Ömer Nasuhi Bilmen | |
---|---|
1. (1-2) Yemin ederim bu beldeye. Ve sen bu beldede ikamet etmektesin. |
لَا أُقْسِمُ بِهَٰذَا الْبَلَدِ La uksimü bilhazelbeledi. |
2. (1-2) Yemin ederim bu beldeye. Ve sen bu beldede ikamet etmektesin. |
وَأَنْتَ حِلٌّ بِهَٰذَا الْبَلَدِ Ve ente hıllün bihazelbeledi. |
وَوَالِدٍ وَمَا وَلَدَ Ve validin ve ma velede. |
|
لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ فِي كَبَدٍ Lekad halaknel’insane fiy kebedin. |
|
أَيَحْسَبُ أَنْ لَنْ يَقْدِرَ عَلَيْهِ أَحَدٌ Eyahsebü en len yakdire ’aleyhi ehadün. |
|
يَقُولُ أَهْلَكْتُ مَالًا لُبَدًا Yekulü ehlektü malen lübeden. |
|
أَيَحْسَبُ أَنْ لَمْ يَرَهُ أَحَدٌ Eyahsebü en lem yerehu ehadün. |
|
8. (8-9) Onun için iki göz vermedik mi? Ve bir dil ile iki dudak vermedik mi? |
أَلَمْ نَجْعَلْ لَهُ عَيْنَيْنِ Elem nec’al lehu ’ayneyni. |
9. (8-9) Onun için iki göz vermedik mi? Ve bir dil ile iki dudak vermedik mi? |
وَلِسَانًا وَشَفَتَيْنِ Ve lisanen ve şefeteyni. |
وَهَدَيْنَاهُ النَّجْدَيْنِ Ve hedeynahünnecdeyni. |
|
فَلَا اقْتَحَمَ الْعَقَبَةَ Felaktehamel’akabete. |
|
وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْعَقَبَةُ Ve ma edrake mel’akabetü. |
|
فَكُّ رَقَبَةٍ Fekkü rekabetin. |
|
أَوْ إِطْعَامٌ فِي يَوْمٍ ذِي مَسْغَبَةٍ Ev ıt’amün fiy yevmin ziy mesğabetin. |
|
15. (15-16) Karabet sahibi olan bir yetime. Veyahut yerlere serilmiş bir yoksula. |
يَتِيمًا ذَا مَقْرَبَةٍ Yetiymen za makrebetin. |
16. (15-16) Karabet sahibi olan bir yetime. Veyahut yerlere serilmiş bir yoksula. |
أَوْ مِسْكِينًا ذَا مَتْرَبَةٍ Ev miskiynen za metrebetin. |
ثُمَّ كَانَ مِنَ الَّذِينَ آمَنُوا وَتَوَاصَوْا بِالصَّبْرِ وَتَوَاصَوْا بِالْمَرْحَمَةِ Sümme kane minelleziyne amenu ve tevasav bissabri ve tevasav bilmerhameti. |
|
أُولَٰئِكَ أَصْحَابُ الْمَيْمَنَةِ Ol,eke ashabülmeymene |
|
19. Ve o kimseler ki, Bizim âyetlerimizi inkâr ettiler. Onlar da şeamet sahipleridir. |
وَالَّذِينَ كَفَرُوا بِآيَاتِنَا هُمْ أَصْحَابُ الْمَشْأَمَةِ Velleziyne keferu biayatina hüm ashabülmeş’emeti |
عَلَيْهِمْ نَارٌ مُؤْصَدَةٌ ’Aleyhim narün mü’sadetün |