س ح ر kökü Kur'an'da 66 defa geçmektedir.

AYETLER

MÜDDESIR
74:24

سِحْرٌ

siHrun

bir büyü(den)

Böylece "Bu, yalnızca ’aktarılarak öğrenilen’ bir büyüdür" dedi.

KAMER
54:2

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüdür

Onlar bir ayet (mucize) görseler, sırt çevirirler ve "(Bu,) Süregelen bir büyüdür" derler.

KAMER
54:34

بِسَحَرٍ

biseHarin

seher vakti

Biz de onların üzerine taş yağdıran bir kasırga gönderdik. Yalnız Lut ailesini (bu azaptan ayrı tuttuk;) onları seher vakti kurtardık;

SAD
38:4

سَاحِرٌ

sāHirun

bir sihirbazdır

İçlerinden kendilerine bir uyarıcının gelmesine şaştılar. Kafirler dedi ki "Bu, yalan söyleyen bir büyücüdür."

A'RAF
7:109

لَسَاحِرٌ

lesāHirun

bir büyücüdür

Firavun kavminin önde gelenleri dediler ki "Bu gerçekten bilgin bir büyücüdür";

A'RAF
7:112

سَاحِرٍ

sāHirin

büyücüleri

"Bütün bilgin büyücüleri sana getirsinler."

A'RAF
7:113

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

büyücüler

Sihirbazlar Firavun’a gelip dediler ki "Eğer biz galip olursak, herhalde bize bir karşılık (armağan) var, değil mi?"

A'RAF
7:116

سَحَرُوا

seHarū

büyülediler

(Musa) "Siz atın" dedi. (Asalarını) atıverince, insanların gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular.

A'RAF
7:116

بِسِحْرٍ

bisiHrin

bir büyü

(Musa) "Siz atın" dedi. (Asalarını) atıverince, insanların gözlerini büyüleyiverdiler, onları dehşete düşürdüler ve (ortaya) büyük bir sihir getirmiş oldular.

A'RAF
7:120

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

büyücüler

Ve sihirbazlar secdeye kapandılar.

A'RAF
7:132

لِتَسْحَرَنَا

litesHaranā

bizi büyülemek için

Onlar "Bizi büyülemek için mucize (ayet) olarak her ne getirirsen getir, yine de biz sana inanacak değiliz" dediler.

FURKAN
25:8

مَسْحُورًا

mesHūran

büyülenmiş

"Ya da kendisine bir hazinenin bırakılması veya (ürünlerinden) yemekte olduğu bir bahçesi olması (gerekmez miydi)?" Zulmedenler dedi ki "Siz olsa olsa, ancak büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz."

FURKAN
25:54

وَصِهْرًا

ve Sihran

ve sıhr

Ve insanı bir sudan yaratıp onu, neseb ve sihriyyet (sahibi) kılan O’dur. Senin Rabbin güç yetirendir.

TA-HA
20:57

بِسِحْرِكَ

bisiHrike

büyünle

Dedi ki "Ey Musa, sen bizi sihrinle yurdumuzdan sürüp çıkarmaya mı gelmiş bulunuyorsun?"

TA-HA
20:58

بِسِحْرٍ

bisiHrin

bir büyü

"Madem böyle, biz de sana buna benzer bir sihirle geleceğiz; şimdi sen, bir ’buluşma zamanı ve yeri’ tespit et, bizim de, senin de karşı olamayacağımız açık, geniş bir yer olsun" dedi.

TA-HA
20:63

لَسَاحِرَانِ

lesāHirāni

iki büyücüdür

Dediler ki "Bunlar herhalde iki sihirbazdır, sizi sihirleriyle yurdunuzdan sürüp-çıkarmak ve örnek olarak tutturduğunuz yolunuzu (dininizi) yok etmek istemektedirler."

TA-HA
20:63

بِسِحْرِهِمَا

bisiHrihimā

büyüleriyle

Dediler ki "Bunlar herhalde iki sihirbazdır, sizi sihirleriyle yurdunuzdan sürüp-çıkarmak ve örnek olarak tutturduğunuz yolunuzu (dininizi) yok etmek istemektedirler."

TA-HA
20:66

سِحْرِهِمْ

siHrihim

büyülerinden

Dedi ki "Hayır, siz atın." Sonra hemen (ne görsün), sihirlerinden dolayı, onların ipleri ve asaları kendisine gerçekten koşuyormuş gibi göründü.

TA-HA
20:69

سَاحِرٍ

sāHirin

bir büyücünün

"Sağ elindekini atıver, onların yaptıklarını yutacaktır; çünkü onların yaptıkları yalnızca bir büyücü hilesidir. Büyücü ise nereye varsa kurtulamaz."

TA-HA
20:69

السَّاحِرُ

s-sāHiru

büyücü

"Sağ elindekini atıver, onların yaptıklarını yutacaktır; çünkü onların yaptıkları yalnızca bir büyücü hilesidir. Büyücü ise nereye varsa kurtulamaz."

TA-HA
20:70

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

büyücüler

Bunun üzerine büyücüler, secdeye kapandılar "Harun’un ve Musa’nın Rabbine iman ettik" dediler.

TA-HA
20:71

السِّحْرَ

s-siHra

büyüyü

(Firavun) Dedi ki "Ben size izin vermeden önce ona inandınız öyle mi? Şüphesiz o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür. O halde ben de sizin ellerinizi ve ayaklarınızı çapraz olarak keseceğim ve sizi hurma dallarında sallandıracağım. Siz de elbette, hangimizin azabı daha şiddetliymiş ve daha sürekliymiş öğrenmiş olacaksınız."

TA-HA
20:73

السِّحْرِ

s-siHri

büyüyü

"Gerçekten biz Rabbimiz’e iman ettik; günahlarımızı ve sihir dolayısıyla bizi kendisine karşı zorlayarak-sürüklediğin (suçumuzu) bağışlasın. Allah, daha hayırlıdır ve daha süreklidir."

ŞU'ARA
26:34

لَسَاحِرٌ

lesāHirun

bir büyücüdür

(Firavun,) Çevresindeki önde gelenlere "Bu" dedi, "Doğrusu bilgin bir büyücüdür."

ŞU'ARA
26:35

بِسِحْرِهِ

bisiHrihi

büyüsüyle

"Büyüsüyle sizi yurdunuzdan sürüp çıkarmak istiyor; ne buyurursunuz?"

ŞU'ARA
26:37

سَحَّارٍ

seHHārin

büyücüleri

"Bütün uzman-bilgin büyücüleri sana getirsinler."

ŞU'ARA
26:38

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

büyücüler

Böylelikle büyücüler, bilinen bir günün belli vaktinde biraraya getirildi.

ŞU'ARA
26:40

السَّحَرَةَ

s-seHarate

büyücülere

"Umarız ki, eğer galip gelirse biz de büyücülere uyarız."

ŞU'ARA
26:41

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

büyücüler

Büyücüler geldiklerinde, Firavun’a "Şayet biz galip gelirsek, bize bir ücret var gerçekten, değil mi?" dediler.

ŞU'ARA
26:46

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

büyücüler

Anında büyücüler secdeye kapandılar.

ŞU'ARA
26:49

السِّحْرَ

s-siHra

büyüyü

(Firavun) Dedi ki "Ona, ben size izin vermeden önce mi inandınız? Şüphesiz, o, size büyüyü öğreten büyüğünüzdür; öyleyse yakında bileceksiniz. Şüphesiz ellerinizi ve ayaklarınızı çaprazlama kestireceğim ve sizin hepinizi gerçekten asıp-sallandıracağım."

ŞU'ARA
26:153

الْمُسَحَّرِينَ

l-museHHarīne

iyice büyülenmişler-

Dediler ki "Sen ancak büyülenmişlerdensin."

ŞU'ARA
26:185

الْمُسَحَّرِينَ

l-museHHarīne

iyice büyülenmişler-

Dediler ki "Sen ancak büyülenmişlerdensin".

NEML
27:13

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüdür

Ayetlerimiz onlara, gözler önünde sergilenmiş olarak gelince dediler ki "Bu, apaçık olan bir büyüdür."

KASAS
28:36

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüden

Musa, onlara apaçık olan ayetlerimizle geldiği zaman "Bu, düzüp uydurulmuş bir büyüden başkası değildir. Biz geçmiş atalarımızdan bunu işitmedik" dediler.

KASAS
28:48

سِحْرَانِ

siHrāni

iki büyü!

Fakat onlara Kendi Katımız’dan hak geldiği zaman "Musa’ya verilenlerin bir benzeri buna verilmeli değil miydi?" dediler. Onlar, daha önce Musa’ya verilenleri inkar etmemişler miydi? "İki büyü birbirine arka çıktı" dediler. Ve "Gerçekten biz hepsini inkar edenleriz" dediler.

İSRA
17:47

مَسْحُورًا

mesHūran

büyülenmiş

Biz onların seni dinlediklerinde ne için dinlediklerini, gizli konuşmalarında da o zalimlerin "Siz büyülenmiş bir adamdan başkasına uymuyorsunuz" dediklerini çok iyi biliriz.

İSRA
17:101

مَسْحُورًا

mesHūran

büyülenmişsin

Andolsun, Biz Musa’ya apaçık dokuz ayet (mucize) vermiştik; işte İsrailoğulları’na sor; onlara geldiği zaman Firavun ona "Gerçekten ben seni büyülenmiş sanıyorum" demişti.

YUNUS
10:2

لَسَاحِرٌ

lesāHirun

bir büyücüdür

İçlerinden bir adama "İnsanları uyar ve iman edenlere, muhakkak kendileri için Rableri Katında ’gerçek bir makam’ olduğunu müjde ver" diye vahyetmemiz, insanlara şaşırtıcı mı geldi? İnkar edenler "Gerçekten bu, açıkça bir büyücüdür" dediler.

YUNUS
10:76

لَسِحْرٌ

lesiHrun

bir sihirdir

Onlara Katımız’dan hak geldiği zaman, dediler ki "Bu, kuşkusuz apaçık bir büyüdür."

YUNUS
10:77

أَسِحْرٌ

esiHrun

sihir midir?

Musa "Size hak geldiğinde (böyle) mi söylersiniz? Bu bir büyü müdür? Oysa büyücüler, kurtuluşa ermezler" dedi.

YUNUS
10:77

السَّاحِرُونَ

s-sāHirūne

sihirbazlar

Musa "Size hak geldiğinde (böyle) mi söylersiniz? Bu bir büyü müdür? Oysa büyücüler, kurtuluşa ermezler" dedi.

YUNUS
10:79

سَاحِرٍ

sāHirin

sihirbazları

Firavun "Bana bütün bilgin büyücüleri getirin" dedi.

YUNUS
10:80

السَّحَرَةُ

s-seHaratu

Sihirbazlar

Büyücüler geldiğinde Musa "Atacağınız şeyleri atın" dedi.

YUNUS
10:81

السِّحْرُ

s-siHru

sihirdir

Onlar atınca, Musa dedi ki "Sizlerin (ortaya) getirdiğiniz büyüdür. Doğrusu Allah onu geçersiz kılacaktır. Şüphesiz Allah, bozgunculuk çıkaranların işini düzeltmez."

HUD
11:7

سِحْرٌ

siHrun

bir sihirden

O’nun arşı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O’dur. Andolsun onlara "Gerçekten siz, ölümden sonra yine diriltileceksiniz" dersen, inkar edenler mutlaka "Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir" derler.

HICR
15:15

مَسْحُورُونَ

mesHūrūne

büyülenmiş

Mutlaka "Gözlerimiz döndürüldü, belki biz büyülenmiş bir topluluğuz" diyeceklerdir.

EN'ÂM
6:7

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüdür

Biz kitabı üzerine yazılı bir kağıtta göndersek ve onlar elleriyle dokunsalar bile, inkar edenler, tartışmasız "Bu apaçık bir büyüden başkası değildir" derler.

SAFFAT
37:15

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüden

"Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir" dediler.

SEBE
34:43

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüden

Onlara, apaçık olan ayetlerimiz okunduğunda "Bu, sizi babalarınızın taptıkların(ilahlar)dan alıkoymak isteyen bir adamdan başkası değildir" dediler. Ve dediler ki "Bu, düzülüp uydurulmuş bir yalan (iftira)dan başka bir şey de değildir." İnkar edenler de, kendilerine geldiği zaman hak için "Bu, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir" dediler.

MÜ'MIN
40:24

سَاحِرٌ

sāHirun

bir büyücüdür

Firavun’a, Haman’a ve Karun’a. Ama onlar (Bu,) Yalan söyleyen bir büyücüdür" dediler.

ZUHRUF
43:30

سِحْرٌ

siHrun

büyüdür

Ancak kendilerine hak gelince, dediler ki "Bu bir büyüdür, doğrusu biz ona (karşı) kafir olanlarız."

ZUHRUF
43:49

السَّاحِرُ

s-sāHiru

büyücü

Ve onlar dediler ki "Ey büyücü, sende olan ahdi (sana verdiği sözü) adına bizim için Rabbine dua et; gerçekten biz hidayete gelmiş olacağız."

AHKAF
46:7

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüdür

Onlara açık belgeler olarak ayetlerimiz okunduğu zaman, o inkar edenler kendilerine gelmiş olan hak için dediler ki "Bu, apaçık bir büyüdür."

ZARIYAT
51:18

وَبِالْأَسْحَارِ

ve bil-esHāri

seherlerde

Onlar, seher vakitlerinde istiğfar ederlerdi.

ZARIYAT
51:39

سَاحِرٌ

sāHirun

büyücüdür

Fakat o, ’bütün kişisel ve askeri gücüyle’ yüz çevirdi ve "(Bu,) Ya bir büyücü veya bir delidir" dedi.

ZARIYAT
51:52

سَاحِرٌ

sāHirun

büyücüdür

İşte böyle; onlardan öncekiler de bir elçi gelmeyiversin, mutlaka "Büyücü ve cinlenmiş" demişlerdir.

ENBIYA
21:3

السِّحْرَ

s-siHra

büyüye

Onların kalpleri tutkuyla oyalanmadadır. Zulmedenler, gizlice fısıldaştılar "Bu sizin benzeriniz olan bir beşer değil mi? Öyleyse, göz göre göre büyüye mi geleceksiniz?"

MÜ'MINUN
23:89

تُسْحَرُونَ

tusHarūne

büyüleniyorsunuz

"Allah’ındır" diyecekler. De ki "Öyleyse nasıl oluyor da böyle büyüleniyorsunuz?"

TUR
52:15

أَفَسِحْرٌ

efesiHrun

büyü müymüş?

"Bu da bir büyü mü, yoksa siz mi görmüyorsunuz."

NAZI'AT
79:14

بِالسَّاهِرَةِ

bis-sāhirati

uyanıklık alanındadırlar

Bir de bakarsın ki, onlar, yerin üstündedirler.

HAC
22:20

يُصْهَرُ

yuSheru

eritiliyor

Bununla karınları içinde olanlar ve derileri eritilmiş olur.

BAKARA
2:102

السِّحْرَ

s-siHra

sihri

Ve onlar, Süleyman’ın mülkü (nübüvveti) hakkında şeytanların anlattıklarına uydular. Süleyman inkar etmedi; ancak şeytanlar inkar etti. Onlar, insanlara sihri ve Babil’deki iki meleğe Harut’a ve Marut’a indirileni öğretiyorlardı. Oysa o ikisi "Biz, yalnızca bir fitneyiz, sakın inkar etme" demedikçe hiç kimseye (bir şey) öğretmezlerdi. Fakat onlardan erkekle karısının arasını açan şeyi öğreniyorlardı. Oysa onunla Allah’ın izni olmadıkça hiç kimseye zarar veremezlerdi. Buna rağmen kendilerine zarar verecek ve yarar sağlamayacak şeyi öğreniyorlardı. Andolsun onlar, bunu satın alanın, ahiretten hiçbir payı olmadığını bildiler; kendi nefislerini karşılığında sattıkları şey ne kötü; bir bilselerdi.

ÂL-I İMRAN
3:17

بِالْأَسْحَارِ

bil-esHāri

seherlerde

Sabredenler, doğru olanlar, gönülden boyun eğenler, infak edenler ve ’seher vakitlerinde’ bağışlanma dileyenlerdir.

SAF
61:6

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüdür

Hani Meryem oğlu İsa da "Ey İsrailoğulları, gerçekten ben, sizin için Allah’tan gönderilmiş bir elçiyim. Benden önceki Tevrat’ı doğrulayıcı ve benden sonra ismi "Ahmed" olan bir elçinin de müjdeleyicisiyim" demişti. Fakat o, onlara apaçık belgelerle gelince "Bu, açıkça bir büyüdür" dediler.

MAIDE
5:110

سِحْرٌ

siHrun

bir büyüden

Allah şöyle diyecek "Ey Meryem oğlu İsa, sana ve annene olan nimetimi hatırla. Ben seni Ruhu’l-Kudüs ile destekledim, beşikte iken de, yetişkin iken de insanlarla konuşuyordun. Sana Kitab’ı, hikmeti, Tevrat’ı ve İncil’i öğrettim. İznimle çamurdan kuş biçiminde (bir şeyi) oluşturuyordun da (yine) iznimle ona üfürdüğünde bir kuş oluveriyordu. Doğuştan kör olanı, alacalıyı iznimle iyileştiriyordun, (yine) Benim iznimle ölüleri (hayata) çıkarıyordun. İsrailoğulları’na apaçık belgelerle geldiğinde onlardan inkara sapanlar, "Şüphesiz bu apaçık bir sihirdir" demişlerdi (de) İsrailoğulları’nı senden geri püskürtmüştüm."