’insanu ma ğarreke birabbikelkeriymi. |
7. Ki O, seni yarattı, ’sana bir düzen içinde biçim verdi’ ve seni itidal üzere kıldı. |
الَّذِي خَلَقَكَ فَسَوَّاكَ فَعَدَلَكَ Elleziy halekake fesevvake fe’adeleke. |
فِي أَيِّ صُورَةٍ مَا شَاءَ رَكَّبَكَ Fiy eyyi suretin ma şae rekkebeke. |
|
كَلَّا بَلْ تُكَذِّبُونَ بِالدِّينِ Kella bel tukezzibune biddiyni. |
|
وَإِنَّ عَلَيْكُمْ لَحَافِظِينَ Ve inne ’aleykum lehafizıyne. |
|
كِرَامًا كَاتِبِينَ Kiramen katibiyne. |
|
يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ Ya’lemune ma tef’alune. |
|
13. Hiç şüphesiz ebrar olanlar, elbette nimetler(le donatılmış cennetler) içindedirler. |
إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ İnnel’ebrare lefiy na’ıymin. |
14. Ve hiç şüphesiz facir (kötü) olanlar da, elbette çılgınca yanan ateşin içindedirler. |
وَإِنَّ الْفُجَّارَ لَفِي جَحِيمٍ Ve innelfuccare lefiy cahıymin. |
يَصْلَوْنَهَا يَوْمَ الدِّينِ Yasleneha yevmeddiyni. |
|
وَمَا هُمْ عَنْهَا بِغَائِبِينَ Ve ma hum ’anha biğaibiyne. |
|
وَمَا أَدْرَاكَ مَا يَوْمُ الدِّينِ Ve ma edrake ma yevmuddiyni. |
|
ثُمَّ مَا أَدْرَاكَ مَا يَوْمُ الدِّينِ Summe ma edrake ma yevmuddiyni. |
|
يَوْمَ لَا تَمْلِكُ نَفْسٌ لِنَفْسٍ شَيْئًا ۖ وَالْأَمْرُ يَوْمَئِذٍ لِلَّهِ Yevme la temliku nefun linefsin şey’en vel’emru yevmeizin lillahi. |