Adem Uğur | |
---|---|
وَالشَّمْسِ وَضُحَاهَا Veşşemsi ve duhaha. |
|
وَالْقَمَرِ إِذَا تَلَاهَا Velkameri iza telaha. |
|
وَالنَّهَارِ إِذَا جَلَّاهَا Vennehari iza cellaha. |
|
وَالَّيْلِ إِذَا يَغْشَاهَا Velleyli iza yağşaha. |
|
وَالسَّمَاءِ وَمَا بَنَاهَا Vessmai ve ma benaha. |
|
وَالْأَرْضِ وَمَا طَحَاهَا Vel’ardı ve ma tahaha. |
|
وَنَفْسٍ وَمَا سَوَّاهَا Ve nefsin ve ma sevvaha. |
|
8. Sonra da ona iyilik ve kötülükleri ilham edene yemin ederim ki, |
فَأَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوَاهَا Feelhemeha fücureha ve takvaha. |
قَدْ أَفْلَحَ مَنْ زَكَّاهَا Kad efleha men zekkaha. |
|
وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسَّاهَا Ve kad habe men dessaha. |
|
11. Semud kavmi azgınlığı yüzünden (Allah’ın elçisini) yalanladı. |
كَذَّبَتْ ثَمُودُ بِطَغْوَاهَا Kezzebet semudü bitağvaha. |
إِذِ انْبَعَثَ أَشْقَاهَا İzinbe’ase eşkaha. |
|
13. Allah’ın Resûlü onlara "Allah’ın devesine ve onun su hakkına dokunmayın!" dedi. |
فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللَّهِ نَاقَةَ اللَّهِ وَسُقْيَاهَا Fekale lehüm resulullahi nakatallahi ve sukyaha. |
فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَا فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُمْ بِذَنْبِهِمْ فَسَوَّاهَا Fekezzebuhü fe’akaruha fedemdeme ’aleyhim rabbühüm bizenbihim fesevvaha. |
|
15. (Allah, bu şekilde azap etmenin) âkıbetinden korkacak değil ya! |
وَلَا يَخَافُ عُقْبَاهَا Ve la yehafi ’ukbaha. |