Abdullah Parlıyan | |
---|---|
وَالَّيْلِ إِذَا يَغْشَىٰ Velleyli iza yağşa. |
|
2. karanlığı yırtıp aydınlığıyla ortaya çıktığı zaman gündüze, |
وَالنَّهَارِ إِذَا تَجَلَّىٰ Vennehari iza tecella. |
وَمَا خَلَقَ الذَّكَرَ وَالْأُنْثَىٰ Ve ma halekazzekere vel’ünsa. |
|
4. gerçekte ey insanlar! Siz çok çeşitli hedefler peşindesiniz. |
إِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتَّىٰ İnne sa’yeküm leşetta. |
5. Sizden her kim başkaları için harcar ve yolunu Allah’ın kitabıyla bulmaya çalışırsa |
فَأَمَّا مَنْ أَعْطَىٰ وَاتَّقَىٰ Feemma men a’ta vetteka. |
وَصَدَّقَ بِالْحُسْنَىٰ Ve saddeka bilhusna. |
|
7. artık ona en kolay yolu kolaylaştırıp o yolda başarılı kılacağız. |
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْيُسْرَىٰ Fesenüyessirühu lilyüsra. |
وَأَمَّا مَنْ بَخِلَ وَاسْتَغْنَىٰ Ve emma men bahıle vestağna. |
|
9. kelimei tevhîdi veya cenneti veya İslâm dinini yalanlarsa |
وَكَذَّبَ بِالْحُسْنَىٰ Ve kezzebe bilhusna. |
10. ona da güçlük, zorluk ve sıkıntıya giden yolu kolaylaştıracağız. |
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْعُسْرَىٰ Fesenüyessirühu lil’usra. |
11. Ve o kimse kabir çukuruna veya cehennem çukuruna düştüğünde malı ona bir fayda sağlamayacaktır. |
وَمَا يُغْنِي عَنْهُ مَالُهُ إِذَا تَرَدَّىٰ Ve ma yuğniy ’anhü malühu iza teredda. |
إِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدَىٰ İnne ’aleyna lelhüda. |
|
وَإِنَّ لَنَا لَلْآخِرَةَ وَالْأُولَىٰ Ve inne lena lel’ahırete vel’ula. |
|
فَأَنْذَرْتُكُمْ نَارًا تَلَظَّىٰ Feenzertüküm naren telezza. |
|
لَا يَصْلَاهَا إِلَّا الْأَشْقَى La yaslaha illel’eşka |
|
16. Gerçekleri yalanlayan ve ondan yüz çeviren azgınlar o cehenneme girerler. |
الَّذِي كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰ Elleziy kezzebe ve tevella. |
وَسَيُجَنَّبُهَا الْأَتْقَى Ve seyücennebühel’etka. |
|
18. Onlar ki, mallarını ve öz benliklerini arındırmak için başkalarına harcarlar. |
الَّذِي يُؤْتِي مَالَهُ يَتَزَكَّىٰ Elleziy yü’tiy malehu yetezekka. |
19. Böyleleri iyiliğine karşılık hiçbir kimseden karşılık beklemez. |
وَمَا لِأَحَدٍ عِنْدَهُ مِنْ نِعْمَةٍ تُجْزَىٰ Ve ma liehadin ’ındehu min nı’metin tücza. |
20. Verdiğini sadece yüce Rabbinin rızasına ermek için verir. |
إِلَّا ابْتِغَاءَ وَجْهِ رَبِّهِ الْأَعْلَىٰ İllebtiğae vechi rabbihil’a’la. |
وَلَسَوْفَ يَرْضَىٰ Ve lesevfe yerda. |