Ali Fikri Yavuz | |
---|---|
إِذَا الشَّمْسُ كُوِّرَتْ İzeşşemsu kuvviret. |
|
وَإِذَا النُّجُومُ انْكَدَرَتْ Ve izennucumunkederet. |
|
وَإِذَا الْجِبَالُ سُيِّرَتْ Ve izelcibalu suyyiret. |
|
وَإِذَا الْعِشَارُ عُطِّلَتْ Ve izel’işaru ’uttılet. |
|
وَإِذَا الْوُحُوشُ حُشِرَتْ Ve izelvuhuşu huşiret. |
|
وَإِذَا الْبِحَارُ سُجِّرَتْ Ve izelbiharu succiret. |
|
وَإِذَا النُّفُوسُ زُوِّجَتْ Ve izennufusu zuvvicet. |
|
8. (8-9) Diri olarak (toprağa) gömülen kız, hangi günahla öldürüldü? sorulduğu zaman. |
وَإِذَا الْمَوْءُودَةُ سُئِلَتْ Ve izelmev’udetu suilet. |
9. (8-9) Diri olarak (toprağa) gömülen kız, hangi günahla öldürüldü? sorulduğu zaman. |
بِأَيِّ ذَنْبٍ قُتِلَتْ Bieyyi zenbin kutilet. |
10. (Herkesin işlemiş olduğu amellerin tesbit edildiği) defterler (hesab için) açıldığı zaman, |
وَإِذَا الصُّحُفُ نُشِرَتْ Ve izessuhufu nuşiret. |
وَإِذَا السَّمَاءُ كُشِطَتْ Ve izessema’u kuşitat. |
|
وَإِذَا الْجَحِيمُ سُعِّرَتْ Ve izelcahıymu su’’ıret. |
|
وَإِذَا الْجَنَّةُ أُزْلِفَتْ Ve izelcennetu uzlifet. |
|
14. Herkes, (iyi ve kötü) ne hazırlamışsa (onu) bilecektir... |
عَلِمَتْ نَفْسٌ مَا أَحْضَرَتْ ’Alimet nefsun ma ahdaret. |
15. Şimdi kasem ederim, (geceleyin görünüb gündüz) sönen yıldızlara, |
فَلَا أُقْسِمُ بِالْخُنَّسِ Fela uksimu bilhunnesi. |
الْجَوَارِ الْكُنَّسِ Elcevarilkunnesi. |
|
وَالَّيْلِ إِذَا عَسْعَسَ Velleyli iza ’as’ase. |
|
وَالصُّبْحِ إِذَا تَنَفَّسَ Vessubhı iza teneffese. |
|
إِنَّهُ لَقَوْلُ رَسُولٍ كَرِيمٍ İnnehu lekalu resulin keriymin. |
|
20. Bir elçi ki, pek kuvvetlidir. Arşın sahibi (Allah) katında yüksek bir mevki sahibidir. |
ذِي قُوَّةٍ عِنْدَ ذِي الْعَرْشِ مَكِينٍ Ziy kuvvetin ’ınde ziyl’arşi mekiynin. |
21. ( O elçi, melekler arasında kendisine) orada itaat olunandır; hem de (vahye karşı) emindir. |
مُطَاعٍ ثَمَّ أَمِينٍ Muta’ın semme emiynin. |
وَمَا صَاحِبُكُمْ بِمَجْنُونٍ Ve ma sahıbukum bimecnunin. |
|
وَلَقَدْ رَآهُ بِالْأُفُقِ الْمُبِينِ Ve lekad reahu bil’ufukılmubiyni. |
|
وَمَا هُوَ عَلَى الْغَيْبِ بِضَنِينٍ Ve ma huve ’alelğaybi bidaniynin. |
|
25. Kur’an da, Allah’ın rahmetinden koğulmuş bir şeytanın sözü değil... |
وَمَا هُوَ بِقَوْلِ شَيْطَانٍ رَجِيمٍ Ve ma huve bikavli şeytanin reciymin. |
فَأَيْنَ تَذْهَبُونَ Feeyne tezhebune. |
|
27. O Kur’an, ancak bir öğüddür, bütün âlemler (insan ve cinler) için; |
إِنْ هُوَ إِلَّا ذِكْرٌ لِلْعَالَمِينَ İn huve illa zikrun lil’alemiyne. |
لِمَنْ شَاءَ مِنْكُمْ أَنْ يَسْتَقِيمَ Limen şae minkum en yestekıyme,. |
|
وَمَا تَشَاءُونَ إِلَّا أَنْ يَشَاءَ اللَّهُ رَبُّ الْعَالَمِينَ Ve ma teşaune illa en yeşaallahu rabbul’alemiyne. |