Abdullah Parlıyan | |
---|---|
إِذَا السَّمَاءُ انْشَقَّتْ İzessemaunşakkat. |
|
2. Rabbinin emrine kulak verip boyun eğdiğinde, zaten ona yakışan da bu idi, |
وَأَذِنَتْ لِرَبِّهَا وَحُقَّتْ Ve ezinet lirabbiha ve hukkat. |
وَإِذَا الْأَرْضُ مُدَّتْ Ve izel’ardu muddet. |
|
وَأَلْقَتْ مَا فِيهَا وَتَخَلَّتْ Ve elkat ma fiyha ve tehallet. |
|
5. Rabbinin emrine kulak verip boyun eğdiğinde, zaten ona yakışan da bu idi. |
وَأَذِنَتْ لِرَبِّهَا وَحُقَّتْ Ve ezinet lirabbiha ve hukkat. |
يَا أَيُّهَا الْإِنْسَانُ إِنَّكَ كَادِحٌ إِلَىٰ رَبِّكَ كَدْحًا فَمُلَاقِيهِ Ya eyyuhel’insanu inneke kadihun ila rabbike kedhan femulakıyhi. |
|
فَأَمَّا مَنْ أُوتِيَ كِتَابَهُ بِيَمِينِهِ Femma men utiye kitabehu biyemiynihi. |
|
فَسَوْفَ يُحَاسَبُ حِسَابًا يَسِيرًا Fesevfe yuhasebu hısaben yesiyren. |
|
9. ve cennetteki kendi yakınlarına sevinç içinde dönmüş olacaktır. |
وَيَنْقَلِبُ إِلَىٰ أَهْلِهِ مَسْرُورًا Ve yenkalibu ila ehlihi mesruren. |
وَأَمَّا مَنْ أُوتِيَ كِتَابَهُ وَرَاءَ ظَهْرِهِ Ve emma men utiye kitabehu verae zahrihi. |
|
11. cehennemlik olduğunu anlayacak ve tamamen yok olmayı isteyecek. |
فَسَوْفَ يَدْعُو ثُبُورًا Fesevfe yed’u suburen. |
وَيَصْلَىٰ سَعِيرًا Ve yasla se’ıyren. |
|
13. Şüphe yok ki o adam dünyadaki hayatında yandaşlarının yanında pek sevinçli ve keyifle yaşamıştı. |
إِنَّهُ كَانَ فِي أَهْلِهِ مَسْرُورًا İnnehu kane fiy ehlihi mesruren. |
14. Çünkü o hiçbir zaman ölümden sonra başka bir hayatta, Allah’a dönmeyeceğini sanırdı. |
إِنَّهُ ظَنَّ أَنْ لَنْ يَحُورَ İnnehu zanne en len yehure. |
بَلَىٰ إِنَّ رَبَّهُ كَانَ بِهِ بَصِيرًا Bela inne rabbehu kane bihi basıyren. |
|
فَلَا أُقْسِمُ بِالشَّفَقِ Fela uksimü bişşefekı. |
|
وَالَّيْلِ وَمَا وَسَقَ Velleyli ve ma veseka. |
|
وَالْقَمَرِ إِذَا اتَّسَقَ Velkameri izetteseka. |
|
لَتَرْكَبُنَّ طَبَقًا عَنْ طَبَقٍ Leterkebunne tabekan ’an tabekın. |
|
فَمَا لَهُمْ لَا يُؤْمِنُونَ Femalehum la yu’minune. |
|
21. Ve Kur’ân kendilerine okunduğunda, saygı ile yere kapanmıyorlar, secde etmiyorlar. |
وَإِذَا قُرِئَ عَلَيْهِمُ الْقُرْآنُ لَا يَسْجُدُونَ ۩ Ve iza kurie ’aleyhimülkur’anu la yescudune. |
22. Secde etmek şöyle dursun, o inkârcılar hakkı yalanlamaya devam ediyorlar. |
بَلِ الَّذِينَ كَفَرُوا يُكَذِّبُونَ Belilleziyne keferu yukezzibune. |
23. Ama Allah onların kalplerinde gizlediklerini çok iyi biliyor. |
وَاللَّهُ أَعْلَمُ بِمَا يُوعُونَ Vallahu a’lemu bima yu’une. |
فَبَشِّرْهُمْ بِعَذَابٍ أَلِيمٍ Febeşşirhüm bi’azabin eliymin. |
|
25. Ancak iman edip doğru dürüst işler yapanlar için bitmez tükenmez bir mükafat vardır |
إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَهُمْ أَجْرٌ غَيْرُ مَمْنُونٍ İllelleziyne amenu ve ’amilussalihati lehum erun gayru memnunin. |