Suat Yıldırım | |
---|---|
وَالَّيْلِ إِذَا يَغْشَىٰ Velleyli iza yağşa. |
|
وَالنَّهَارِ إِذَا تَجَلَّىٰ Vennehari iza tecella. |
|
وَمَا خَلَقَ الذَّكَرَ وَالْأُنْثَىٰ Ve ma halekazzekere vel’ünsa. |
|
إِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتَّىٰ İnne sa’yeküm leşetta. |
|
5. Malını Allah yolunda harcayıp O’na saygı duyarak haramdan sakınan, |
فَأَمَّا مَنْ أَعْطَىٰ وَاتَّقَىٰ Feemma men a’ta vetteka. |
6. O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) tasdik eden kimseyi. |
وَصَدَّقَ بِالْحُسْنَىٰ Ve saddeka bilhusna. |
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْيُسْرَىٰ Fesenüyessirühu lilyüsra. |
|
8. Cimri davranan, bir de kendini güçlü sanıp Allah’tan müstağni gören, |
وَأَمَّا مَنْ بَخِلَ وَاسْتَغْنَىٰ Ve emma men bahıle vestağna. |
9. (9-10) O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) yalan sayanı ise, en güç yola sardırırız. |
وَكَذَّبَ بِالْحُسْنَىٰ Ve kezzebe bilhusna. |
10. (9-10) O en güzel kelimeyi (kelime-i tevhidi) yalan sayanı ise, en güç yola sardırırız. |
فَسَنُيَسِّرُهُ لِلْعُسْرَىٰ Fesenüyessirühu lil’usra. |
11. O, aşağıya doğru yuvarlanırken malı kendisine hiç fayda etmez. |
وَمَا يُغْنِي عَنْهُ مَالُهُ إِذَا تَرَدَّىٰ Ve ma yuğniy ’anhü malühu iza teredda. |
إِنَّ عَلَيْنَا لَلْهُدَىٰ İnne ’aleyna lelhüda. |
|
وَإِنَّ لَنَا لَلْآخِرَةَ وَالْأُولَىٰ Ve inne lena lel’ahırete vel’ula. |
|
فَأَنْذَرْتُكُمْ نَارًا تَلَظَّىٰ Feenzertüküm naren telezza. |
|
15. (15-16) O ateş ki dini yalan sayan ve ona sırtını dönenden başkası oraya girmez. |
لَا يَصْلَاهَا إِلَّا الْأَشْقَى La yaslaha illel’eşka |
16. (15-16) O ateş ki dini yalan sayan ve ona sırtını dönenden başkası oraya girmez. |
الَّذِي كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰ Elleziy kezzebe ve tevella. |
وَسَيُجَنَّبُهَا الْأَتْقَى Ve seyücennebühel’etka. |
|
الَّذِي يُؤْتِي مَالَهُ يَتَزَكَّىٰ Elleziy yü’tiy malehu yetezekka. |
|
وَمَا لِأَحَدٍ عِنْدَهُ مِنْ نِعْمَةٍ تُجْزَىٰ Ve ma liehadin ’ındehu min nı’metin tücza. |
|
إِلَّا ابْتِغَاءَ وَجْهِ رَبِّهِ الْأَعْلَىٰ İllebtiğae vechi rabbihil’a’la. |
|
وَلَسَوْفَ يَرْضَىٰ Ve lesevfe yerda. |