Mustafa İslamoğlu 

1. Sen ey ağır yük yüklenen (Nebi)!

2. Kalk gecenin ilerleyen bir vaktinde!

3. Gece yarısı, ondan biraz önce

4. ve de sonra; ve oku Kur`an`ı sindire sindire!

5. Çünkü biz, sana ağır bir söz indireceğiz;

6. elbet (şu) gece dirilişi var ya işte o pek derin bir iz bırakır ve okuyuş açısından daha bir etkilidir;

7. üstelik gündüzün seni bekleyen bir yığın görev vardır.

8. İmdi, Rabbinin adını an ve bütün varlığını O`na vakfet!

9. O doğunun da batının da Rabbidir; O`ndan başka ilah yoktur Öyleyse kendini yalnızca O`na emanet et!

10. Ve onların söyleyebilecekleri her şeye karşı sabırla diren ve güzellikle uzaklaş onlar(ın çirkin tavırların)dan;

11. ve Bana bırak refah içinde yüzdükleri halde yalanlayanları; onlara az bir süre daha tanı!

12. Çünki bizim yanımızda ağır kelepçeler ve yakıcı bir ateş vardır!

13. boğaza düğümlenen berbat bir yiyecek ve elemi tarifsiz bir azap var;

14. o gün yerler ve dağlar dehşetli sarsılacak; ve sonunda dağlar kum yığınına dönüşerek eriyip akacak.

15. İmdi bakın, tıpkı Firavun`a bir elçi gönderdiğimiz gibi, size de önünüzde hakikate şahitlik eden bir elçi gönderdik;

16. fakat Firavun elçiye karşı geldi; bunun üzerine biz de fena halde enseledik.

17. Şu halde eğer inkar ederseniz, yeni doğan bebeleri ak saçlı ihtiyarlara döndüren o gün nasıl korunacaksınız?

18. Gök, bu sebeple çatlamış bir çekirdek (gibi yeni bir doğuma gebedir); böylece O`nun vaadi gerçekleşmiş olacaktır.

19. İşte bu, uyarı dolu bir öğüttür artık dileyen Rabbine ulaştıran bir yol tutsun!

20. (Ey Nebi!) Elbet Rabbin senin ve yanındakilerden bir kısmının gecenin üçte ikisini, ve yarısını, ve üçte birini uyanık geçirdiğini bilmektedir. Gecenin ve gündüzün miktarını belirleyen Allah, sizin onun üstesinden gelemeyeceğinizi bilmiş ve size rahmetiyle yönelmiştir. Artık Kur`an`dan kolayınıza gelen kadarını okuyun!